HABER

Özyürek: Somut öneriler bekliyorduk

ANKARA (ANKA) - CHP Genel Saymanı Mustafa Özyürek, İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın Kürt sorununun çözümü için demokratik açılımlar konusunda yaptığı açıklamayla ilgili olarak "Artık beklenti yaratarak, genel temenniler söyleyerek bir yere varılamaz. Somut çözüm önerileri ortaya koyma zamanıdır" dedi.

Bakan Atalay'ın Kürt sorununun çözümü için demokratik açılımlar konusunda düzenlediği basın toplantısına ilişkin yaptığı açıklamada Özyürek, herkesin merakının Bakan'ın öze ilişkin söyleyecekleri olduğunu belirtti. Atalay'ın "İyi niyet, olumlu bir hava var, bu olumlu havayı değerlendirmek istiyoruz" şeklindeki sözlerine kimsenin itiraz etmesinin mümkün olmadığını ifade eden Özyürek, "Kürt sorunu önemli bir sorun, bunun çözülmesini herkes istiyor. Biz de istiyoruz. Ama nasıl çözeceğiz, hangi somut adımları atacağız, hangi amaçlara ulaşacağız, silahları nasıl susturacağız, akan kanı nasıl durduracağız, bu noktalarda Sayın Bakan'ın açıklama yapmasını bekliyorduk" diye konuştu.

Çözüme ilişkin kendileriyle herhangi bir temas olmadığını bildiren Özyürek, "Bizim 1989 yılında yayınlanmış olan Kürt raporumuz var. O zaman SHP'nin Genel Sekreteri olan Sayın Başkanımız Deniz Baykal başkanlığında hazırlanan bir rapordu. Genel Başkanımız o çalışma nedeniyle DGM'de yargılanmıştı. Bu konuda en hazırlıklı parti CHP'dir" dedi.
Bakan Atalay'ın daha çok demokrasi, daha çok insan hakları ile sorunları çözeceklerini söylediğini anımsatan Özyürek, şöyle konuştu:
"Biz de daha çok demokrasi, daha çok insan hakları daha çok hukuk devleti istiyoruz. Bizim kırmızı çizgilerimiz belli. Biz çözümün üniter yapı içinde yani Misakı Milli sınırları içerisinde aranmasından yanayız. Türkiye'nin bölünmesine yol açacak demokratik özerklik, federal çözüm gibi çözümler, bizim düşünmediğimiz çözümler. Herkes ana dilini özgürce öğrenmelidir. Demokrasi en etkin şekilde çalışmalıdır. Kültürel haklar sonuna kadar kullanılmalıdır. Ana dilde yayın yapılmalı, biz daha da ileri gidiyoruz sadece devlet televizyonu değil, özel televizyonlarda da Kürtçe yayın yapılmalıdır. Ama eğitim dili anayasamızda yazdığı gibi Türkçe olmalıdır. Çocuklarımızı eğitimde farklı dillerde baştan ayırırsak toplumda giderek ayrışmaya neden olur."

-"ARTIK ÖZÜNE GİRELİM"-
Özyürek, insan haklarıyla ilgili yasal düzeyde önemli açılımlar olmasına rağmen o bölgede uygulamada çok ciddi sorunlar olduğunu kaydederek Atalay'ın "Çözüme herkes katılmalı" dediğini, ancak yasaların uygulanması görevinin Hükümet'in olduğunu vurguladı. Özyürek, "İstanbul'daki bir yürüyüşü anlayışla karşılanırken, Diyarbakır'daki yürüyüşü şiddetle bastırıyorsanız, bu konuda herkesin katkıda bulunması mümkün değil. Sorumluluk hükümetin" diye konuştu.
AB uyum sürecinde Anayasa'da, yasalarda önemli değişiklikler yaptıklarını ancak yasaların Doğu ve Güneydoğu'da etkin bir şekilde uygulanmadığını dile getiren Özyürek, "Sürekli konuşulur ve somut bir şey ortaya çıkmazsa toplumda bir bezginlik başlar. Toplumda bu konu çözülmelidir görüşü var. Ama artık özüne girelim, somut adımlar atalım. Bu somut adımlar üzerinde herkes o zaman görüşlerini ifade etsin" dedi.
Atalay'ın 15 Ağustos'ta Öcalan'ın açıklamalarından önce, "Bu konuda biz çalışıyoruz" demek için alelacele bu basın toplantısını yaptığını söyleyen Özyürek, "Öcalan'ın açıklamaları ile paralellik göstermesin" diye işin özüne girilmediğini ifade etti. Özyürek, "Artık beklenti yaratarak, genel temenniler söyleyerek bir yere varılamaz. Somut çözüm önerileri ortaya koyma zamanıdır" dedi.

En Çok Aranan Haberler