Mersin'de geçen yıl evine gitmek için bindiği minibüste katledilen 19 yaşındaki Özgecan Aslan'ın babası Mehmet Aslan, şiddetten arınmış bir gelecek için çocukların ailesinde ve okulda, sevgi, şefkat ve merhamet duygularını edinmeleri, yaşam hakkında saygı duymayı öğrenmeleri gerektiğini söyledi.
Şiddetin, kadın-erkek dahil hiç kimse için kabul edilebilir olmadığını ifade eden Aslan, başta tüm anne ve babalar olmak üzere herkesin çocuklara karşı duyarlı olması çağrısında bulundu.
Özellikle anne ve babaların, eğitimlerinin, çocukları barış ve sevgi içinde büyütmesinin önemine dikkati çeken Aslan, evde, mahallede, okulda, barış ve sevgi olmadığında çocuğun adeta "hasta" bir kişilik yapısıyla yetişeceğini ve bunun gelecekte sıkıntı yaratacağını söyledi.
Kadınların şiddet ya da cinayet sonucu yaşamlarını yitirmesinden büyük acı duyduğunu aktaran Aslan, her kadının çok değerli ve önemli olduğunun altını çizdi. Aslan, "Kadınların, hak ettikleri değeri bulabilmeleri, görebilmeleri adına; sadece kadınların değil kadının anlamını bilen erkeklerin de kadınların yanında olduğunu biliyorum" dedi.
Kendisinin de bir baba ve erkek olduğunu anlatan Aslan, "Kadınların, evrende temsil ettikleri gücün anlamını bilen bir insan olarak, onların hak ettikleri yere gelebilmeleri için bundan sonra Özgecanlar Derneği olarak, baba olarak ve bir erkek olarak bütün Özgecanların, bütün kadınların güzel, mutlu bir şekilde gerek üretime katılarak gerek yönetime katılarak gerekse de bu tür olayların olmaması adına büyük bir savaş vereceğiz" diye konuştu.
- "Çocuğa sevgi, merhamet, vicdan gibi duygular öğretilmeli"
Kadına yönelik şiddet uygulayanların çoğunun erkekler tarafından yapıldığının hatırlatılması üzerine Aslan, her çocuğun birey olana kadar kazandığı özelliklerinin altında yetişkinlerden edindiği kazanımlarının etkili olduğu değerlendirmesinde bulundu. Aslan, çevredeki erişkinlerin çocuklar için rol-model olduğunu dile getirerek, "Bu çocukların kalplerine, zihinlerine ekilen tohumlardan dolayı suçları var mıdır" diye sordu. Çocuk ve gençlerin kişiliklerinin oluşmasında çevre ve eğitimin çok önemli olduğunu, çocuğa bu dönemde sevgi, merhamet, vicdan gibi duyguların öğretilmesi gerektiğini ifade eden Aslan, bu cinayetlerden ve şiddet olaylarından doğrudan bunu yapanların değil, onların yetiştirilme sürecinde etkili olan sistem dahil herkesin sorumlu olduğunu söyledi. Aslan, şunları kaydetti:
"Yetişkinler sorumludur ama biraz daha geriye gidildiğinde o çocukları yetiştiren anne-babaların da bir zamanlar çocuk olduğu düşünülmeli. Onları da yetiştirenlerin yine çocuk olduğunu düşünürsek, bu uzun bir silsile şeklinde gider. Bir şeyler, sürekli dünyaya kötülüğü taşıyor, birileri de sürekli dünyada cennetin, barışın, sevginin devam etmesi için uğraşıyor.
Küçük bir çocuk dedesine sormuş, 'Dedeciğim, bahçede bağlı olan köpeklerden beyaz olan mı, yoksa siyah olan mı daha güçlüdür, hangisi birbirini yener' demiş. Dedesi de 'Ben, hangisini beslersem o kazanır.' Burada olduğu gibi, kişinin rahmani olanı mı yoksa şeytani olanı mı beslediğine dikkat etmesi gerekiyor. Bu da eğitimle, bilinçle, saygıyla, sevgiyle, şuurla olacak bir şey. Hangisini beslersek, o kazanıyor. Herkesi, bugünden itibaren sevgi, merhamet ve saygılı davranmaya çağırıyorum."
Şiddet ve öfkeden arınmış, güven dolu yarınlar temennisinde bulunan Aslan, Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nün bütün kadınlara kutlu olmasını diledi.
AA