Oyuncu Ve Tv Programcısı Pelin Batu:

Oyuncu ve TV Programcısı Pelin Batu, Manisa'da konuşmacı olarak katıldığı Meslek Tanıtım ve Kariyer Günleri programında öğrencilere "Bizim sistemimiz kendimizi keşfetmeye pek fazla vakit bırakmıyor. Ne yazık ki yarış atı gibi bir sınavdan bir sınava koşturuyorsunuz. Bu koşuşturmacada kültür ve sanat üvey evlat muamelesi görüyor" dedi.Oyuncu ve TV Programcısı Pelin Batu, Mor ve Ötesi Gurup Solisti Harun Tekin ve NTV Eğitim Danışmanı Vatan Gazetesi Yazarı ve TV Programcısı Sadık Gültekin, Manisa’da “Meslek Tanıtım ve Kariyer Günleri” kapsamında öğrencilerle buluştu. Manisa Belediyesi’nin Şubat ayı Etkinlik Programı çerçevesinde yer alan “Meslek Tanıtım ve Kariyer Günleri” programı Kültür Sitesi Lale Salonu’nda gerçekleşti.NTV Eğitim Danışmanı Vatan Gazetesi Yazarı ve TV Programcısı Sadık Gültekin, Sınav Motivasyonu ve Meslek Tanıtımında Gelecek Tasavvuru konulu bir sunum yaptı.Sunumun ardından söz alan Manisa Belediye Başkan Yardımcısı Nursel Ustamehmetoğlu, meslek seçiminin önemine değinerek şunları kaydetti: “Ben daha önce öğretmenlik yaptım. Biz çok iyi bir eğitim alarak bu mesleğe başladık. Bu mesleği severek yaptım. Eğer öğretmen çok iyi bir eğitim almışsa içi sevgi doluysa öğrenci de çok iyi bir eğitim alır. Bence en önemli şey eğitim. Lütfen sevdiğiniz mesleği yapın. Sevdiğiniz mesleğe ulaşma için elinizden gelen her şeyi yapın. Ben çok severek yaptım.”Ardından oyuncu ve TV Programcısı Pelin Batu ile Mor ve Ötesi Gurup Solisti Harun Tekin öğrencilerle bilgi ve deneyimlerini paylaştılar. Öğrencilerle birlikte olmaktan dolayı mutluluğunu dile getiren Mor ve Ötesi Gurup Solisti Harun Tekin, şöyle konuştu: “En önemli şey yaptığın işi sevmektir. Yaptığı işi sevenler ve sevmeyenler arasında büyük bir fark var. Yaptığı işi seven kişiler etrafına o sevgiyi veriyor. Sevmeyenler ise lanetlenmiş gibi davranıyor.”“BİZİM SİSTEMİMİZ KENDİMİZİ KEŞFETMEYE VAKİT BIRAKMIYOR”Son bir kaç senedir Türkiye’nin dört bir tarafını gezdiğini belirten Oyuncu ve TV Programcısı Pelin Batu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Öğrencilerle çok vakit geçirdim. Renk Kuşağı ile ilgili seminerler veriyorum. Artık eskisi gibi at gözlüğü takıp etrafa bakmamamız gerekiyor. Televizyonları açtığımda izlediklerim beni korkutuyor. Tabiki hepiniz bir bölüme girip mezun olacaksınız. Bizim sistemimiz kendimizi keşfetmeye pek fazla vakit bırakmıyor. Ne yazık ki yarış atı gibi bir sınavdan bir sınava koşturuyorsunuz. Bu koşuşturmada kültür ve sanat üvey evlat muamelesi görüyor. Benim en büyük şansım şu; sevdiğim şeyleri keşfetmeme izin veriliyordu. Sizinde şanslı olanlarınız vardır. Bu her zaman şans olmayabiliyor.”