Orta Doğu'da sular durulmuyor. İsrail'in Gazze ve Lübnan üzerine saldırıları devam ederken İran ile İsrail arasındaki gerilim de hat safhaya ulaştı. Dün İran'ın başkenti Tahran'a gerçekleştirilen İsrail saldırısında 5 kişinin yaşamını yitirmesi sonrası İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu saldırının başarıya ulaştığını ifade etti. Ayrıca İran cephesinden de İsrail'e tehditler yağdı.
İsrail'in İran'ın askeri üslerine yönelik dün gece saatlerinde düzenlediği saldırıda ölü sayısı arttı. İran basını, başkent Tahran'daki Baharistan bölgesinde Allahverdi Rahimpur adlı bir sivilin hayatını kaybettiğini belirterek, saldırıdaki can kaybının 5'e yükseldiğini aktardı. Rahimpur'un cenaze töreninin ise yarın düzenleneceği bildirildi.
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, Bakanlar Kurulu toplantısında İsrail'in İran'ın askeri üslerine düzenlediği misilleme saldırısına ilişkin konuştu. İran'ın egemenliğini hedef alan saldırıları hiçbir zaman yanıtsız bırakmadığını belirten Pezeşkiyan, "Halkımız ve İran İslam Cumhuriyeti, 45 yıl boyunca hiçbir işgal ve saldırı karşısında geri adım atmadığını göstermiş oldu. Savaş peşinde değiliz ancak ülkemizi ve milletimizi savunacağız. Siyonist rejimin saldırısına uygun karşılığı vereceğiz" ifadelerini kullandı.
İsrail Başbakanı Netanyahu, katıldığı bir törende yaptığı konuşmada, İsrail ordusunun dün İran'daki askeri noktalara düzenlediği hava saldırılarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Netanyahu, "İran saldırısına karşılık vereceğimize söz verdik ve cumartesi günü saldırdık. İran'daki saldırı kesin ve güçlüydü, tüm hedeflerine ulaştı." ifadelerini kullandı.
İran Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney, İsrail'in İran'ın askeri üslerini hedef aldığı saldırıya ilişkin ilk kez konuştu. Başkent Tahran’da şehit aileleri ile bir araya gelen Hamaney, “Siyonist İsrail rejiminin 2 gece önce gerçekleştirdiği alçaklık ne büyütülmeli ne de küçümsenmeli. Siyonist rejime yaptığı hesap hatasının bedeli ödetilmeli. İran halkının ve gençlerinin gücü ve iradesi bu rejime net bir şekilde gösterilmeli. İran halkının gücünün ve iradesinin nasıl gösterileceği, ülkenin ve milletin çıkarlarına uygun olarak belirlenip uygulanması yetkililerin sorumluluğundadır” ifadelerini kullandı.
Düşman karşısında korku ve şüpheye yer olmadığını söyleyen Hamaney, “Karar alıcılar ve yetkililer sosyal medya konusunda toplum sağlığına ve güvenliğine önem vermeli. Güvenliği sağlanmanın yolu ise güçtür ve İran da kendisini savunabilecek güçtedir. Şüphesiz, her ülke için en önemli ihtiyaç güvenliktir. Toplumda güvenlik sağlanmadığında, kalkınma, bilim ve ekonomi de gelişemez” ifadelerini kullandı.
"Siyonist rejime karşı küresel askeri birliktelik oluşturulmalı"
Hamaney, “Devletler ve Birleşmiş Milletler (BM) gibi uluslararası kurumlar, Siyonist rejimin saldırıları karşısında üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirmiyor. Bu rejim, Gazze ve Lübnan’da acımasız savaş suçları işliyor. Savaşın zorluklarını biliyoruz ancak her savaşın kendine özgü hukuku ve kuralları vardır. Siyonist rejim, tüm bu kuralları hiçe sayıyor. Dünya ve özellikle İslam ülkeleri, bu rejimin katliamları karşısında güçlü bir şekilde durmalıdır. Siyonist rejime karşı siyasi, ekonomik ve ihtiyaç duyulursa küresel askeri birliktelik oluşturulmalıdır” şeklinde konuştu.
Kaynak: Reuters, AA, İHA