Özkök'ten çarpıcı açıklamalar
ANKARA (İHA) - Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın, "Hükümetin Kuzey Irak politikası yok" şeklindeki sözlerini değerlendirdi. Özkök ayrıca, Çanakkale törenlerinde Başbakan Erdoğan'ın kendisine, "Hocam" diye hitap ettiğini duymadığını belirterek, "Başbakan hep 'Sayın Paşam' veya 'Sayın Genelkurmay Başkanım' diye hitap eder" dedi.
Orgeneral Özkök, Pakistan Büyükelçiliği'nin Sheraton Otel'de düzenlediği Pakistan Milli Günü kokteyline katıldı. Burada gazetecilerin sorularını cevaplayan Orgeneral Özkök, Kara Kuvvetleri Komutanı Yaşar Büyükanıt'ın "Hükümet'in Irak politikası yok" sözlerini değerlendirdi. Basına yansıyan konuyu duyunca çok şaşırdığını ifade eden Özkök, şunları söyledi:
"Biliyorsunuz Genelkurmay adına ben, ikinci başkan ve genel sekreterimiz konuşabiliyor. Bir kuvvet komutanı, kendi konularında konuşabilir. Kendisi, harekat ve gene Kuzey Irak'la ilgili bazı şeyler konuşmuştur. Büyükanıt, kendi görev sahası konusunda bir değerlendirme yapmıştır. Bu değerlendirmeye karşı daha önce Genelkurmay'da verdiğimiz brifingde de aynen tekrar ettim. Bir de Kuzey Irak konuşuldu, biz böyle bazen gazetecilerle sohbet esnasında bir şeyler konuşuluyor. Bu resmi bir beyanat gibi algılanıyor. Irak'ta seçimler yapıldı, hükümet kurma çalışmaları var; çok yoğun bir değişim var. Tabii politikalarında bu değişimin. Bu politikaları kendisinin bilmediğini söylemiş olabilir ki, öyle anlaşılıyor. Yoksa doğrudan doğruya gazetelerin yazdığı gibi o cümleyi söylemiş değildir. O bakımdan bu meselenin daha fazla uzatılmasından ben şahsen hiçbir yarar görmüyorum. Kendisi çok tecrübeli arkadaşımızdır, Genelkurmay'da Hareket Başkanlığı yapmıştır. Neyi söylediğini biliyor. Ama bazen böyle iletişim kopukluğu veya seçilmiş doğrularla kurulmuş cümlelerle problemler çıkıyor."
"DEVLET ADAMLIĞI, BİRAZ TOLERANSLI OLMAYI GEREKTİRİR"
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül'ün bu konuda kendilerine rahatsızlıklarını iletip iletmediğinin sorulması üzerine Orgeneral Özkök, kendilerine herhangi bir rahatsızlığın iletilmediğini kaydetti. Devlet adamlığının biraz toleranslı olmayı gerektirdiğini vurgulayan Özkök, "Biz Dışişleri Bakanlığı ile çok iyi münasebeti olan bir kurumuz. Esasen de böyle olması gerekir. Genellikle birçok şeyi yüz yüze konuşuruz. Devlet adamlığı, biraz toleranslı olmayı gerektirir. Hepimiz bu anlayışla bir devlet politikası olarak Irak politikasını yürütmeye çalışıyoruz. Bunun için çok yakın ilişkilerimiz var. Özellikle ikinci başkan, devamlı temas halindedir müsteşarla. Yani bu konuda öyle ortaya olduğu kadar çok büyük bir problem yok bizler arasında. Ama basın bunlardan öyle daha fazla etkileniyor. Nedendir, onu bilemiyorum. O sizin kendi dinamiklerinizdir" şeklinde konuştu.
Orgeneral Özkök, Dışişleri Bakanlığı ile birçok konuda çok iyi işbirliği içerisinde olduklarını belirterek, "Bu çok normal. Bütün ülkelerde de bu böyle. ABD'ye gidin, Dışişleri Bakanlığı'nda bir sürü general görürsünüz devamlı olarak orada görev yapan. Çünkü güvenlik politikalarıyla dışişleri birbiriyle çok ilişkilidir. O bakımdan Dışişleri Bakanı'yla Genelkurmay, bu konularda çok yakın işbirliği içerisindedir" dedi.
Özkök, Çanakkale'deki törenlerde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisine, 'Hocam' diye hitap edip etmediği yönündeki bir soruyu da cevapladı. Özkök, "Bu beni üzen bir konu, bunu açıklıkla ifade etmek isterim. Ben o gün o kalabalık içerisinde böyle bir hitabı duymadım, böyle bir şey söylendiğini gazeteler iddia ediyor.
Söylendiyse bunu ne kabullenmem, ne de bunu doğru bulmam mümkün değildir. Ama Başbakan hep 'Sayın Paşam' veya 'Sayın Genelkurmay Başkanım' diye hitap eder. Benim bu konuda söyleyeceklerim bu kadar" şeklinde konuştu.
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, Mersin'de Nevruz kutlamaları sırasında Türk bayrağına yapılan saldırıya çok üzüldüğünü belirterek, "Tabii bu durumu bütün müesseseler çok soğukkanlı, derinlemesine incelemelidir ve akıllıca ele almalıdır. Ama üzerine görev düşen herkes, görevini yapmalıdır. Ve yaptığını müşahede ediyoruz. Ve bundan da memnunluk duyuyoruz. Umarım böyle bir şey bir daha asla tekerrür etmeyecektir" dedi.
Gazetecilerin sorularını cevaplayan Özkök, bayrağın Türk devletini ve egemenliği temsil ettiğini vurgulayarak, "İç Hizmet Yönetmeliği'nin 87. maddesine bütün Türkler, bütün vatandaşlarımız bayrağın onurunu korumakla görevlidir. Bu görev bütün Türk milletine verilmiştir. Çok büyük reaksiyonlar gösterildi. Tabi bu durumu bütün müesseseler çok soğukkanlı, derinlemesine incelemelidir. Akıllıca ele almalıdır. Ama üzerine görev düşen herkes, görevini yapmalıdır. Ve yaptığını müşahede ediyoruz. Ve bundan da memnunluk duyuyoruz. Umarım böyle bir şey bir daha asla tekerrür etmeyecektir" diye konuştu.
Özkök, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın, "Terör örgütü militanlarının sayısı 1991 yılındaki orana ulaştı" şeklindeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine şu cevabı verdi:
"PKK terörü, gerek Genel Kurmay'daki basın toplantısında dediğimiz gibi ve gerekse Kara Kuvvetleri Komutanımızın söylediği gibi devamlı değişiklik gösteren bir durumdadır. K. Irak'ta PKK mevcuttur, bunu hepimiz biliyoruz. Zaman zaman çeşitli yollarla Türkiye'ye gelmektedirler ve Türkiye'deki miktarları bazen artıp bazen eksilmektedir. Şu anda Türk Silahlı Kuvvetleri bölgede görevinin başındadır ve şu anda herhangi bir olay yoktur"
Özkök, terör örgütünün yeniden yapılanması konusunda Genelkurmay'ın ek tedbirler alıp almadığına ilişkin bir soruya ise Nasrettin Hoca'nın bir fıkrasıyla cevap verdi. Özkök, "Nasrettin Hoca'ya, 'Yaşın kaç?' diye sormuşlar. Hoca, 'Bende bilmiyorum, her sene değişiyor' cevabını vermiş. Tabii spesifik rakamlar vermek mümkün değil. Ama biz orada aktif politika izliyoruz. Duruma göre güçlerimizi artırıyor ve eksiltiyoruz. Ama en verimli noktada görevimizi yürütüyoruz" diye konuştu.
Özkök, bölücübaşı Abdullah Öcalan'ın yeniden yargılanacağı yönündeki iddiaların hatırlatılması üzerine ise, "Öcalan'la ilgili Türk yargısı kararını vermiştir. Bu konuda biz tarafız. Benden önceki Genelkurmay Başkanımız hep böyle söylerdi. Bende aynı şeyi söylüyorum. Biz daha fazla bir şey söylemeyiz" cevabını verdi.
