(özel Haber) Ramazan’da Yanlış Beslenerek Rahatsızlanmayın

Özel Avrupa Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Meltem Yeter, sağlık problemi olmasa dahi Ramazan’da yanlış beslenme şekliyle beraber istenmeyen rahatsızlıkların ortaya çıkabileceğini söyledi.

Ramazan’da uygulanacak beslenme şeklinin sağlık için çok önemli olduğuna vurgu yapan Beslenme ve Diyet Uzmanı Meltem Yeter, “Yanlış uyguladığımız beslenme şekliyle istenmeyen rahatsızlıklar ortaya çıkar. Mide yanması, ekşimesi, bulantı, reflü, halsizlik sıkıntılarıyla karşı karşıya kalabiliriz. Uzmanlar beslenmenin sadece karın doyurmak olmadığını, protein, yağ, karbonhidrat, vitamin ve su ihtiyacını karşılamak için yeterli ve dengeli beslenmenin olması gerekli olduğunu söylüyor. Ramazan’da oruç tutarken yapmamız gereken şu; günde 6 öğün beslenmemiz gerekirken Ramazan’da 2 öğüne düşüyor. Bu dönemde sıcaklarında etkisiyle su ihtiyacımız fazla olacak. Bu yüzden diğer günlere nazaran Ramazan’da sağlık problemleriyle karşılaşmamak için dengeli beslenmeye özen gösterilmeli” diye konuştu.

“SAHURA MUTLAKA KALKILMALI”

Sahursuz oruç tutmanın sağlık açısından zararlı olduğunu belirten Yeter, “Sahura mutlaka kalkılmalı, sahursuz oruç tutmak çok yanlış. İftardan sahura kadar en az 5 bardak su içilmesi lazım. Enerji değeri yüksek ama mideyi rahatsız etmeyecek besinlerden yenmelidir. Bunun için de sahurda yumurta, peynir gibi protein değeri yüksek olan besinleri tüketmek gerekiyor. Ekmek olarak tam buğday ekmeği veya kepekli ekmek, kepekli makarna tüketilebilir. Süt ve süt ürünlerinin sahurda ve iftarda tüketilmesi çok önemlidir, aynı zamanda tok tutan besinlerdir” dedi.

Yemeklerle birlikte tüketilen çayın da insan sağlığı açısından zararlı olacağına dikkat çeken Yeter, “Yemeklerle birlikte çay içmemeye gayret etmek lazım. Yemekten 1 saat sonra içilmelidir. Sahurda kahvaltı yapmayı sevmeyenler için az yağlı sebze yemeği, yanında ayran, yoğurt veya cacıkla birlikte tercih edilebilir. Sahurda çok yağlı, kızartma türü şeylerin de tüketilmemesi lazım. Çünkü sahurdan sonra hemen yattığımız için mide yanması şikayetlerimizde daha fazla olacaktır. Et kullanılan yemeklerde yağ kullanılmazsa daha iyi olur. Et yemeklerinde kırmızı et yerine beyaz et tercih edilebilir” ifadelerini kullandı.

“SÜTLÜ TATLILARI TERCİH EDİN”

Ramazan’da vazgeçilmeyen şeylerden birinin de tatlı olduğunu söyleyen Yeter, “Gün boyu şeker ihtiyacımız artıyor, bunu da tatlılarla karşılamaya çalışıyoruz. Tatlı olarak da dondurma, sütlaç, güllaç gibi sütlü tatlılardan karşılamamız gerekir ve az şekerli yapmamız önemli. Kızartılmış, hamur ve şerbetli tatlılardan da uzak durmamız lazım. İftara oda sıcaklığındaki bir suyla başlanılabilir. İftariyelik olarak hurmayla açılabilir. Sonrasında çok sıcak olmayan bir çorba olabilir. Orucu açtıktan sonra 15 dakika ara verdikten sonra yemeğe devam edilmelidir. Aradan sonra da ana yemeğe geçilebilir. Bu sebze yemeği, haşlanmış veya ızgara et olabilir” şeklinde konuştu.

Diyabet ve tansiyon hastalarının Ramazan ayında daha dikkatli olması gerektiğini kaydeden Yeter, “Ramazan’da özellikle tansiyon sıkıntısı olanlar, yaşlılar, mide rahatsızlıkları olan gebeler ve emzikli kadınların çok daha dikkat etmesi gerekir. Diyabet hastalığı ilerlemiş olanlara da bu uzun günlerde oruç tutmalarını önermiyoruz. Çünkü diyabetlilerde az ve sık beslenmek, kan şekerini çok fazla düşürmemek gerekiyor. Böbreklerde çok fazla susuz kaldığından dolayı böbrek rahatsızlıkları da olabiliyor. Tansiyon hastalarında da sıcaklardan dolayı tansiyon yükselmesi yaşanabilir. Özellikle yağlı ve kızartma türü besinler tüketildiğinde bu tür hastaların daha dikkat etmesi gerekiyor” dedi.