ÖZEL RÖPORTAJ | Stjepan Tomas: Türkiye'de beni zorlayan forvet yoktu

Stjepan Tomas, 2003-2004 sezonunda Fenerbahçe'ye transfer olarak Türkiye'ye adım attı. Yeniden yapılanmaya giden ve takımın başına o dönem Daum'u getiren Fenerbahçe'nin yeni hamlelerinden bir tanesiydi. Tomas, 2002 Dünya Kupası'nda Hırvatistan ile mücadele ettikten sonra Türkiye'ye adım atmıştı ve 3 yıllık bir İtalya tecrübesi de vardı.

Tomas, 2003-2004'te şampiyon olan Fenerbahçe kadrosunda yer aldıktan sonra ertesi sezon Galatasaray'ın yolunu tuttu. Galatasaray'da 3 sene oynadı ve 2005-2006 sezonunda unutulmaz bir şampiyonluk hikayesi içinde yer aldı. Tomas, Gaziantepspor ve Bucaspor gibi ekiplerde de oynadıktan sonra futbolu Türkiye'de bıraktı. Şimdilerde ise Okan Buruk'un yardımcılarından biri olarak Çaykur Rizespor'da çalışıyor. Mackolik ve Goal Türkiye muhabiri Oğuz Öztürk de Antalya'da Tomas'la buluştu ve Türkiye kariyeri ile birçok konu hakkında sohbet etti.

-2003/2004 Fenerbahçe, 2005/2006 Galatasaray... Hangi şampiyonluk senin için daha önemli?

İki farklı şampiyonluk. İki farklı büyük takım. Çok güzel anılarım var. Fenerbahçe'de bir sezon ve ardından Galatasaray'a gidip üç sene kaldım. Galatasaray'da lig dışında 5-1'lik bir kupa finali vardı. O şampiyonluk da benim için özel. İkisini birbirinden ayırmak zor. Ayrım yapmıyorum.

- 2006'da şampiyon olan Galatasaray, ertesi sezon ligde 3. oldu. Fenerbahçe'nin 100. yılıydı. Bu düşüşün sebebi neydi?

O sene sonuna kadar gittik. Gençlerbirliği maçı vardı. Orada puan kaybettik ve sonrasında devamı gelmedi. Ama bence o takım da gayet iyi bir takımdı.

- Galatasaray'da Song ile iyi birer stoper ikilisi olmuştunuz. Sonrasında Galatasaray bu stoper uyumunu yakalamakta zorlandı. Sırrınız neydi?

Çok iyi ikili olmuştuk. Sahada çok iyi anlaşıyorduk. Ben de Song da kaliteli oyunculardık ve 3 sene beraber uyumlu bir görüntü sergiledik. Song çok iyi bir partnerdi. Kalite, bu işin sırrıydı.

- Türkiye'de oynadığın dönemde seni en çok zorlayan forvet oyuncuları kimlerdi?

Türkiye'de? Hayır yok. İtalya'da bir hafta Shevchenko, bir hafta Vieri, bir hafta Batistuta... Bu isimlerden sonra Türkiye beni pek zorlamadı.

- Fenerbahçe'de ve Galatasaray'da unutamadığın maçlar hangileri?

Galatasaray'ı yendiğimiz maçların atmosferi çok iyiydi. Rebrov'un golünü hatırlıyorum. Galatasaray karşısında 5-1 kazandığımız kupa finalini unutamıyorum. Ve tabii ki 2005-2006 sezonunda 15 dakika sahada beklediğimiz bir Kayserispor maçı vardı. Şampiyon olmuştuk. İnanılmaz anlardı. Onu unutamıyorum.

- Diyelim ki telefon çaldı. Hem Fenerbahçe hem Galatasaray size hocalık teklif etti. Hangisini seçersin?

Değerlendiririz... (gülüyor). Belki Galatasaray biraz daha ağır basar. Orada daha çok zaman geçirdim. Ama Fenerbahçe de çok büyük camia. Saygı duyuyorum. İki takım da güzel şeyler yaşadım.

- Fenerbahçe ligde şuan 17. sırada. Sence Fenerbahçe'nin ikinci yarıda kurtuluş reçetesi ne?

Fenerbahçe'de yeni başkan geldi. Hoca yeni. Sportif Direktör yeni. Camia yeni. Bu işler kolay değil. Aziz Yıldırım uzun yıllar oradaydı. Arkasından gelen değişimin böyle olması normal.

- Başakşehir lider. Şampiyonluk adayın kim?

%90 Başakşehir şampiyon...