Oyak Güvenlik Davasına Devam Ediliyor

Danıştay saldırısıyla ilgili “kamera kayıtlarının silinerek delillerin karartıldığı'' iddiasına ilişkin görülen davaya devam ediliyor. Ankara Emniyet Müdürlüğü’nden mahkemeye ulaşan yazıda soruşturma kapsamında kayıt yapabilen Danıştay Genel Sekreter Yardımcısı odasındaki bilgisayarda inceleme yapılmadığını belirtti.

İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada tutuklu sanıklar OYAK Güvenlik’in eski Genel Müdürü Orhan Çoban, OYAK Güvenlik Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Tarık Özyılmaz, OYAK Elektronik Güvenlik Sistemleri Müdürü Yavuz Selim Kavaklıoğlu, OYAK Savunma ve Güvenlik Sistemleri Şirketi Bilgi İşlem Müdürü Barış Demirtaş ile 6 tutuksuz sanık hazır bulundu.

Davanın önceki celsesinde mahkeme sanık Orhan Çoban’ın genel sekreterin odasındaki bilgisayarda kamera görüntülerinin izlenip, kayıt yapılabildiği şeklindeki ifadeler üzerine Danıştay’a yazı yazarak Genel Sekreter Yardımcısı’nın odasında bulunan bilgisayarın durumunu sormuştu. Mahkeme bu ifade doğrultusunda Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne de yazı yazılarak söz konusu bilgisayarın o dönem incelenip incelenmediğini sormuştu.

Danıştay’dan mahkemeye ulaşan yazıda o bilgisayarın halen muhafaza edildiği belirtilmiş ancak Emniyet Müdürlüğünden mahkemeye cevabi yazı ulaşmamıştı. Duruşmanın başlamasının ardından Mahkeme başkanı Ali Alçık, Ankara Emniyet Müdürlüğü’nden beklenen cevabi yazının dava dosyasına ulaştığını belirtti.

Alçık mahkemeye gönderilen cevabi yazıda “Soruşturma kapsamında Danıştay’dan kamera kayıtları yapan bilgisayarların hard disklerinin alınarak incelendiği ancak, kayıt yapabilen Genel Sekreter Yardımcısı odasındaki bilgisayarda inceleme yapılmadığının” belirtildiğini söyledi.

Duruşmada daha sonra sanıkların savunmasıyla devam edildi. Savunma yapan tutuksuz sanıklardan Murat Ünal hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek “Hayatımda bir kez Danıştay binasına gittim” dedi.

Danıştay saldırısı olduğu zaman OYAK SGS’ de montaj bakım görevlisi olduğunu belirten Ünal, “Danıştay saldırısından 3 ay önce 13.02.2012 tarihinde Danıştay binasındaki kamera kayır cihazındaki arızayı gidermek dışında Danıştay’a hiç gitmedim” dedi.

Duruşmada daha sonra sanık avukatlarının isteği üzerine Bilgisayar konusunda uzman bir bilirkişi dinlendi.

Sanık avukatlarının isteği üzerine duruşmaya gelen Uzman Bilirkişi Çağlar Ülkü Derner, Hard disklerle ilgili 46 sayfalık raporunu mahkemeye sundu. Hard diskteki dosyaların silinme tarihin 06 Haziran 2006 olduğunu belirten Derner, silme işleminin komut girilmeden yapıldığını ifade etti. Diskte yeterli yer kalmadığından hard diskteki görüntülerin en eski tarihten başlayarak silinebileceğini belirtti.

Bilgisayardaki dosyaların ise kısa sürede silinmesinin mümkün olmadığını söyleyen Bilgisayar Yüksek Mühendisi Derner, “Ben 43 dosyayı dönüştürdüm. Dosyaların geçmiş Bilir kişi raporunda denildiği gibi ‘geri dönüştürülemeyecek şekilde silinmesi’ gibi bir durum yok. 466 dosya da geri döndürülür” diye konuştu. Konuşmasının ardından ‘geri dönüştürülemeyecek şekilde silindiği’ şeklinde bilirkişi raporu bulunan kayıtların görüntüleri mahkemede izlendi. Duruşmaya öğle arası verildi.