Babası dedesi ve amcası gibi yüksek mühendisti. Aile servetinin temelini dedesi atmıştı. Babası IBM firmasının Türkiye bölümünde genel müdürlük yapmış olan Gündüz Pamuk, annesi 1700′lü yıllarda Girit valiliği yapmış olan İbrahim Paşa’nın soyundan gelen Şeküre Hanım’dır.
Orhan Pamuk, Cevdet Bey ve Oğulları (1982) kitabındaki gibi bir ev ve ailede, İstanbul’un Nişantaşı semtinde büyüdü. Uzun yıllar ressam olma hayali kurarak Robert Kolej’de okudu. İstanbul Teknik Üniversitesi’nde okurken, mimar ya da ressam olamayacağına karar verip okulu bıraktı. Devam zorunluluğu olmadığı için yazıya daha çok vakit ayırabileceğini düşünerek İ.Ü. Gazetecilik Enstitüsü’ne girdi ve buradan mezun oldu. Ardından başladığı yüksek lisans eğitimini yarım bıraktı. Fakat Kar romanı dışında bu meslekte hiç çalışmadı.
Orhan Pamuk 1982 yılında Aylin Türegün’le evlendi. 1991′de Rüya isimli bir kız çocuğu sahibi olan çift 2001 yılında boşandı. Orhan Pamuk’un ağabeyi Şevket Pamuk İktisat tarihçisi olup Boğaziçi Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. Orhan Pamuk 1985-1988 yılları arasında Iowa Üniversitesi tarafından verilen International Writing Program (IWP) kursuna katıldı. Amacı dünyanın değişik bölgelerinden gelen ve gelecek vaat eden yazarların Amerikan hayatını tanımaları ve kitaplarını yazabilecek güzel bir ortama kavuşmaları olan kurs sonrasında kendi deyimiyle “hayatı değişti”.
İlk kitabından itibaren yurtiçinde ve yurtdışında ödüller aldı. Kitapları hem çok sattı hem de edebi açıdan olumlu tepkiler aldı. Orhan Pamuk yazarlığa 1974 yılında başladı. 1979 yılında ilk romanı olan Karanlık ve Işık ile katıldığı Milliyet Roman Yarışmasında birincilik ödülünü Mehmet Eroğlu ile paylaştı. Aynı romanı 1982 yılında Cevdet Bey ve Oğulları adı altında tekrar yayımlandı. Bu sefer 1983 yılında bu kitapla Orhan Kemal Roman Ödülüne layık görüldü.
Orhan Pamuk’un bundan sonra yazdığı kitaplar çok sayıda ödüller kazanmaya devam etti. Orhan Pamuk İkinci romanı olan Sessiz Ev 1984 yılında Madaralı Roman Ödülünü kazandı. Bu romanın Fransızca tercümesi ise 1991 yılında Prix de la Découverte Européenne ödülüne hak kazandı. 1985 yılında yayımlanan tarihi romanı Beyaz Kale 1990 yılında ABD’de Independent Award for Foreign Fiction ödülünü kazandı ve Türkiye dışında daha geniş bir şekilde tanınmasını sağladı. Orhan Pamuk, 2002 yılında yayımlanan Kar kitabını, Türkiye’nin etnik ve politik meseleleri üzerine kurulu bir politik roman olarak tanımlamaktadır. Kar adlı kitabı Amerika’da 2004 yılında “yılın en iyi 10 kitabından biri” olarak gösterilmiştir. Yıllar geçtikçe Orhan Pamuk’un Türkiye dışındaki ünü artmağa devam etti. 1998 yılında yayımlanan Benim Adım Kırmızı 24 dile çevrildi ve 2003 yılında İrlanda’nın ünlü International IMPAC Dublin Literary Award ödülünü kazandı.
Romanlarının dışında, yazılarından ve söyleşilerinden seçmelerin ve bir hikâyesinin yer aldığı Öteki Renkler (1999) ve Ömer Kavur’un yönettiği Gizli Yüz adlı filmin senaryosu (1992) vardır. Bu senaryo, 1990 yılında yayımladığı Kara Kitap romanındaki bir bölümden yola çıkılarak yazılmıştır.
Orhan Pamuk, romancılığının yanısıra insan hakları, düşünce özgürlüğü, demokrasi ve benzeri konulardaki düşüncelerini makaleler ve söyleşiler yoluyla aktarmaktadır. Şubat 2005 tarihinde İsviçre’de yayımlanan Tages-Anzeiger, Basler Zeitung, Berner Zeitung ve Solothurner Tagblatt adlı gazetelere haftalık ek olarak çıkan Das Magazin dergisine verdiği demeçte ifade ettiği Orhan Pamuk 'un ''Bu topraklarda 30 bin Kürt ve 1 milyon Ermeni öldürüldü ama hiç kimse bunları konuşmağa cesaret edemiyor''sözleri Türkiye içinde büyük eleştirilere neden oldu. Yazar, Kürt sorunu ve Ermeni soykırımı iddiaları ile ilgili bu sözleri yüzünden Türklüğe hakaret suçuyla 6 ay ila 3 yıllık hapis istemiyle mahkemeye verildi. Mahkeme dünya çapında büyük ilgi uyandırdı.
Orhan Pamuk’a karşı açılan bu dava T.C. Adalet Bakanlığının onayını gerektiriyordu. Bu onay verilmeyince 23 Ocak 2006 tarihinde mahkeme yetkisizlik kararı verdi ve dava düştü.
Orhan Pamuk ABD’de yayımlanan Time dergisinin 8 Mayıs 2006 tarihindeki kapak yazısında yer aldı. “Time 100: Dünyamızı Biçimlendiren Kişiler” başlıklı yazıda tanıtılan 100 kişiden biri oldu.
Orhan Pamuk’un yazarlık kariyeri 12 Ekim 2006 tarihinde Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanmasıyla zirveye erişti. Kazandığı bu ödülle Nobel Ödülünü kazanan ilk Türk vatandaşı olarak tarihe geçti. Nobel ödüllerini dağıtan İsveç Akademisine (Svenska Akademien) yakın çevreler Orhan Pamuk’tan ziyade Adonis adıyla tanınan Suriyeli şair Ali Ahmet Said’e şans tanımaktaydılar.
Ancak Akademinin 12 Ekim 2006 günü saat 14:00 civarında yayımladığı basın bildirisinde 2006 Nobel Yazın Ödülü “Kentinin melankolik ruhunun izlerini sürerken kültürlerin birbiriyle çatışması ve örülmesi için yeni simgeler bulan” Orhan Pamuk’a verilmiştir sözleriyle Nobel Edebiyat Ödülünün Orhan Pamuk’a verildiği resmen açıklandı.
Orhan Pamuk’un romancılığı postmodern roman kategorisinde değerlendirilmektedir. Eleştirmen Yıldız Ecevit Orhan Pamuk’u Okumak adlı kitabında onun avangard romancılığını değerlendirmektedir. Özellikle Beyaz Kale, Kara Kitap, Yeni Hayat, Benim Adım Kırmızı, Kar romanları postmodern romanın özgün örnekleri olarak sayılmaktadır. Bu kitaplarda Pamuk hem edebiyat türleri arasında geçişkenlik sağlamakta, hem de geçmiş-bugün, doğu-batı, gelenek-modernlik, eski-yeni geçişkenlikleriyle yapıtlarını üretmektedir. Bunu yaparken Pamuk özellikle postmodern romanın önemli bir ögesi olan üst kurmaca tekniğini kullanmasıyla önem kazanmaktadır. Pamuk dilsel oyunlara rağbet etmemekle birlikte, yapıtlarında çoğulluk görülür ve bir çok karakter söz alarak anlatıyı farklı yönlerden geliştirir. Özellikle Benim Adım Kırmızı romanının her bölümde yeni bir anlatıcı karşımıza çıkar ve bize kendisini ve olayların gelişimini anlatır. Aynı şekilde edebiyat tarihçisi Jale Parla da Don Kişot’tan Günümüze Roman adlı kapsamlı yapıtında, Benim Adım Kırmızı’dan hareketle Orhan Pamuk’un romancılığını karşılaştırmalı edebiyat bağlamında irdeler.
Parla’ya göre Pamuk, Türk romanının aldığı önemli dönemeçlerin sahibi olan bir yazardır. Doğu-batı sorunsalıyla estetik düzeyde hesaplaşmaya yönelen Ahmet Hamdi Tanpınar ve Oğuz Atay gibi önemli yazarlardan birisidir Pamuk; bu sorunsalı kültürel ve felsefi içerimleriyle edebiyatına taşımış, özellikle Kara Kitap’ta bu tema bağlamında önemli, çok katmanlı bir edebi metin örneği sergilemiştir.
Eserleri;
Cevdet Bey ve Oğulları, roman, İstanbul, Can Yayınları, 1982 Sessiz Ev, roman, İstanbul, Can Yayınları, 1983 Beyaz Kale, roman, roman, İstanbul, Can Yayınları, 1985 Kara Kitap, roman, İstanbul, Can Yayınları, 1990 Gizli Yüz, senaryo, İstanbul, Can Yayınları, 1992 Yeni Hayat, roman, İstanbul, İletişim Yayınları, 1995 Benim Adım Kırmızı, roman, İstanbul, İletişim Yayınları, 1998 Öteki Renkler, yazılarından ve söyleşilerinden seçmeler, 1999 Kar, roman, İstanbul, İletişim Yayınları, 2002 İstanbul: Hatıralar ve Şehir, anı, İstanbul, Yapı Kredi Yayınları (YKY), 2003
İngilizce Çeviriler
The White Castle, (Beyaz Kale) Türkçesinden çeviren Victoria Holbrook, New York: Braziller, 1991.
The Black Book, (Kara Kitap) Türkçesinden çeviren Güneli Gün, New York: Farrar, Straus, 1994.
The New Life, (Yeni Hayat) Türkçesinden çeviren Güneli Gün, New York: Farrar, Straus, and Giroux, 1997.
My Name is Red, (Benim Adım Kırmızı) Türkçesinden çeviren Erdağ M. Göknar, New York: Knopf, 2001.
Snow, (Kar) Türkçesinden çeviren Maureen Freely, New York: Knopf, 2004.
Istanbul: Memories and the City, (İstanbul: Hatıralar ve Şehir) Türkçesinden çeviren Maureen Freely, New York: Knopf, 2005.
Fransızca Çeviriler
La maison du silence, trad. du turc par Münevver Andaç., Paris : Gallimard, 1988. (Traduction de: Sessiz Ev) Le livre noir,
trad. du turc par Münevver Andaç., Paris : Gallimard, 1994., (Traduction de: Kara Kitap) Le château blanc, trad. du turc par
Münevver Andaç., Paris : Gallimard, 1996. (Traduction de: Beyaz Kale) La vie nouvelle, trad. du turc par Münevver Andaç., Paris
: Gallimard, 1998. (Traduction de: Yeni Hayat) Mon nom est Rouge, trad. du turc par Gilles Authier., Paris : Gallimard, 2001.
(Traduction de: Benim Adım Kırmızı) Neige, traduit du turc par Jean-François Pérouse., Paris : Gallimard, 2005. (Traduction de:
Kar)
Almanca Çeviriler
Die weisse Festung, (Orjinal adı:Beyaz Kale), Türkçeden çeviren: Ingrid Iren., Frankfurt am Main : Insel, 1990.
Das schwarze Buch, (Orijinal adı: Kara Kitap), Türkçeden çeviren: Ingrid Iren., Münih : Hanser, 1995.
Das neue Leben, (Orijinal adı: Yeni Hayat) Türkçeden çeviren: Ingrid Iren., Münih : Hanser, 1998.
Rot ist mein Name, (Orijinal adı: Benim Adım Kırmızı), Tükçeden çeviren: Ingrid Iren., Münih : Hanser, 2001.
Schnee, (Orijinal adı: Kar) Türkçeden çeviren: Christoph K. Neumann., Münih : Hanser, 2005.
Der Blick aus meinem Fenster, (Orijinal adı: Pencereden bakmak), Gözlemler, Münih : Hanser, 2006
Ödülleri
1979 Milliyet Roman Yarışması Ödülü Karanlık ve Işık (iki yazarlı)
1983 Orhan Kemal Roman Ödülü Cevdet Bey ve Oğulları
1984 Madaralı Roman Ödülü Sessiz Ev
1990 Independent Yabancı Roman Ödülü (Birleşik Krallık) Beyaz Kale
1991 Prix de la Découverte Européene (Fransa) Sessiz Ev (Fransızca çevirisi nedeniyle)
1991 Antalya Altın Portakal film festivali en iyi senaryo Gizli Yüz
2002 Prix du Meilleur Livre Etranger (Fransa) Benim Adım Kırmızı
2003 Premio rinzane Cavour (İtalya) Benim Adım Kırmızı
2005 Alman Kitap Sanatı’nın Barış Ödülü (Almanya)
2005 Prix Medicis Etranger (Fransa) Kar
2006 Nobel Edebiyat Ödülü