İSTANBUL (İHA) - Otomotiv analisti E. Arzu Bayrak, 2000 yılında 467 bin adetle maksimum düzeyine ulaşan otomobil satışlarının, 2001 ve 2002 yıllarında yaşanan ekonomik kriz nedeniyle dramatik bir şekilde gerileyerek 2002 yılında 91 bin adetle, 2000 yılının yüzde 19'u düzeyine indiğini ve son 10 yılın ortalama satışlarının yüzde 30'u düzeyinde kaldığını söyledi.
Otomotiv analisti E. Arzu Bayrak, otomobil iç pazarındaki gelişmeleri değerlendirdi. Makro ekonomide sağlanan olumlu gelişmeler ve özellikle tüketici kredi faizlerindeki gerilemenin etkisiyle, otomobil satışlarının 2003 yılında tekrar artış trendine girdiğini belirtin Arzu Bayrak, "2003 yılında 227 bin 36 adet olarak gerçekleşen otomobil satışları 2002 yılına kıyasla 2,5 misli artış göstermiştir. 2004 yılının ilk 3 ayında toplam otomobil satışları 95 bin 396 adet olarak gerçekleşmiş ve 2003 yılının eş dönemine kıyasla yüzde 369 artmıştır" dedi.
"İLERİYE DÖNÜK GÜVEN HENÜZ TÜKETİCİYE YANSIMADI" Geçen yıla kıyasla satışlarda yüzde olarak büyük bir artış görülmesinin başlıca nedenini, 2001 ve 2002 yıllarındaki satışların çok küçük seviyelerde gerçekleşmiş olmasına bağlayan otomotiv analisti Bayrak, "Satışların aynı trendle sürmesi halinde 2004 yılı sonunda erişilmesi beklenen satış düzeyi 2000 yılının yüzde 81'i düzeyinde kalacaktır. Bu durum, otomobil satışlarının artmasına rağmen hala potansiyeli yansıtmadığını göstermektedir. Kişi başına otomobil sahipliği dikkate alındığında büyük bir satış potansiyeline sahip olmasına rağmen, otomobil pazarının büyümemesinin ve potansiyel talebin efektif talebe dönüşememesinin başlıca nedeni makro ekonomide sağlanan olumlu gelişmelerin ve ileriye dönük güvenin henüz tüketiciye tam olarak yansımamasıdır" diye konuştu.
"TÜKETİCİ KREDİLERİ YETERİNCE KULLANILAMIYOR" Arzu Bayrak, fert başına milli gelirin ve satınalma gücünün reel olarak gerilemesinin yanı sıra, ard arda yaşanan krizler nedeniyle tüketici güveninin kaybolması ve reel faizlerin hala çok yüksek olması nedeniyle tüketici kredileri yeterince kullanılamadığını kaydetti. Bayrak, "Önümüzdeki dönemde otomobil talebini arttırması beklenen en önemli gelişme reel faizlerin gerilemesi ve paranın alternatif getirisinin azalarak tüketimin otomobil ve gibi daha uzun vadeli yatırımlara odaklanacak olmasıdır. Henüz reel faizler çok yüksek olup, tüketici kredilerinin kullanımını yeterince artırmaktan uzaktır. Reel faizlerin yüzde 5'lere gerilemesi halinde otomobile yönelik talep hızla artış gösterecektir. Satışlarda görülen artış, geçmiş yıllarda ertelenen talebin faizlerdeki gerileme nedeniyle harekete geçmesidir. Asıl etki, reel gelirlerdeki artış olacaktır. Bunun etkili olabilmesi ise ekonomideki olumlu gelişmelerin tüketici gelirlerine yansımasıyla mümkündür" şeklinde konuştu.
İTHALATIN YÜKSELMESİNİN 3 TEMEL NEDENİ Otomobil pazarında dikkati çeken diğer bir gelişmenin de, pazar hacmi içinde ithal otomobillerinin payının yükselmesi olduğunu ifade eden Arzu Bayrak, şöyle devam etti:
"Nitekim, 1998'de ithalatın toplam pazar payı yüzde 35 iken, satışların maksimuma eriştiği 2000 yılında yüzde 55'e çıkmıştır. Ancak toplam pazar hacminin büyük oranda daraldığı 2001 yılından sonra ithalatın payı yüzde 66'lara kadar çıkmıştır. İthalatın toplam pazar içindeki payının bu denli yükselmesinin 3 temel nedeni mevcuttur. İthalatçı firmaların üretici firmalara kıyasla daha geniş bir ürün yelpazesi ile pazara girmiş olmaları ve tüketiciye çok değişik alternatifler sunmaları; gelir dağılımındaki farklılık nedeniyle, yüksek gelir grubundaki tüketicinin.krize rağmen otomobil alımını ithal otomobiller lehine sürdürmesi; Türk Lirası'nın aşırı değerlenmesi ile ithal otomobil fiyatlarının reel bazda gerilemesidir."