(özel Haber) 13 Yıl Önce 9 Aylık Bebeği Elinden Alınan Anneden Şok İddia

13 yıl önce 9 aylık bebeğinin kendisinden zorla alındığını ve başka bir aileye verildiğini iddia eden Emel Elif Parlak, kızına ulaşmak için tüm yolları denedi ve artık ümitleri tükenmeye başlayınca, sesini duyurmak için son olarak yetkililere seslendi. Parlak, şüphelendiği kişinin yakınlarının sosyal medya hesabından çocuğunu bulduğunu öne sürdü.13 yıl önce İstanbul’da Nehir Su Karaduman adında bir kız çocuğu dünyaya getiren Emel Elif Parlak (36), eşinin askerde olduğu sıralarda bebeği henüz 9 aylıkken, kaldığı otelde bulunan bir şahıs tarafından kızının kaçırıldığını iddia etti. Hem çalışıp para kazanması gerektiğini hem de kızına bakacak birini bulması gerektiğini belirten Parlak, oteldeki bir şahsın kendisine ailesi olup olmadığını sorduğunu ve bakıcı konusunda yardımcı olacağını söylediğini ifade etti. Daha sonrasında çocuğa bakıcı ayarladığını söyleyerek ‘çocuğu bakıcıya götürüyoruz’ diye kendisinden aldıklarını ve bir daha getirmediklerini kaydeden Parlak, “Ertesi gün çocuğum nerede dediğimde ’bakıcısına alışsın bugün gitme’ dediler, bir sonraki gün yine ’çocuğum nerede’ diye baskı yapınca şahıs beni, ‘bu çocukla ilgili bir sıkıntı olursa çocuğunu öldürürüz ve sen hiçbir şey ispat edemezsin’ diye tehdit etti. Tehlikeli insanlar olduklarını öğrenince, sessiz kaldım, peşlerini de bırakmadım ama bir süre sonra ümidimi kesmeye başlayınca, bana zarar vermelerinden önce kendimi kurtarayım, sonra çocuğumla ilgili işlemleri başlatayım dedim” şeklinde konuştu.Kızı, çocuğu olmayan bir aileye verilmişKızını kaçırdığını iddia ettiği şahıstan kurtulduktan sonra polise, çocuk şubeye ve adli mercilere gittiğini ama 13 yıl boyunca hiçbir şekilde çocuğunun bulunamadığını ifade eden Parlak, "Adli mercilerden ’kovuşturmaya gerek yoktur’ diye geri dönüş aldım hep. Bu sırada ben de çocuğumu benden alan kişinin sosyal medya hesaplarını inceledim, kişinin eşine ait sosyal medya hesabında bir kız çocuğu gördüm, fotoğraftaki kız bana o kadar benziyordu ki şüphelendim ve kızın hesabına girip baktım. Oradan kızın annesinin ve babasının ismini, aldığı takdir belgesinden gittiği okulu öğrendim. Çocuğun ismi farklıydı ben sadece görünüşünden ihtimal verdim. Bu durumun peşini bırakmayarak İstanbul Bağcılar Karakoluna giderek sosyal medyadan aldığım fotoğrafları gösterdim ve bu kız benim çocuğum dedim. Polis aileyi getirdi, aile de kendi çocukları olmadığını, çocuğu bacanağından aldıklarını belirtti. Böylelikle ben de çocuğumu benden alan şahsın, bacanağı olan bu aileye verdiğini öğrendim. Karakolda çocuğuma beni halası olarak tanıttılar ve benden çocuğu almayacağıma dair bir ifade imzalattılar. Karakoldan çıktıktan sonra beni evlerine davet ettiler, kızımla görüşme şansım oldu ama bizi çok fazla yalnız bırakmadılar. Aile kızımı çok benimsemişti hem kendimi hem de onları mağdur etmeyecek şekilde kendileriyle anlaşmak istedim ama onlar benim iyi niyetimi bozdular. Üçüncü gün eve kalabalık toplandı, bana zarar vereceklerini düşündüm, karakola ihbarda bulundum ve ailenin yanından uzaklaştım. Ardından yine savcılığa başvurdum ama neticelenmedi ve bana uzaklaştırma kararı verildi. Ben bu insanların tehlikeli olduklarını, ölüm tehdidi aldığımı, çocuğumu da öldürebileceklerini veya yurt dışına kaçırabileceklerini söyledim, bana hep bir cümlelik, ’kovuşturmaya yer yoktur, somut bir delil olmadığından mahkemeye intikal edememiştir’ şeklinde dilekçeler geldi, en azından bir DNA testi yapılmalıydı" diye konuştu.Yetkililere seslendiŞu an 13 yaşında olan kızına kavuşmak istediğini belirten ve "Sadece çocuğumu istiyorum, artık kızımla zaman geçirmek, onu kendim yetiştirmek istiyorum" diyen Parlak, kızının kan bağı bulunmayan, tehlikeli insanların elinde olduğunu iddia ederek, "Sayın Cumhurbaşkanımızın ve yetkili kişilerin beni artık kızıma kavuşturmasını talep ediyorum. Sadece çocuğumu istiyorum" çağrısında bulundu.