Günümüz gençliğin kara deliği haline gelen oyun dünyasında yepyeni bir tanım var! Dünya Sağlık Örgütü'nün gündeminde olan oyun bağımlılığı konusu, artık 'Gaming Disorder' (Oyun Oynama Bozukluğu) adıyla bir hastalık olarak kabul edildi. Eleştirmenler bunu doğrulayacak yeterli kanıt olmadığını düşünse de 72. Dünya Sağlık Meclisi'nde oyun oynama bozukluğu, bir hastalık olarak tanındı. Oyun oynama bozukluğu, Ulusal Hastalıklar Sınıflandırması'nın 11. revizyonunda (ICD-11) yer alıyor.
Dünya Sağlık Örgütü'ne göre oyun oynama bozukluğu; çevrimiçi ya da çevrimdışı olabilen, kalıcı veya tekrarlayan bir oyun davranışı modeli olarak tanımlanıyor ve aşağıdaki konuları içeriyor:
Oyun üzerinde oyuna başlama, sıklık, yoğunluk, süre, oyuna son verme gibi konularda kontrolün bozulması
Oyuna verilen önceliğin diğer ilgi alanlarına ve günlük aktivitelere göre artması
Olumsuz sonuçların ortaya çıkmasına rağmen oyuna aynı sıklıkla devam etmek veya sıklığı arttırmak. Bu davranış şekli, kişisel, ailevi, sosyal, eğitimsel, mesleki veya diğer önemli işleyiş alanlarında önemli bir bozulmalara neden olabiliyor.
Dünya Sağlık Örgütü, ICD-11'de tanımlanan oyun oynama bozukluğunun bir davranış modeline dayanarak teşhis edilmesi gerektiğini söylüyor. Açıklamaya göre ailevi ve sosyal çevreyle birlikte kişinin eğitiminin ve/veya kariyerinin zarar görebileceğine dikkat çekiliyor. Oyun oynama bozukluğu, bunlar gibi daha pek çok konuda oyuncunun yaşamında önemli sorunlara neden olabiliyor.
Dünya Sağlık Örgütü, oyun oynama bozukluğu olan birinin diğer etkinliklere göre oyun oynamaya ciddi ölçüde öncelik verdiğini, kontrol edilmezse bunun olumsuz sonuçlara neden olabileceğini söylüyor. Ayrıca bu davranışların oyun oynama bozukluğu olarak kabul edilmesi için en az 12 ay devam etmesi gerekiyor.
Dünya Sağlık Örgütü, mevcut kanıtlara dayanılarak ve farklı alanlarda uzmanlaşmış çeşitli uzmanların da görüşlerinin alınarak kararın verildiğini açıkladı. Dünya Sağlık Örgütü, bu bozukluğu tanımlayarak dünyadaki sağlıkçıların, sorundan muzdarip olan insanları tanımaları ve tedavi etmelerinin daha muhtemel olacağını öngörüyor.