İSTANBUL (İHA) - Uzman Dr. Murat Görgülü, Ramazan ayında oruç tutmakla birlikte uzun süre açlığa bağlı yağların yakılması ile oluşan keton cisimcikleri, ağız ve diş bakımındaki aksaklıklar, iftarda ve sahurda yenilen ağır, yağlı, baharatlı yiyecekler ve mide rahatsızlıklarına bağlı olan ağız kokularının sık görüldüğünü belirtti.
Etiler Memorial Polikliniği İç Hastalıkları Bölümü'nden Uzman Dr. Murat Görgülü, Ramazan'da ağız kokusunu önlemenin yolları hakkında bilgi verdi. Ağız kokusunun Ramazan'da oruç tutarken ya da normal zamanda kişinin kendisini ve çevresindekileri rahatsız eden bir durum olduğunu belirten Görgülü, "Ağızdaki kötü koku, insanın sosyal yaşam ve aktivitesini de olumsuz olarak etkilemektedir. Bazı nedenlerden dolayı ağız kokusu oruç tutarken daha fazla olabilir, bunların nedenini bilip önlem almak önemlidir.
Başlıca ağız kokusu nedenleri arasında dişte çürük ve diş kökünde enfeksiyon varlığı, ağız içi enfeksiyonlar, aftlar, sinüs enfeksiyonları, gastrit, reflü ve diğer mide hastalıkları, midede hpylori mikrop varlığı, açlığa bağlı yağların yakılması ile oluşmuş keton cisimciklerinin (aseton gibi) varlığı, dil kökü enfeksiyonları, yenilen gıdalar ve içecekler (sarımsak, sirkeli), sigara kullanımı yer alır. Ramazan ayında oruç tutmakla birlikte uzun süre açlığa bağlı yağların yakılması ile oluşan keton
cisimcikleri, ağız ve diş bakımındaki aksaklıklar, iftarda ve sahurda yenilen ağır, yağlı, baharatlı yiyecekler ve mide rahatsızlıklarına bağlı olan ağız kokuları sık görülür. Başlıca önlem de asıl nedenin tespit edilip ona göre tedavi uygulanmasıdır" dedi.
İnsan organizmasının uzun süren açlıkta yağ dokusunu enerji olarak kullanmak üzere yaktığını ifade eden Görgülü, "Yağ dokusunun yanması ile birlikte hem toksik etkisi olan hem de bir an önce atılması gereken keton cisimcikleri oluşur. Bu keton cisimciklerinin vücuttan bir atılma yolu da nefes yoludur. Dolayısıyla nefeste sürekli bir aseton kokusu oluşur. İftar ve sahur yemekleri saatinde ve düzenli yenilerek, sahurda bol sıvılı ve hafif öğünler alınarak, özellikle basit şekerli ve rafine olanlar yerine
kepekli,kabuklu ve kan şekeri üzerine yavaş etkili karbonhidrat tüketilerek bu nedene bağlı ağız kokuları azaltılabilir. Öğünlerden sonra ağız ve diş bakımının da düzenli yapılması bu tip ağız kokusunun önlenmesine yardımcıdır" diye konuştu.
Ağız içi temizliği, dişlerin düzenli fırçalanması ve diş eti bakımının da ağız kokusu için önemli olduğunu söyleyen Görgülü, "Ayrıca dil kökünün kontrol edilmesi ve temizlenmesi de göz ardı edilmemelidir. İftar ve sahur öğünlerinde az baharatlı, az yağlı, ekşiliği olmayan besinler seçmek, besinleri iyice çiğnemek hem besinlere hem de mide rahatsızlıklarına bağlı kokuların azalmasını sağlayabilir. Bilinen bir mide ve sindirim sorunu varsa oruç tutmadan önce kesinlikle bir doktora danışmak ve tedavi olmak önemlidir. Gastrit, reflü gibi rahatsızlıkların tedavisi ile birçok kez ağız kokusu sanılan mide asidi ve mide içeriğinden gelen kokunun önlenmesi olasıdır" açıklamasında bulundu.