Organları 5 Kişiye Umut Oldu

Bursa’da hayatını kaybeden 63 yaşındaki kadının organları 5 kişiye umut oldu. İsminin açıklanmasını istemeyen kadının, ölmeden bir hafta önce çocuklarına organlarının bağışlanmasını vasiyet ettiği ortaya çıktı.

Geçen hafta beyin kanaması teşhisiyle Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne gelen ve ismi açıklanmayan 63 yaşındaki kadının karaciğer, böbrek ve korneası 5 kişiye umut oldu. Yaşlı kadının hayatını kaybetmeden önce bir televizyon programında organ nakliyle ilgili haberi izledikten sonra çocuklarına, “Ne kadar faydalı bir iş yapıyorlar. Ben de vefat edersem organlarımı bağışlayın” dediği öğrenildi. Vasiyet üzerine ailesi kadının organlarını bağışladı.

Kadından alınan karaciğer, 2 böbrek ve 2 kornea, organ bekleyen hastalara nakledildi. Karaciğer, Hepatit C hastalığına yakalanan 48 yaşındaki Zülfiye Güneş’e takılırken, böbrek bekleyen hastalar ise sabırsızlıkla kendilerine verilecek sevinçli haberi bekledi.

Karaciğer naklini gerçekleştiren Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Organ Nakli Merkezi Karaciğer Birimi başkanı Prof. Dr. Ekrem Kaya, alıcı hastada karaciğer yetmezliği olduğunu söyledi. Bu gibi hastaların tek tedavisinin karaciğer nakli olduğunu vurgulayan Kaya, “Karaciğerde rahatsızlık yapan Hepatit B ce C virüsleri var. Hepatit C’nin aşısı yok. Bu gibi hastaların hijyen koşullarına son derece dikkat etmesi lazım. Hepatit B konusunda da insanların aşılarını ihmal etmemesi lazım. Aşı yapanlarda Hepatit B enfeksiyonu olmuyor” dedi.

Nakil yapılanların uzun süredir rahatsız olduğuna dikkat çeken Kaya, “Hepatit yapan virüslere karşı olan rahatsızlıklar 20 yıla kadar uzayabiliyor. Sonra karaciğer tedavi edilemeyen bir hastalık haline geliyor. Bir anda insanı hastalandıran ve bir hafta içinde insanı öldüren de var” diye konuştu.

Ülkemizde organ bekleyen hastaların sayıca fazla olduğunun altını çizen Kaya, organ nakillerinde canlı vericilik nakillerinin tercih edildiğini belirtti. Bu durumun istenmeyen birtakım etkilere yol açtığını belirten Kaya, organ bağışının artması halinde canlı verici organ nakillerinden kurtulmuş olacaklarını söyledi.

13 YILDIR ORGAN BEKLİYOR

Bu arada beyin ölümü gerçekleşen hastanın organlarının bağışlanacağı haberini alan 8 kişi hastaneye akın etti. 13 yıldır organ bekleyen Hayriye Yazıcı, 8 defa hastaneye çağrıldığını ancak tahlillerin olumlu çıkmadığını söyledi.

17 yıl önce bir hastalığa yakalanan ve böbrekleri iflas eden 26 yaşındaki Sibel Demir ise 7 kere hastaneye çağrıldığını ancak eli boş döndüğünü belirtti. Vatandaşları organ nakli yapmaya davet eden Demir, haftada 3 defa diyalize girdiğini belirtti.

Yakınlarından dert yanan Sibel Demir’in annesi Kevser Demir ise, 1996 yılından beri organ beklediklerini ancak mutlu haberi bir türlü alamadıklarını söyledi. Demir, “Güç olmasın geç olsun diyorum. İnşallah daha güzel günler gelir” şeklinde konuştu.

GÖZYAŞLARINA HAKİM OLAMADI

6 yıldır diyalize girdiğini ve bir anda yakalandığı hastalıktan dolayı böbreklerinin çalışamaz hale geldiğini ifade eden Melisa Durmuş, eşiyle birlikte hastanede haber bekledi. Yaşadığı süreci anlatırken bir anda gözyaşlarına boğulan genç kadını eşi Savaş Durmuş teselli etti. 10 evli olan çift, 6 defa hastaneye çağrıldıklarını ancak henüz uygun böbrek bulunamadığını söyledi.

Tekerlekli sandalye ile nakil bekleyen Ali Baysal ise, kendisine değil de genç arkadaşlara çıkmasının daha yararlı olacağını söyledi. Sözleri boğazına düğümlenen Baysal, 4 defadır hastaneye çağrıldığını ancak şanssızlığın yakasını bırakmadığını belirtti.

Hastalara sevinçli haberi verecek olan Üroloji Ana Bilim Dalı Uzman Doktor Burhan Coşkun, “Beyin ölümü gerçekleşen hastanın ailesi organ bağışında bulundu. Biz de organ nakli bekleyen hastaları hastanemize çağırıyoruz. Tahliller sonucunda uygun sonuçlar elde edilen hastalara organları takıyoruz” dedi.

ORGAN NAKLİ KAHRAMANLARI

Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Organ ve Doku Nakli Koordinatörleri Sahriye Keskin, Ersin Elgin ve Rafet Oflaz, hayatını kaybeden hastaların yakınlarıyla görüşerek nakil yapılmasını sağlıyor. 3 kişilik ekip, bazen sabahlara kadar bekleyip organları alarak Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne getiriyor. Yaptıkları işin bir ekip işi olduğunu vurgulayan Keskin, “Organları bağışlayan ailelere teşekkür ediyorum. Allah donörlerimizi yerlerinde dinlendirsin. Bu bir ekip işi, ekipten bir kişi eksik olursa bu işi yapamayız” diye konuştu.