Mersin'de, üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ın öldürülmesine ilişkin davada ağırlaştırmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Ahmet Suphi Altındöken'in cezaevinde silahlı saldırı sonucu ölmesi babası Necmettin Altındöken'in yaralanmasıyla ilgili 6 kişi tutuklandı.
Cinayeti işlediği iddia edilen G.A. ile ona yardım ettiği ileri sürülen, Adana'daki "Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY)" soruşturması kapsamında tutuklanan eski Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı F.Y, infaz koruma memuru H.A.Ö, hükümlüler A.T.B. ve H.B. ile H.B'nin eşi G.B, cumhuriyet savcısına ifade verdi.
İfadelerinin ardından nöbetçi mahkemeye sevk edilen 6 zanlı tutuklandı.
Olayla ilgili ayrıntılar ortaya çıkmıştı
Özgecan Aslan'ın katili Ahmet Suphi Altındöken'in öldürülmesiyle ilgili gözaltına alınan şüphelilerin sorgusu sürerken cinayetle ilgili detaylar tam olarak netleşti.
Katilzanlısı Gültekin Alan'ın aynı koğuşta kaldığı hükümlü Hüsamettin B. ile anlaşma yaptığı, bu çerçevede Hüsamettin B.'nin eşi Gamze'nin olayda kullanılan tabancayı vücuduna gizleyerek cezaevine girdiği, infaz koruma memuru Hacı Ahmet Özdoğan'ın da yardım ettiği anlaşıldı.
SESLENİP VURMUŞ
Olay günü Gültekin Alan ile Adana Büyükşehir Belediyesi eski genel sekreter vekili Ferhat Y.'nin birlikte spora götürüldüğü, Ferhat Y.'nin önde giderek infaz koruma memurunu oyaladığı, bu sırada katil zanlısının aynı koridorda kapısı bulunan Ahmet Suphi ile babası Necmittin Altındöken'in odasına gittiği, mazgalların altından evrak fotokopisi uzatıp seslenerek kapıya gelen Ahmet Suphi'yi ardından da arkasındaki babasına ateş ettiği anlaşıldı.
İNFAZ KORUMA MEMURU GAZİNOCU ÇIKTI
İnfaz koruma memuru Hacı Ahmet Özdoğan'ın olaydan 2 gün önce 9 Nisan'da 6 ay süreli ücretsiz izin aldığı anlaşıldı.Açığa alınan Hacı Ahmet Özdoğan'ın katil zanlısı Gültekin Alan'ın Tokat'ta işlettiği gazino ve eğlence yerlerine gittiği, Adana'da da onun aracılığıyla göl kenarında bir restoran işletmeye başladığı saptandı.
MEKAN VE KADIN KARŞILIĞI SİLAH GELMİŞ
Yine Gültekin Alan'ın Tokat'tan infaz koruma memuru Hacı Ahmet Özdoğan'ın işlettiği mekan için kadın temin ettiği, bunların karşılığında da silahın ceza infaz kurumunda hükümlü bulunan Gültekin Alan'a teslim edilmesini sağladığı ortaya çıktı.
2 MÜDÜR VE 3 GÖREVLİ DE AÇIĞA ALINDI
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ da bugün açıklama yaptı. Müfettişler ve cumhuriyetsavcılarının soruşturma/inceleme sonuçlarını aktaran Bozdağ şu bilgiyi verdi: "Çok ciddi güvenlik tedbirleri var. Bütün bunları herhangi birinin aşabilme imkanı yok. Bu bizim değerlendirmelerimize göre, içeride görev yapan 1 infaz koruma memurundan veya diğer 1 çalışandan ancak destek alarak yapılabilecek bir çalışma olduğunu değerlendiriyoruz. 1 müfettiş ile 2 kontrolörü olayı tetkik etmek ve gerekli incelemeleri yapıp, rapora bağlamak üzere mahalline gönderdik. Ayrıca Adana Cumhuriyet Başsavcılığı da bu konuda bir adli soruşturma başlattı. Elde edilen ilk bilgilere göre, silahın içeriye oradaki bir görevli tarafından sokulduğuna dair bulgulara rastlandı, şu anda gözaltına alındı. Dışarıda, içeride ona yardımcı olan başkaları var. Onlarla ilgili de gözaltılar var. Soruşturma devam ediyor. Öte yandan 2 cezaevimüdürü ile 3 görevli de açığa alınmıştır. Bu kabul edilebilir bir durum değildir. Cezaevine silahın içeriden yardım suretiyle sokulabilmiş olmasını savunmak mümkün değil. Bu, gerçekten güvenlik açısından bir zafiyettir. Bu nedenle bu konuda ihmali, kusuru, kastı olan kim varsa onlarla ilgili her türlü adli ve idari tahkikat yapılacak ve gerekli müeyyideler uygulanacaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın."
_
(SUPHİ ALTINDÖKEN'İ CEZAEVİNDE ÖLDÜREN GÜLTEKİN ALAN)_
_
(SİLAHI CEZAEVİNE SOKTUĞU İDDİA EDİLEN GÖREVLİ)_
CEZAEVİ CİNAYETİNİN 6’INCI ŞÜPHELİSİ ÇETE LİDERİ
Özgecan Aslan’ın katilinin katil zanlısı Gültekin Alan ile birlikte adliyeye sevk edilen 6’ıncı kişinin ise Gültekin Alan ile aynı koğuşta kalan 2000’li yılların başında Ege Bölgesi’nde cinayet, adam yaralama, gasp, çek- senet tahsilatı, kumar, tefecilik ve şantaj gibi birçok suça adı karışan çete lideri Ahmet Tekin Baykal olduğu anlaşıldı.
('ALTIN TABANCALI BABA' LAKAPLI AHMET TEKİN BAYKAL)
O dönem Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan ’Ulusal Çete’ raporunda adı Alaaddin Çakıcı, Kürşat Yılmaz ve Sedat Peker gibi isimlerle birlikte geçen Çerkez kökenli Ahmet Tekin Baykal, 2008 yılında asker ve polisin ortak yaptığı helikopter destekli ’Anafor’ operasyonda Kuşadası’ndaki villasında yakalanmış yargılandığı İzmir 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nce suç örgütü kurmak ve yönetmekten toplam 70 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. İzmir ve Buca cezaevlerinde yatan Ahmet Tekin Baykal’ın 14 ay önce İzmir’den Adana’ya nakledilmiş, cinayetten mahkum Gültekin Alan ile aynı koğuşta kaldığı belirtildi.
_**'ALTIN TABANCALI BABA'YA YÜZLERCE YIL HAPİS CEZASI İSTENMİŞTİ
2008 yılında Kuşadası’ndaki çiftliğine Sikorsky helikopterle baskın yapılan İzmirli çete lideri Ahmet Tekin Baykal hakkında 510 yıl hapis istemiyle dava açılmıştı. Baykal, altın işlemeli tabancası nedeniyle ‘Altın tabancalı kabadayı’ olarak tanınıyor. Ahmet Tekin Baykal ve adamlarıyla ilgili olarak zorla çek senet tahsilatı, yağma, adam kaldırma ve işyeri kurşunlama olaylarıyla ilgili şikayetler üzerine 2008'de yapılan Anafor operasyonuyla çökertilen İzmirli çete için rekor cezalar istenmişti. Polis, Ahmet Tekin Baykal’ın Kuşadası’ndaki çiftliğine, içerisinde özel harekat timlerinin bulunduğu Sikorsky helikopterle baskın yapmış, ancak Baykal çiftlikte yakalanamamıştı. Polis, çete liderini Çeşme’de lüks bir otelde sevgilisi M.K. ile birlikte yakalamıştı. Baykal’ın Kuşadası’ndaki ormanlık alanda bulunan ve kale gibi korunan çiftliğinde arama yapan ekipler, baskın sırasında kaçmak için açılan tüneller, çek ve senetlerini ödemeyenlere işkence yapılan odalar, çok sayıda silah ve çok yüksek miktarda usulsüz şekilde elde edilen TL, döviz ele geçirmişti. Eş zamanlı baskınlarda, şüphelilerin, gösterdikleri yerlerde yapılan aramalarda, 5’i ruhsatlı 21 tabanca, 11 pompalı tüfek, el bombaları, çelik yelek, telsizler, çok sayıda mermi ve evrak bulunmuştu.**_
Suphi Altındöken'in katil zanlısının ifadesi ve cezaevi fotoğrafı ortaya çıktı
Özgecan Aslan'ın katili Suphi Altındöken'i cezaevinde tabancayla vurarak öldüren Gültekin Alan'ın ilk ifadesi ve cezaevinde çektirdiği bir fotoğrafı ortaya çıktı.
Adana Adliyesi'nde Cumhuriyet Savcısı'na ifade veren Ahmet Suphi Altındöken'in katil zanlısı Gültekin Alan, cinayeti, tek başına işlediğini ve kimseden yardım almadığını söyledi.
Silahı konusunda susma hakkını kullanan Gültekin Alan ifadesinde, "Devletin askerini, polisini, jandarmasını, savcısını zor durumda bırakmak için yapmadım. Olayı tek başıma yaptım. Tasarlayarak yapmadım, kimseden yardım almadım. Silah konusunda susma hakkımı kullanıyorum. Özgecan Aslan'ın ailesinin durumunu gördükten sonra etkilendim. 2 çocuk babasıyım. Tüm bunlar beni etkiledi. Kamu vicdanının sesi oldum. Geç gelen adalet tecelli etmiştir" diye konuştu.
CEZAEVİNDE ÇEKİLEN FOTOĞRAF
Özgecan’ın katili Ahmet Suphi Altındöken cezaevinde öldürdüğünü itiraf eden Gültekin Alan’ın kendisine yardımcı oldukları ileri sürülen şüphelilerle cezaevinde fotoğraf çektirdiği ortaya çıktı.
Olaydan kısa süre önce çekilen fotoğrafta, çete lideri Ahmet Tekin Baykal ve paralel yapı operasyonu kapsamında tutuklanan Adana Büyükşehir belediyesi eski Genel Sekreter Vekili Ferhat Yüksel de yer aldı.
BUGÜN DE GÖMÜLEMEDİ
Özgecan Aslan'ın katili hükümlü Ahmet Suphi Altındöken'in annesinin avukatı Kaplan, "Aile, Tarsus Belediyesi Mezarlıklar Müdürlüğüne cenazenin Tarsus, Mersin veya uygun görülecek bir yerde defnine izin verilmesi için müracaat etti. Burada dilekçemiz kabul edilmeyerek, Mersin Büyükşehir Belediyesine yönlendirildik ama mesai saati de bitti" dedi.
Olayda yaralanan Necmettin Altındöken'in Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavisi sürüyor. Saldırıda hayatını kaybeden Ahmet Suphi Altındöken'in cenazesi ise defin işlemi yapılamadığı için Adana Devlet Hastanesi morgunda bekletiliyor.
Aile defin için girişimde bulundu
Ahmet Suphi Altındöken'in annesi Naciye Tan'ın avukatı İbrahim Kaplan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ailenin cenazenin defnine izin verilmesi için dilekçeyle müracaat ettiğini belirterek, "Aile, Tarsus Belediyesi Mezarlıklar Müdürlüğüne cenazenin Tarsus, Mersin veya uygun görülecek bir yerde defnine izin verilmesi için müracaat etti. Burada dilekçemiz kabul edilmeyerek, Mersin Büyükşehir Belediyesine yönlendirildik ama mesai saati de bitti. Dilekçeyi alacak makam konusunda sıkıntı çekiyoruz. İnşallah bunlara gerek kalmadan yarına kadar cenazemizi defnetmek için gerekli izni alacağımızı düşüyorum." dedi.
Üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ın öldürülmesiyle ilgili davada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilen hükümlülerden Ahmet Suphi Altındöken, önceki gün cezaevinde uğradığı silahlı saldırı sonucu ölmüş, babası Necmettin Altındöken yaralanmıştı.
Altındöken'in cenazesi, önceki gece Mersin'in Tarsus ilçesine götürülmüş, gece defin yasağı olduğu ve hastane morgunda yer bulunmadığı gerekçesiyle Adana Devlet Hastanesi morguna getirilmişti. Cenazenin, Mersin'in Tarsus ilçesine 15 kilometre mesafedeki Kocaköy Mahallesi'nde defnedilmek istenmesine mahalle muhtarı Rifat Öcalan ve burada yaşayanlar karşı çıkmıştı.
NELER YAŞANDI?
Üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’ı (20) hunharca katleden ve kaldığı yüksek güvenlikli cezaevinde tabancayla öldürülen minibüs şoförü Ahmet Suphi Altındöken’in cenazesi ortada kaldı. Cenaze Adana ile Tarsus arasında gidip geldi. Dün Adana Devlet Hastanesi morguna konulan Ahmet Suphi Altındöken'in cenazesinin burada da defnedilmesine izin verilmeyince annesi Naciye Tan ile yakınları çaresiz kaldı. Cenazelerini defnedecek yer, götürecek araç bulamayan Naciye Tan, morg önünde "Oğlum öldü artık ne istiyorsunuz niye gömdürmüyorsunuz? Oğlumu çöpe mi atayım" diyerek feryat edip gözyaşı döktü. Bunun üzerine Ahmet Suphi Altındöken'in ailesi, son çare olarak Adana Devlet Hastanesi'nde bekletilen cenazenin, anneannesinin köyünde toprağa verilmesi istendi. Ancak Kocaköy Mahallesi’ne habergelmesi üzerine Mahalle Muhtarı Rıfat Öcalan, mezarlığı kilitleyerek cenazenin mahallesinde gömülmesine izin vermeyeceğini söyledi.
MEZARLIĞIN KAPISI KİLİTLENMİŞ
Öcalan, “İnsanlık suçu, canlı canlı insanın bileğini kesmek... Mezarlığa koymama gibi bir yetkiye sahibim. Bu köy benim. Bu köyde ben yaşıyorum. Ben Suphi’yi basında takip ettim, tanımıyorum. Annesi bu köyden değil. Bu köyle yakından uzaktan ilgileri yok. Ninesi bu köylü. Kadavra yapsın. Devletin kadavraya ihtiyacı var. Ben kabul etsem, yine bu köyden çıkarırız” dedi. Suphi Altındöken'in cenazesinin defnedilmesi düşünülen Tarsus'un Kocaköy Mahallesi'ndeki vatandaşlar mezarlığın kapısını kilitledi. Bu arada, Tarsus İlçe Jandarma Komutanlığına bağlı ekipler, mahallede tedbir aldı.
1 NUMARALI ŞÜPHELİ 'SUÇ MAKİNESİ'
50 yıla hükümlü ve 10 yıldır Adana Cezaevi’nde bulunan ’suç makinası’ olarak tanınan Gültekin Alan cinayetin şüphelisi. A.G. adlı bir mahkumun da tabancanın sağlanmasıyla ilgisi bulunduğu ileri sürülüyor.
KOĞUŞLARINDA 13 SANİYEDE VURULDULAR
Baba ve oğulun cezaevinde vurulması ile ilgili ayrıntılar, ifadelerin alınması ve güvenlik kameralarının incelenmesi ile tek tek ortaya çıkmaya başladı.14 ay önce İzmir’den Adana’ya nakledilen ve ’profesyonel tetikçi’ olarak bilinen Gültekin Alan’ın havalandırmaya çıkarken tuvalete gidip, olayda kullandığı tabancayı aldığı, kapıdaki bir infaz koruma memurunun başına tabanca dayayarak, baba ile oğluna evrak imzalatacağını söyleyip ölüm tehdidiyle koğuşlarının kapısını açtırdığı, ardından ikisine de kurşun yağdırdığı belirlendi. Alan’ın, infaz koruma mumurunu rehin alıp, kapıyı açtırdıktan sonra Ahmet Suphi ile babası Necmittin Altındöken’i vurmasının 13 saniye sürdüğü belirlendi.
YEMEK VERİRKEN VURDU İDDİASI
Saldırıyla ilgili bir iddia daha var. Buna göre Gültekin Alan, yemek dağıtımında görevliydi. Tabancayı tuvalette bulduğunu öne süren Alan'ın, baba-oğulu yemek dağıtımı yaparken vurduğu, infaz koruma memurunu 2.5 saat rehin aldığı, yaralı Ahmet Suphi Altındöken'in bu sürede çok kan kaybettiği öne sürülüyor.
F TİPİNE TABANCA NASIL GİRDİ?
Katil zanlısı Gültekin Alan’ın cinayetten sonra bir süre direnip vakit geçirdiği, sonra da silahı infaz koruma memurlarına verip teslim olduğu anlaşılırken, tabancanın cezaevine nasıl ve kim tarafından sokulduğuna ilişkin kesin bir bilgiye henüz ulaşılamadı. Gültekin Alan’ın cinayeti kendi inisiyatifiyle mi işlediği, bir başka kişi tarafından azmettirilmiş olabilme ihtimali de değerlendiriliyor. Bu nedenle, cezaevi personelinin zaman zaman 2’nci kez ifadelerine başvuruluyor. Gültekin Alan'ın, olaya müdahale eden infaz koruma memurunu 2.5 saat rehin aldığı, ağır yaralanan baba ile oğlunun hastaneye sevkinin ise saldırganın tehditleri nedeniyle geciktiği ileri sürüldü. Ahmet Suphi Altındöken’in zamanında hastaneye sevkinin yapılması halinde kurtulabileceği, ancak aşırı kan kaybettiği de konuşulan iddialar arasında yer alıyor.
CEZAEVLERİNİ DOLAŞMIŞ
Tokat’ta merkeze bağlı Emirseyit Beldesi’nden olan ve 11 yıldır çeşitli cezaevlerinde yatan Gültekin Alan’ın cinayet, sahte para, suç örgütü kurma gibi çeşitli suçlardan dolayı toplamda 50 yıl hapis cezası bulunuyor. 3 kız babası olduğu öğrenilen şüphelinin daha önce sırasıyla Zile, Tokat, İzmir ve son olarak ise Adana F Tipi Kapalı Cezaevi’ne sevk edildi. Tokat’ta gazino işletmeciliği yapan babası Necmi Alan’ın ise önce hesap yüzünden tartıştığı bir müşteriyi öldürmek suçundan 2 yıldır Tokat Çamlıbel Cezaevi’nde olduğu öğrenildi. (AJANSLAR)