Hattat Kliniği Kadın Cinsel Sağlığı Araştırma Bölümü Direktörü Dr. Ece Hattat'ın açıklamalarına göre günümüzde "Biofeedback" çalışmaları kadınlarda orgazm ve uyarılma şikayetlerinin tedavisinde son derece olumlu sonuçlar veriyor.
Dr. Hattat bu konuyu şöyle açıklıyor: "Kadın ve erkek sağlığında en önemli anatomik yapılardan biri pelvik kas grubudur. Bu kasların az veya çok çalışması hem akut hem de kronik sağlık sorunlarına yol açabilir. İdrar kaçırma, kronik pelvik ağrı, prostatta yangısal süreçler ve enfeksiyonlar, ağrılı cinsel ilişki, cinsellikten zevk alamama, doğum komplikasyonları gibi pek çok sağlık sorunu direkt olarak pelvik kaslarla ilişkilidir. Pelvik adaleleri çalıştırmanın yolu kas egzersizleri yapmaktır.
Kegel egzersizleri olarak bilinen bu çalışmalar zaman içinde pelvik kasları kuvvetlendirebilir ve bu kaslar üzerinde söz sahibi olunmasını sağlayabilir. Ancak çoğu kişi bu egzersizleri ev ödevleri şeklinde uygulamakta zorluk yaşar. Birçoğu yanlış kas gruplarını çalıştırır ve istedikleri sonuçlara bir türlü ulaşamazlar.
[**
**](galeri/yasam/732-turk-kadininin-orgazm-efsaneleri.html)
Bu durum tedavi sürecini aksatabilir veya yavaşlatabilir. Bu nedenle pelvik çalışmalar yaparken bir uzmandan yardım almanız önem taşır. Günümüzde artık tam anlamıyla pelvik kas tonusunu ölçmek ve pelvik kasları çalıştırmak mümkün hale geldi. Biofeedback çalışmaları ile klinik ortamda pelvik adaleleri yönetmek öğretiliyor.
Biofeedback, normalde farkına varmadığınız ancak fizyolojik olarak vücudunuzda oluşan işlevleri bir monitör aracılığıyla takip etmenizi sağlayan bir tedavidir. Pelvik biofeedback'te de siz farkına varmadan az veya çok çalışan pelvik kaslarınızı bir monitör ile takip ederek doğru çalıştırmayı öğrenirsiniz. Doğru kasılmak, doğru gevşemek ve ileri aşamalarda istediğiniz zaman ve arzu ettiğiniz şiddette kasılmak ve gevşemek bu çalışmalar sayesinde mümkün hale gelmektedir."
HERKES BU SORULARIN CEVABINI ARIYOR!
Dr. Hattat kadınlarda cinsel sorunların yani cinsel istek bozuklukları, uyarılma sorunları, orgazm problemleri, ağrı hastalıklarının kaynağında erkeklerdeki gibi organik bir sorun görülebildiğini belirterek şöyle devam ediyor:
"Kadınlarda cinsel sorunlar uzun yıllar boyunca sadece psikolojik olarak değerlendirildi. Oysa doğrusu kadın cinsel sorunlarında organik, psikolojik ve çevresel faktörlerin bir arada görülmesidir. Örneğin kadınların cinsellik hakkında konuşmasının tabu olduğu bir ortamda yetişen bir kadın bu durumda cinselliğe karşı korku, utanç gibi hisler geliştirip cinsel isteksizlik duyabilir. Bu durumda da cinsel cevabın gelişmesi için gereken damarsal, hormonal, sinirsel faktörler azalıp bir uyarılma veya orgazm sorunu gelişebilir.
Tabii ikinci bir noktada kadındaki cinsel sorunların genelde bir arada görülmesidir. Yani bir kadın yaşı nedeniyle vajinal kayganlık sorunu yaşıyorsa ağrı problemi hatta cinsellikten uzaklaşma yaşayabilir. Orgazm bozukluğunun altında organik, psikolojik veya sosyal faktörler vardır. Kadın orgazmı özellikle beyin tarafından yönetilir ve lokal faktörlerle desteklenir. Bunların yanı sıra kişisel veya ilişkiye dair sorunlar da probleme yol açar veya arttırır. Kişisel veya evlilik-ilişki sorunları, stres seviyeleri, yetişme tarzı, eğitim seviyesi gibi faktörler kadında orgazm hissini etkileyebilir. Hatta bazı çalışmalarda ilişkideki tatmin seviyelerinin, ilişkiye adaptasyonun, mutluluk hissinin orgazmı etkilediği gösterildi. Depresyon tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar da orgazm hissini azaltabilir.
Dr. Hattat kadınlarda her seferinde orgazm olmanın bir zorunluluk olmadığını belirterek şunları söylüyor: "Kadınlarda her seferinde orgazm olmak bir zorunluluk değildir. Bunu zorunluluk gibi gören ve bu beklenti içinde olan kadınlarda bir kere orgazm sorunu oluşursa bu beklenti nedeniyle performans endişesi yaratabilir. Bu da orgazm sorununu ilerletebilir.
Orgazm cinsel ilişkinin fiziksel, duygusal ve ruhsal tatmin hissini ifade eden bir durumdur. Ancak her seferinde yaşanmasını beklemek yanlış olabilir. İnsanların organik, psikolojik durumu, cinselliğe hazır olmayan ruh hali, iyi konsantre olamama, cinsellik sırasında heyecanlarını yok eden bir olay yaşanması gibi faktörler nedeniyle cinsel ilişki sırasında bazen orgazm yaşanmayabilir. Orgazm olmadığında "hiç iyi bir cinsellik değildi" anlayışı doğru değildir"
Dr. Hattat bu problemin ısrarlı bir şekilde devam ediyorsa tedavi için mutlaka doktora başvurmak gerektiğinin altını çiziyor: " Kadın cinselliğinde doğru tanı koymak çok önemlidir. Yapısal, damarsal, sinirsel, hormonal, metabolik, psikolojik sebepler ve hayat tarzı faktörleri bir arada incelemek gerekir. Orgazm sorunlarında da sorunun hormonsal, nörofizyolojik veya ilaçlara yada psikolojik problemlere bağımlı olarak mı oluştuğu önemlidir. Tanı kesinleştirildikten sonra amaç her zaman cinselliğin kalitesini, tatmin seviyelerini arttırmak dolayısıyla hayat ve ilişki kalitesini düzeltmektir."
Kadın Cinselliği Uzmanı
Dr Ece Hattat : ecehattat@hattatklinik.com