Özdemir’in Sit İsyanı

Isparta İl Genel Meclisi Üyesi Fevzi Özdemir, Kovada Gölü’nde katı milli park ve sit alanı uygulamalarının yöre halkına verdiği zararları meclis gündemine taşıdı.

Isparta İl Genel Meclisi Üyesi Fevzi Özdemir, 'Kovada Gölü Milli Parkı’nı koruyoruz’ denilerek, gölün etrafındaki köylerin geçim kaynaklarından kıl keçisi ve balıkçılığın yok olmasının göçe sebebiyet verdiğini söyledi. Özdemir, “Bu bölgenin milli parktan ziyade; sit alanı olması,zorlukların aşılamamasının baş aktörüdür. Sit alanı ve milli parkın katı kuralları yüzünden meyvecilik, hatta organik meyvecilik dahi yapamadığımız gibi, böyle nitelikli bir turizm alanında 2 koruma statüsü uygulanmasını hazmedemiyoruz” dedi.

Kurallar yüzünden köylülerin, ihtiyaç olan evlerini bile yapamaz halde olduklarını kaydeden Özdemir, “Hazine arazileri kiraya verilip 31 Ekim 1970’de bu bölgenin milli park ilan edilmesiyle, köylere 1972 yılında tapu kadastro girmiş, dolayısı ile tapular hazineye kesilerek köylünün atalarından kalan arazilerine tapu alınamamıştır. 1960 yılında yapılan 40 öğrencili ilkokulu bulunan Kırıntı Köyü İlkokulu ve Akbelenli Köyü İlkokulu kapatılmıştır. Köylerimizin gençleri geleceğini kendi mekanlarında değil, büyük şehirlere göç etmekte aramaktadır. Mevcut araziler babadan oğula bölüne bölüne 3-5 dönüm seviyelerine inerek aile geçindirmekten uzak kalmıştır. Kısacası; Kovada Gölü, sit alanı ve milli park ilan edildikten sonra hiç bir artı sağlamamıştır.1970 yıllarında ve öncesinde, hem temiz, hem santrallerin çalıştığı, hem balıkçılık ve hem de kıl keçisi yetiştiriciliği ile ilgili hiçbir sorun yaşamayan çevre köy halkı, sadece koruma yapmaya çalışan anlaşılması güç zihniyetlerin kurbanı olmuştur” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin şu anda en kirli gölü olarak gösterilen Kovada Gölü’nün, yakın bir zamanda bir çok hastalığın bataklığı durumuna dönüşeceğini vurgulayan Özdemir, sit alanı ve milli parkın getirisinin kirlenmiş bir göl, evleri, ahırları, kayıklarına el konularak çaresiz kalan ve bu yüzden göçe zorlanan köy halkı olduğunu öne sürdü.

Bu şekildeki doğal zenginliklerin sit alanından derhal çıkartılması gerektiğini belirten Özdemir, “Kovada Milli Parkı ve buna benzer alanlarımızın, kurallardan dolayı, getirisi yok, götürüsü çoktur. Bütün bu olumsuzluklar göz önünde bulundurularak Kovada ve buna benzer Gölcük, Milas, Yenişarbademli, Sütçüler Çandır, Kızıldağ gibi sit ve milli park baskısının çok fazla olduğu bölgelerimizin koruma kullanma dengesinin sağlanarak bilinçli kullanım için bir çalışma başlatılmasının uygun olacağı görüşündeyiz” dedi.