Sergen Yalçın'ın kendisi için çok değerli olduğunu anlatan Köprülü, "1986'da Beşiktaş'ın seçmelerine girdim. Takımın her kategorisinde oynadım, her kategorisinde antrenörlük yaptım. 13 yaşından beri Sergen Yalçın'ın elinde büyüdüm. Annesi ve babası bana annelik babalık yaptı. Sergen Yalçın bizim kahramanımız, çok büyük bir yürek" diye konuştu.
Yalçın'ın futbolculuğu döneminde rahat bir görüntü verdiği hatırlatılıp, teknik adamlık konusunda aynı şekilde davranıp davranmadığı sorusunu yanıtlayan Köprülü, şunları söyledi:
"Ben de hocanın rahat olduğunu düşünüyordum. Geçen yılın şubat ayında başladık. Hoca futbolcuların attıkları depara kadar sayar. Futbolculukla teknik adamlık arasında inanılmaz fark var. Ayrıca Sergen Yalçın gibi bir futbolcunun çalışmasına gerek yoktu. Sergen Yalçın dürüst, samimi bir insan. Sen neysen sana onu söylüyor. İyiysen iyi olduğunu söylüyor, kötüysen kötü olduğunu söylüyor. Bu yapı çok kişide olmadığı için insanlara farklı geliyor. Esasında hoca normal."
Futbolculara her konuyu açık yüreklilikle söylediklerini anlatan Köprülü, "Onlar da bize çok saygı duydu. Bizi hiç üzmediler. 1,5 sene içinde sesin yükseldiğini hatırlamıyorum. Kolej havasında antrenman yaptık. Bizi çok sevdiler. Biz de onları çok sevdik" diye konuştu.
Galatasaray ve Fatih Karagümrük'e yenildikleri maçlarda hücum oynattıkları yönündeki eleştirilere yanıt veren Köprülü, "Çok istek oldu, öyle bir düşüncemiz yoktu. Oyuncular çok istiyordu. Bazen tutamıyorsunuz. Ancak şampiyon olacağımızı biliyorduk. Eşim Gençlerbirliği yenilgisi sonrası rüyasında 2 golle şampiyon olacağımızı gördüğünü söyledi. Beni çok inandırdı. Bize inananlar da çoktu" ifadelerini kullandı.
Şampiyonluğu belirleyen Göztepe maçında cezalı olduğu için sahada yer alamadığını ve otelde kaldığını hatırlatan Köprülü, "Fatih Karagümrük maçından sonra ilk defa ceza yedim. Cenk (Tosun) ve Aboubakar ile maçı otelde izledik. Stada gidemedik. Heyecandan her taraf bir yere uçtu. Kulüp görevlileri de yanımızdaydı. Şampiyon olduğumuz dakikada birbirimize sarıldık, bir yandan da ağlıyorduk. 2,5 saat sonra takım otele ulaştı. Bize 10 saat gibi geldi. Çok güzel oldu" şeklinde konuştu.
Vincent Aboubakar'ın son maçlarda sakatlığı olmadığı halde oynamadığı yönündeki iddialara yanıt veren Köprülü, "Niye çıkıp oynamak istemesin? Milli takımdan döndüğünde sakatlanmıştı" şeklinde görüş belirtti.
Altyapıdan çıkan ve A takımda önemli görevler alan Ersin Destanoğlu ile Rıdvan Yılmaz'ın performanslarına değinen Köprülü, sözlerini şöyle tamamladı:
"Ben 14 yaş altı takımının hocasıyken, Ersin bize karşı oynuyordu. Biz o sezon 179 gol attık. Atamadığımız maç Bayrampaşa maçıydı. Ersin, Bayrampaşa kalecisiydi. O maçta Ersin’i gözümden kaçırdım. Bayrampaşa deplasmanına gittiğimizde maç 5-1 bitti. Kaleci antrenörümüze, Ersin'in çok iyi kaleci olacağını söylemiştim. O ise ilk maçta da kalede Ersin'in olduğunu söyledi. Emrah Bayraktar'a da söyledik. O da Ersin'in alınması için çok uğraştı. Rıdvan ise 16 yaşında geldi. Bu durumda değildi. Kendisine 'Küçük adam' diyorum. Hiçbir zaman karakterini değiştiremezsiniz. Rıdvan en üst seviyeye geldi. İnşallah ikisini de Avrupa'da izleriz. Sergen hoca da onlara çok güvendi ve onları oynattı. Başka bir seviyeye geldiler."
KAYNAK: AA
FOTOĞRAF: AA