WASHINGTON (İHA) - 11 Eylül saldırılarından sonra ABD, tarihindeki en büyük güvenlik soruşturmasını başlattı. Bir başka terör saldırısını önleme çabaları çerçevesinde Amerikan vatandaşı olmayan yüzlerce kişi gözaltına alınırken, binlerce yabancı göçmen sorguya çekildi. Medeni haklar savunucuları, terörle mücadele uğruna polis ve bazı savcıların kullandığı taktiklerin, ABD'nin bugüne kadar savunduğu temel özgürlükleri zedelediğini öne sürdü.
11 Eylül saldırıları sonrası Amerikan kamuoyuna öfke ve korku hakimdi.
Adalet Bakanı John Ashcroft, terörle savaşı sadece bir adli soruşturma ya da hukuki işlem olarak görmediklerini, bunun bir ülke ve yurttaş savunması olduğunu söyledi. Tutuklanan yüzlerce kişiden bir bölümü serbest bırakılırken bir bölümü sınırdışı edildi. Bir bölümü ise, terörist gruplarla ilgili bilgi sahibi oldukları gerekçesiyle hala gözaltında tutuluyor.
AMERİKAN HALKININ TEPKİSİ Vatandaş olmayan kişilerin toplanması ve en az 2 Amerikan vatandaşının El-Kaide örgütüyle ilişkisi olduğu gerekçesiyle süresiz gözaltında tutulması, Arap-Amerikan örgütleri ve medeni hakları savunan kuruluşların tepkisine yolaçtı. İlginç olan, vatandaşların silah kullanma hakkını savunan aşırı sağ örgütlerden de eleştiriler gelmesiydi. Aşırı sağcılar, hükümetin güvenlik sağlama gerekçesiyle kişi haklarını kısıtlamasına karşı çıktılar.
Sağdan ve soldan gelen eleştirilere rağmen Amerikan halkı genellikle teröristlerle mücadeleyi destekledi ya da en azından tepki göstermedi. Araştırmacılar, Amerikan kamuoyunun, uygulanan yöntemleri, güvenlik soruşturmalarını en azından şimdilik kişi haklarına yönelik bir tehdit olarak görmediğini söylüyor.
Buna karşılık bazı uzmanlar, uygulamaların ABD'nin dış dünyadaki görüntüsünü zedelediği görüşünde. Bu uzmanlar, Amerikan güvenlik güçlerinin, başka ülkelerde eleştirdikleri taktikleri kendi topraklarında uygulayarak geçici bir dönem için bile olsa ABD'yi ikiyüzlü duruma düşürdüğünü öne sürüyor.
Bu arada, medeni haklar savunucuları son bazı federal mahkeme kararlarının kendileri için umut verici olduğunu söyledi. Mahkeme kararlarında, hükümetin duruşmaların gizli yapılması, terör örgütleriyle ilişkisi olduğu şüphesiyle bazı kişilerin telefon ve bilgisayar bağlantılarının dinlenmesi gibi girişimlerinin Amerikan hukuk düzenine aykırı olduğu belirtiliyor. Adalet Bakanlığı yetkilileri ise, ABD'yi yeni bir terör saldırısından korumak için ellerindeki her silahı kullanacaklarını savunuyor.