Ünlü şair Orhan Veli Kanık'ın Aşiyan'daki heykelinde bulunan ve yaklaşık 9 ay önce çalınan martı figürü üçüncü kez yerine konuldu.
"Rumelihisarı'na oturmuşum, oturmuş da bir türkü tutturmuşum" dizelerini vasiyet kabul eden arkadaşları, ölümünün ardından Orhan Veli'yi Rumeli Hisarı'ndaki Aşiyan Mezarlığı'nda toprağa verdi. Usta şairin 38 yıl sonra yapılan heykeli de sahildeki küçük parka dikildi. Heykelin mimarı, "Başıma da konuyor aman martı kuşları" dizelerinden esinlenilerek, heykele bir de martı figürü ekledi. Ancak ünlü şairin Aşiyan'daki heykelinde bulunan martı figürü yaklaşık 9 ay önce çalınmıştı. Bunun üzerine harekete geçen İstanbul Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü ikinci kez hırsızların gazabına uğrayan martı heykelini üçüncü kez yerine koydu. Kimliği belirsiz kişi ve kişilerce çalınan ilk martı figürüne sadık kalınarak yerine konulan beyaz martısı ile ünlü şairin heykeli artık daha mutlu.
Vatandaşlar ise "Martı figürü iyi ki yerine konuldu. İnşallah bir daha çalınmaz" dedi.
ORHAN VELİ KİMDİR 13 Nisan 1914 yılında İstanbul'da doğan Orhan Veli, 1932 yılında Ankara Gazi Lisesi'ni bitirdi. Daha sonra 1935'de İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'ndeki öğrenimini yarıda bıraktı, Ankara'ya giderek PTT Umum Müdürlüğü'nde çalıştı (1936-1942), Milli Eğitim Bakanlığı Tercüme Bürosu'na memur oldu (1945), oradan ayrılınca (1947) Yaprak Dergisi'ni çıkardı (1 Ocak 1949'dan 15 Haziran 1950'ye kadar 28 sayı çıktı, Son Yaprak adlı özel bir sayı ölümü üzerine arkadaşları tarafından çıkarıldı).
14 Kasım 1950 tarihinde beyin kanamasından öldü ve Rumelihisarı Mezarlığı'na gömüldü. Kişiliğini belli eden ilk şiirlerini arkadaşları Oktay Rıfat ve Melih Cevdet'le birlikte Varlık Dergisi'nde yayımlamaya başladı, büyük bir ilgi gördü; sağlığında kendinden çok bahsettiren şair oldu. Şiiri bir takım kalıp ve klişelerden, şairanelikten, yıpranmış benzetmelerden kurtararak, daha kısa daha basit bir şekle soktu; yalın bir halk dili kullandı, gündelik sözlerle zaman zaman, büyük yergi ve espriden faydalanarak, gündelik yaşantılar üzerine yazdı.