HABER

Pakistan'da İstiklal Marşı'nın kabulü ve Mehmet Akif Ersoy'u anma etkinliği

Pakistan'da İstiklal Marşı'nın kabulü ve Mehmet Akif Ersoy'u anma etkinliği

İstiklal Marşı'nın kabulünün 98. yıl dönümü Pakistan'da kutlandı.

Türkiye'nin İslamabad Büyükelçisi İhsan Mustafa Yurdakul'un ev sahipliğinde İstiklal Marşı'nın kabulünün 98. yıl dönümü dolayısıyla ve İstiklal şairi Mehmet Akif Ersoy'u anmak için resepsiyon düzenlendi.

Etkinliğe, Türkiye Maarif Vakfının (TMV) Pakistan Koordinatörü Selahattin Batur, TİKA Pakistan Koordinatörü Gökhan Umut, Pakistan Kızılay Delegasyonu Başkanı İbrahim Carlos Camilo, Allama İkbal Konsey Başkanı Zülfikar Ahmet Çima, Pak-Türk Maarif Okulları öğrencileri ve çok sayıda davetli katıldı.

Yurdakul, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'yi öven ve kahraman Türk ordusuna adanan İstiklal Marşı'nın 12 Mart 1921'de kabul edildiğini belirterek, "Vatanımızı işgal edenlere karşı mücadele verildiği kritik bir dönemde Akif, İstiklal Marşı'na 'Korkma!' diyerek çok güçlü bir kelimeyle başladı." ifadelerini kullandı.

Akif Ersoy'un her anlamda ulusal bir kahraman olduğunu kaydeden Yurdakul, Birinci Dünya Savaşı sonunda Türkiye'nin İtilaf güçleri tarafından işgal edilmesinin ardından Ersoy'un Kurtuluş Savaşı'nın ateşli bir savunucusu olduğuna dikkati çekti.

Yurdakul, "Ersoy, çok dindar bir Müslüman ve gururlu bir Türk'tü. Onun karakteri bir bakıma Allame Muhammed İkbal'e benziyor. İkisi arasındaki yazışmalar da çok dikkat çekicidir. Bu, iki halkımız arasındaki bir başka bağ." şeklinde konuştu.

Büyükelçi Yurdakul, Akif'in Pakistanlı Şair İkbal'e kendi eseri Safahat'ı, İkbal'in ise Şark'tan Haber adlı eserini hediye ettiğini hatırlattı.

- "Akif ne için gözyaşı dökmüşse, İkbal de aynı şeyler için gözyaşı dökmüştür"

TMV Pakistan Koordinatörü Batur ise mili birliğin sarsıldığı günlerde halkı birleştiren, aşk, iman ve heyecan veren üstatlara, fikir ve mücadele adamlarına ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, "İşte Akif ve İkbal bu önder şahsiyetlerdendir. Birisi Anadolu'da, diğeri bu bölgede yaşayan çağdaş iki İslam şairidir." dedi.

Ersoy'un 1873'te İstanbul'da, İkbal'in de 1877'de Lahor'da doğduğunu söyleyen Batur, "İkisi de Batılı ülkelerin hücumuna uğrayan vatanlarını ve İslam'ı korumak için çaba sarf etmiş ve bu konuda büyük çalışmalar yapmıştır." ifadelerini kullandı.

Batur, Akif ve İkbal'in birbirine benzeyen şiirleri olduğuna dikkati çekerek, "Akif ne için gözyaşı dökmüşse, İkbal de aynı şeyler için gözyaşı dökmüştür." diye konuştu.

Çima da Ersoy ile İkbal'in milletlerine zor zamanlarda öncülük eden ve dünya genelinde milyonlarca Müslüman'a ilham veren iki büyük Müslüman şair olduğunu söyledi.

"Hem İkbal hem Akif, Müslümanların birlik olmasına inanıyordu." diyen Çima, yüz yüze tanışmasalar da birbirlerine kitaplarını hediye ettiklerini kaydetti.

Etkinlikte ayrıca Pak-Türk Maarif Okulu öğrencileri, Ersoy'un şiirlerini okudu.

En Çok Aranan Haberler