Özgürlüğüm geri verilsin

30 yıllık meslek yaşamı boyunca hukuktan sapmadığığnı söyleyen Çubuklu, "Vicdanıma karşı hesabını veremeyeceğim veya ileride vicdanımı sızlatacak tek bir eylem ve işlemim yoktur. Aksini iddia eden varsa hesabını vermeye hazırım. Aylardır haksız yere yoksun bırakıldığım özgürlüğümün geri verilmesini talep ediyorum" dedi.

İnternet Andıcı davasında tutuklandıktan 4 ay sonra ilk kez savunma yapan Genelkurmay Adli Müşaviri Tümgeneral Hıfzı Çubuklu hakkındaki iddialara cevap verdi. Çubuklu, "Adli Müşavir olarak görevim temelde hukuki konularda görüş verme ve danışma makamı olarak görev yapmaktır. Karargah birimlerince koordine için bana sunulan çalışma ve işlemlerin hukuka uygun olup olmadığını incelerim. Koordine daha öncede belirtildiği gibi ilgili birimlerin kendi görev alanları ile ilgili gelen evraka bakarak verdikleri paraftır. Şunu da özellikle belirtmek isterim ki karargahta yapılan tüm çalışmaların bilgi notu, andıç, kurumlar arası yazışmalar gibi Adli Müşavirliğe koordine için getirilmesi söz konusu değildir. Yani yapılan her çalışmadan haberim olmasını beklemek mümkün değildir. Adli Müşavirlikten görüş istemek evrakı çıkaran makamın takdirindedir" ifadelerini kullandı.

"GÖREVİM HUKUKİ KONULARDA GÖRÜŞ VERMEKTİR"

Çubuklu, "Yaptığım inceleme neticesinde hukuka aykırılık yok ise evrakı parafe ederim. Hukuka aykırılık tespit edersem de bunları belirtir ve düzeltilmesi yönünde mütalaa yazarım. Evraktaki hukuka aykırılık düzeltilir ve tekrar önüme getirilirse evraka koordine parafı veririm. Düzeltilmezse de bilgi notu düşerek parafe ederim. Bundan sonra sorumluluk onay makamına aittir" diye konuştu.
Çubuklu, "16 Şubat 2009 tarihinde internetin sağladığı iletişim imkanlarını kullanarak devleti ve kurumu yıpratmaya yönelik propagandayı etkisi kılmak ve kamuoyunu bilgilendirmek maksadıyla kullanılması planlanan internet siteleri hakkında onay almayı amaçlayan andıcı koordine makamlarından biri olarak parafe ettim" dedi. Çubuklu Andıca paraf attığını ancak andıcın hazırlanmasına katkıda bulunmadığının altını çizdi. İddianamade Andıcın çalışmalarında yer aldığına ilişkin iddiaların da yer aldığını hatırlatan Çubuklu, "Bu konuda idddianamede tek bir bilgi ve delil mevcut değildir" dedi. Çubuklu sanıklarında savunmalarında kendisiyle ilgili hukuka aykırı hiçbir işlemini görmediklerini söylediklerini ifade ederek, "93 sayfalık iddianamde ve 28 klasörlük eklerinde kara propaganda ve dezenformasyon faaliyetlerini icra ve organize ettiğime varsa silahlı terör örgütü faaliyetlerini yönettiğime ve üyelerini yönlendirdiğime ilişkin tek bir beyan, bilgi ve belge yoktur" dedi. Çubuklu, "Sadece göreve ilişkin resmi ve yasal belgeyi kanun kapsamında koordine makamlarından biri olarak parafe etmemden dolayı varlığını dahi bilmediğim bir örgütün yöneticisi olmakla suçlanmam hukuka ve vicdana da sığmamaktadır. Ben 30 yıla yakın kürsü hakimliğimden, Yüksek Mahkeme üyeliğine, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başsavcılığı’ndan, Genelkurmay Adli Müşavirliği’ne kadar kendisini hukuka adamış bir hukukçuyum. Şimdiye kadar hukuktan sapmadan vicdanımla hareket ettim. Vicdanıma karşı hesabını veremeyeceğim veya ileride vicdanımı sızlatacak tek bir eylem ve işlemim yoktur. Aksini iddia eden varsa hesabını vermeye hazırım. Benimle ilgili iddia edilen hangi somut delil varsa bunların şu anda sorulmasını istiyorum. Aylardır haksız yere yoksun bırakıldığım özgürlüğümün geri verilmesini talep ediyorum" dedi. Mahkeme duruşmayı yarına erteledi.