İnternetin hayatımızı ele geçirdiği bu dönemde hepimizin hayali değil midir birçok şeyi oturduğumuz yerden gerçekleştirmek? Faturalarnı,siparişlerin ve daha birçok şeyin internet sayesinde oturduğumuz yerden üstesinden gelebiliyorken size aynı şekilde dünyayı değiştirebileceğinizi söylesek? Hoşunuza gitti değil mi? Tek yapmanız gereken bu haberimi üşengeçlik etmeden okumaya devam etmek! Eh dünyayı değiştiriyoruz 2-3 dakikanızı ayırabilirsiniz sanki.
Geçtiğimiz günlerde 4 yılda sadece bir kavanoz çöp çıkaran kadın haberini gördünüz mü? Amerika'da yaşayan Lauren Singer'ın evinden 4 yılda sadece 1 kavanoz çöp çıkmasının sebebi sıfır atık prensibiydi. 4 yıl önce New York Üniversitesi'nde çevre çalışmaları yaptığı sırada fazlasıyla atık ürettiğini fark eden Singer bu duruma el atarak atık üretmeden dünyayı daha iyi bir yer haline getirmek için kolları sıvadı ve hayatında bir çok değişikliğe gitti. Bunlardan örnekle: plastik şişe yerine cam şişe, naylon torbalar yerine bez torbaların tercihi gibi.
Elbette gönül isterdi hepimiz bu şekilde yaşayalım ancak tüm düzenimizin karmakarışık olduğu dünyamızda bu kadar detaylı yaşamamız pek mümkün olmuyor. Ancak bunları yapmazsanız bir katkınız olmayacak gibi bir çıkarıma gitmek için henüz erken... Sadece internet kullanarak bile çevreye ve dünyaya yardımcı olabilirsiniz.
Mastürbasyon yaparak bile yarar sağladığımız dünya...
Bu haberi de aslında bazılarımız biliyor belki ucundan biraz eski ancak reklam çalışmalarıyla bildiğimiz dünyaca ünlü Porno sitesi Pornhub 2014'de başlattığı kampanyayla 100 adet porno videosu izleyen üyeleri adına bir adet fidan dikileceğini belirtmişti. Evet evinizde mastürbasyon yapıp, videodan videoya atlarken aslında doğaya bir fidan hediye etmiş bile olabilirsiniz.
100 video izlemek çok uzun sürer diye düşünüyorsanız çok daha kolayı var: Arama motoru!
Ecosia her aramada adınıza bir tane fidan dikiyor
Arattığınız her kelime başına ağaç diken Ecosia tüm dünyada deliler gibi kullanılıyorken biz neden kullanıp destek olmayalım?
Evet ilk okuyuşta nasıl ya olur mu öyle şey? diye düşünebilirsiniz hak vermemek elde değil, hemen kısaca açıklayalım:
Ecosia aynı Google gibi bir arama motoru. Reklamlarının yüzde sekseni yağmur ormanları projelerine bağışlanıyor. Şirketin elde ettiği gelirlerle 12 saniyede 1 ağaç dikiliyor. 2009 yılından beri yaklaşık 4.6 milyon ağaç dikildiğini hesap edersek ortalama bir internet kullanıcısı 2.000 metre kare yağmur ormanı alanını koruyabiliyor. Yani bir buz hokeyi stadı kadar.
Bence artık Google'ın yanına bir de Ecosia'yı eklemenizin tam sırası. Şu sıralar Ecosia, Büyük Yeşil Duvar Projesi'ni hayata geçirerek Afrika Birliği ve Dünya Bankası'nın desteğiyle Sahra Çölü'nün yayılmasının önlemek üzere çalışmalara başladı. Başta Burkina Faso olmak üzere birçok bölgeyi ağaçlandırmak isteyen arama motorunun tek kaynağı bizleriz. Ve son olarak Ecosia'nın 2020'ye kadar hedefinin 1 milyar ağaç dikmek olduğunu belirtmekte fayda var. Eğer hala kullanmıyorsanız hemen deneminizi şiddetle tavsiye ediyoruz.
Peki NASA'yla iş birliği yaparak ekolojik sorunları çözmeye ne dersiniz?
Arama motoru kadar zahmetsiz değil ama korkmayın bunu da neredeyse oturduğunuz yerden hallediveriyorsunuz. NASA ile çalışmak istiyor musunuz? Ya da bilim insanı olmaya merakınız mı var? Hem de dünyayı değiştirmeye katkıda bulunmak mı istiyorsunuz? Sizin için I See Change uygulaması fırsat olabilir.
Evet ekolojik sorunlara duyarlı ve küresel ısınmaya dur projelerine çalışmak istiyorsanız günlük yaşantınızda karşınıza çıkan ve size garip gelen doğa olaylarını fotoğraflayıp I See Change uygulaması aracılığıyla NASA'ya gönderebiliyorsunuz. NASA'nın bunu yapma amacı dünya üzerindeki bazı olayların uyduda görüntülenememesinden kaynaklanıyor. Hemen aşağıdaki örneklere bakacak olursak:
"Gökyüzünün böyle göründüğünü daha önce hiç görmedim. Bu cumartesi günü Sand Fire sırasında Crescent Heights' taki Sunset Bulvarı' nı bir fotoğrafı."
Abundance of cherries and apricots, now leaves are changing, early? I thinks so!
"Birçok vişne ve kayısı var ama şimdi yaprakların rengi, erkenden, değişiyor? Bence öyle."
Yani Instagram kullanır gibi yüklediğiniz fotoğraflarla ekolojik sorunların çözülmesinde katkıda bulunuyorsunuz. Bu uygulama bir tür hiyerarşi sistemiyle işliyor. İlk olarak çevrenizdeki ağaçların, su birikintilerinin, kıyıların, tarlaların ve kuşların fotoğraflarını yükleyerek giriş yapıyorsunuz. Mevsim başlangıcı, tarım, hava kirliliği, böcekler gibi daha kısıtlı kategorilere de yine yaşadığınız çevreden fotoğraflar göndermeniz mümkün. Gönderdiğiniz bu fotoğraflara bakarak NASA; yaşadığınız yerdeki doğal yaşam kalitesi, iklim değişikliği ve bunların günlük hayatınıza etkisi hakkında araştırmalar yapıyor.
Eğer NASA'ya ve dünyaya yardım etmek istiyorsanız kolları hemen sıvayın! Apple Store'larda yerini alan uygulama Sonbahar'da Android için de piyasaya sürülecek.
Dünyayı kurtarmak istiyorsan hiçbir bahanemiz kalmadı. Porno izleyerek, bir kelime aratarak ya da fotoğraf çekerek kendimiz için küçük geleceğimiz için büyük bir adım atıyoruz. Hem de bunu oturduğumuz yerden yapıyoruz. Daha ne olsun!?