Osmancık ta Cumhuriyetin 89. yılı kutlandı

Cumhuriyetin ilanının 89. Yılı tüm yurtta olduğu gibi, Osmancık'ta da coşkuyla kutlandı.

Çorum’un Osmancık ilçesi’ ndeki kutlamalar, Atatürk Ortaokulu önündeki meydanda gerçekleşti. Düzenlenen törende 75. Yıl Cumhuriyet İlkokulu Müzik öğretmeni Özge Dündar saygı duruşunun akabinde tüm öğrencilere ve törene katılanlara İstiklal Marşımızı söylettirdi. Türk Bayrakları göndere çekildi.

Osmancık Kaymakamı İbrahim Küçük, Garnizon Komutanı Jandarma Üsteğmen İrfan Kıymaz ve Belediye Başkanı Bekir Yazıcı’ nın halkı selamlaması ile tören başladı.

Osmancık Kaymakamı İbrahim Küçük Tören alanında günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yaptı.

Konuşmalarında Şöyle dedi;

“ Ülkemiz için önemli dönüm noktalarından birisi olan Cumhuriyetimizin ilanının 89. yıldönümünü kutlamaktayız.

Her ulusun tarihinde özel ve anlamlı günler vardır. Bu günleri önemli ve anlamlı kılan ise ona ulaşılması için verilen mücadelenin büyüklüğü ve o tarihsel değişimin toplumun geleceğine yaptığı katkıdır.

Cumhuriyet rejiminin, ülkemiz için yönetim şekli olarak belirlenip seçilmesi sanıldığı kadar kolay olmamıştır. Büyük Önder Atatürk, kurtuluş mücadelesi ile birlikte Cumhuriyet hayalini de gerçekleştirmeye çalışırken büyük zorluklar yaşamıştır. Öyle ki; rejimle ilgili düşüncelerini bazı dava arkadaşlarına dahi uzun süre açıklayamamış, açıkladığında da bir kısmından olumsuz tepki almıştır.

Devlet adamlarının almış oldukları kararların doğru ya da yanlışlıkları; yakın gelecekteki sonuçları ile değil, özellikle kararların orta ve uzun vadedeki doğru ve tutarlılıklarıyla ortaya çıkar. Halkının kurtuluşuna kafa yoran ve başından itibaren cumhuriyete doğru yol alan M. Kemal Atatürk, varılacak sonucu yıllar öncesinden öngörmüştür. Rejim konusundaki kararını verirken ve bu sonuca varırken en büyük yol göstericisi, Türk halkına olan güveni ve dünya gerçeklerini isabetli görüp yorumlayabilme yeteneği olmuştur.

Osmanlı Devletinin son döneminde batılılaşma veya çağdaşlaşma adı altında birçok reform denenmiş ama Cumhuriyete kadar bir türlü köklü değişim gerçekleştirilememiştir.

Türk insanını ve dünya gerçeklerini iyi tanıyan ve yorumlayan Atatürk, Türk insanının karakterine en uygun yönetim şeklinin Cumhuriyet olduğunu dile getirip bunun altyapısını hazırlamaya çaba harcamıştır. Bunu yaparken hiçbir zaman hayalperest olmamış; basiretli ve ileri görüşlü bir devlet adamı olarak hareket ederek adeta Türklüğün rotasını yeniden çizmiş, Müslüman ve mazlum toplumlar başta olmak üzere tüm dünyaya örnek olacak bir devrim gerçekleştirmiştir.

Büyük Atatürk’ün, savaş meydanlarında kazanılan zaferleri ekonomik zaferlerle taçlandırma vasiyeti gereğince, Cumhuriyetimizin yıldönümleri aynı zamanda ülkemiz için yapılanları ve yaptıklarımızı değerlendirmeye de vesile olmalıdır. Toplum içerisine bölünmeyi, ayrışmayı, düşmanlığı, dedikoduyu ve yolsuzluğu sokarak toplumsal zaaflar yaratmaya çalışanlara asla anlayış göstermemeliyiz.

Unutulmamalı ki; içinde kavganın, düşmanlığın ve ayrışmanın eksik olmadığı toplumların varacağı yer mutlu bir son değildir. Tarih, hak ve hürriyetlerini kaybetmiş toplumların sonunda yok olduklarına hep tanıklık etmiştir.

Ülkemizin hassas dönemden geçtiği zamanlarda ortak değerlerimizi ayrılıklarımız için değil, birlikteliklerimiz için kullanmalıyız. Bu coğrafyayı vatan yapan unsurların bir bütün olduğunu ve bu toprakların, kendisine ihanet edene asla yar ve diyar olmayacağı bilinmelidir.

Unutulmamalıdır ki, bir kölenin en büyük amacı özgür olmak değil, kendine ait bir köleye sahip olmaktır. Tarihsel süreçte hep birilerinin mandasında yaşamayı kendisine ilke edinmiş çete reisleri ve onların sürülerinin birilerine köle olma arzu ve isteklerini asla yadırgamıyoruz. Ancak Bağımsızlığın Bayraksız ve Ordusuz, Kurtuluş Savaşı’nın Çanakkalesiz, Çanakkale’nin Atatürksüz, Anadolu’nun ise Türksüz düşünülemeyeceğinin iyice özümsenmesi gerekmektedir. Ülke olarak ayakta kalabilmenin ve huzurlu bir toplum yaratmanın tek yolu budur.

Günümüzde yolsuzlukla, yoksullukla, cahillikle, haksızlıkla, tembellikle, hainlik ve bölücülükle mücadele Kurtuluş Savaşı kadar anlamlı hale gelmiştir. İyi niyetli ve dürüst vatandaşlarımızın bu tehlike ve kötülüklerden uzak durması gerekir. Bize emanet edilen çağdaş Türkiye Cumhuriyetini daha güçlü ve aydınlık yarınlara taşımak bu ülkeye hizmet etmenin en doğru ve isabetli yoludur. Bu mücadeleyi hep birlikte vermek zorundayız. Birilerinin görevini yeterince yapması, diğerlerini görevini yapmaktan alıkoymamalıdır.

Gelişmiş ülkeler arasında yer alabilmek için, rekabete açık ve nitelikli yeni nesillere sahip olma zorunluluğumuz kaçınılmazdır.

Cumhuriyet; dürüstlük, akıl ve bilimin ön planda yer aldığı, yönetilenlerle yönetenlerin ortak paydada birleşebildikleri bir yönetimdir.

Aklı ile hareket eden, bilimsel doğruları ve sosyal gerçekleri; politik ve ideolojik saplantılarına feda etmeyen bireyler cumhuriyete daha da anlam ve zenginlik kazandırır.

Cumhuriyetin bir yansıması olan demokrasi sayesinde halkımız yönetimde ve denetimde söz sahibi olmuş ve olmaya da devam etmektedir. Tüm eksik ve aksaklıklarına rağmen demokrasi uygulaması, ülkemizde her vatandaşın eşit ve saygıdeğer olduğu varsayımından hareket edilerek seçme ve seçilme hakkının tanınması ile şekli unsurlarını tamamlamıştır. Şekli unsurları tamamlanan bu düzenin, içerik yönünden de olgunluğa ulaşabilmesi için, ülke çıkarlarını şahsi çıkar ve beklentilerin üstünde tutan bir vatandaş yapısının oluşması, demokrasinin özümsenmesi ve yerleşmesi gerekir.

Demokrasilerde her vatandaş mevki, makam farkı gözetmeksizin üzerine düşen görevleri yaparak iyi bir insan ve faydalı bir vatandaş olma gibi bir yükümlülüğe sahiptir. Hiçbir makam, mevki ya da görev hiç kimsenin mülkiyetinde değildir ve bu görevler iyi yapıldığı sürece onurlu ve şereflidir.

Sevgili Osmancıklılar!

Bütün iş Cumhuriyeti ilan etmekle bitmemiştir. M. Kemal Atatürk tarafından kendilerine Cumhuriyete sahip çıkma görevi verilen Türk Gençliği başta olmak üzere, bunun değerini iyi bilmek ve bu mirası gelecek nesillere aktarmak hepimiz için bir vatandaşlık görevidir.

Cumhuriyetimizin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü savunmak ve bu yolda tereddütsüz ve kararlı adımlarla yürümek zorundayız. Bu yürüyüşte zaman zaman engellerle karşılaşmak mümkündür. Ülkemizin bu günlere nasıl geldiğini bilmeyip bazı kazanımların nasıl elde edildiğini hayal dahi edemeyenlerin yeni gelişmeleri anlayıp kavramaları ve bu zorlukları aşmaları mümkün değildir.

Her şeye rağmen halkımızı doğruya ve iyiye yönlendirerek onların ufkunu açmak hepimizin görevidir. Bunu yaparken de çağdaş gelişmeler ve hukuk devleti olgusundan taviz vermeden hareket etmek ülkemizin ortak çıkarınadır.

Bu ülkenin birliği ve dirliğine yaşamını adayan Büyük Önder Atatürk ve aynı amaçlar için yaşamlarını feda eden kahraman şehitlerimiz ile gazilerimiz başta olmak üzere, Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşundan bu günlere gelmesinde emeği geçenleri rahmet ve minnetle anıyoruz.

Cumhuriyet Bayramınız kutlu olsun…” Diyerek konuşmalarını bitirdi.

Öğrenciler tarafından günün anlam ve önemini belirten şiirler okundu

Ardından Osmancık Ömer Derindere Anadolu Öğretmen Lisesi Halk oyunları ekibinin folklor gösterileri izleyenleri büyüledi.

Cumhuriyet Bayramı Kutlama programı etkinlikleri çerçevesinde düzenlenen sportif ve kültürel müsabakalarda dereceye giren öğrencilerin ödülleri Osmancık Kaymakamı İbrahim Küçük, Garnizon Komutanı Jandarma Üsteğmen İrfan Kıymaz, Belediye Başkanı Bekir Yazıcı ve İlçe Emniyet Müdürü Murat Nebioğlu tarafından verildi.

Tören, (Kortej Geçişi) Bayrak ve flamalar ile tüm okulların geçişinin ardından bayram kutlamaları sona erdi.

Osmancık ilçe genelinin Cumhuriyet bayramı nedeniyle bayraklarla donatıldığı gözlemlendi.