Aniden hastalandı kardeşim. 8 ay çekti, hiçbir şeyi yoktu. İnanamadık. Birdenbire oldu her şey. Tam Oya'nın cenazesindeydim. Bana bir telefon geldi. Doktor bana 'sağlam dur, hastalığın beyine sıçrama durumu var. Eğer öyle olursa artık yapacak bir şey kalmaz' dediler.
KİMSE ANLAYAMAZ
Son 1 ay komaya girdi. Hiç kendini bilmeden yattı. Ben her gün onun yoğun bakımdaki odasına girip tepeden tırnağa her yerini öptüm. Başkalarının başına geldiği zaman 'çok şey yapma, ölenle ölünmüyor' falan diyordum. İnsan başına gelmeden anlamıyor. Beni kimse tedavi edemez, kimse anlayamaz.
İÇİMDE YARA VAR
İçimde bir yara var kapanmıyor. Kimsenin tesellisi beni ilgilendirmiyor zaten. Onlar konuşurken ben bambaşka yerlere gidip geliyorum. Bu teselliyle olacak bir şey değil. Kaybettiğin insanın her şeyini hatırlıyorsun. Kırdıysanız birbirinizi en çok da onları hatırlıyorsun. Görüşmediğin günlere üzülüyorsun.
49 KİLOYA DÜŞTÜM
Ayrı evlerde oturuyorduk. Bi gün aramayayım hemen telefon ediyordu. Biz birbirimize fazlaca düşkündük. 49 kiloya düştüm, şimdi3-5 kilo aldım gerçi. Kilo alıp verirsin o dert değil de, yüreğindeki acı geçmiyor.
ANNEME SÖYLEMEDİK
Kavga ederdik. Benim evi terk ettiğim çok oldu. O da benim gibi hiç evlenmedi. Biz annemi bırakamadık. Kardeşimin öldüğünü anneme söylemedik. 88 yaşında kadına 'kızın öldü' diyemezsin. 'Nuran neden gelmiyor' diyor annem, 'hastanede yatıyor' diyoruz.
EN ÇOK NURAN'I SEVERDİ
En başından beri böyle söyledik. Annem 'İnsan 3 ay yatar mı? Git onun doktorunu değiştir' dedi. Hemen araya bir laf sokuyorum. Allah'tan çabuk unutuyor. 88 yaşındaki annemi üzemem bu saatten sonra. Onun en düşkün olduğu çocuğuydu Nuran...Annem bana Pakize demiyor, hep Nuran diye çağırıyor.