İzmir'in Karabağlar ilçesinde henüz 6 yaşındaki Umut Ceylan, parkta ablası Doğa ve arkadaşlarıyla oynadığı sıradan nereden geldiği belli olmayan kör kurşunun hedefi olarak hayatını kaybetti. İzmir Polisi, küçük Umut'un sırtından giren ve kalbine saplanan kurşununun nereden geldiğini araştırıyor. Acılı aile ise magandalığa son verilmesini istiyor.
Bu tür olayları televizyonlarda duyduğunu zaman çok üzüldüğünü söyleyen acılı anne Gülhan Ceylan, "Bu silahları atanların inşallah canı yansın diyordum, benim çocuğum da yandı. Ben çok üzülürdüm, çocuklara kıyamazdım." diyerek göz yaşı döktü. Polis ve asker gibi yetkililer dışında kimseye silah verilmemesini isteyen anne Ceylan, "Kimseye ruhsatlı da olsa ruhsatsız da olsa silah verilmesin. Silahlar toplansın artık. Çok canım yanıyor. Bizim Türk insanımıza yakışmaz silah." dedi.
YANDIM ANNE YANDIM CANIM ACIYOR
Oğlu Umut'un gözünün önünde kör kurşuna hedef olduğunu anlatan anne Gülhan Ceylan, şunları anlattı "Çocuklarım için parka gittik, çerezimizi, suyumuzu aldık oturduk. Çocuğum mart ayında kolunu kırmıştı, ameliyat oldu, o yüzden çok korkuyordum. Arkama geçtiğinde arkamı döndüm, hep takip ettim. Çocuğum önce bisiklet sürdü daha sonra kaymaya başladı. Kolunu kırdığı için ters kaymamasını söyledim. Bana, 'Kayar mıyım annem' dedi. Daha sona kızım 'park sessiz gidelim' dedi. Umut da 'gidelim' dedi. Saat 22.00 sıralarında gitmek üzereyken Umut sınıf arkadaşını görüp 5 dakika daha oynamak istedi. Sıra sıra kaydılar, benim çocuğum 3. sırada kaydı. Kaydı ama sonra bana, 'Anne yandım acıyor, yandım acıyor anne' diyerek yanlaya yanlaya, sarsıla sarsıla geldi. 'Annem ne oldu nereni vurdun' dedim."
Kafasını bir yere vurduğunu düşünerek Umut'un kafasını yokladığını, bu sırada önünde yığılıp aldığını ifade eden anne Ceylan, "Sırtını tuttuğunu gördüm. Kafasını ovalıyordum ama sırtında kanı görünce 'Çocuğumu kurtarın' diye bağırdım. Çocuğumu kucağıma aldım ama elimden kayıyordu. Allah güç verdi hafif yokuşu çıkardım. Kızımı babasını çağırmaya gönderdim. Eşimi bir anda karşımda gördüm sanki gökten indi. Geldi çocuğunu kucağına aldı, ambulansı beklemeden komşularımın yardımıyla hastaneye kendi götürdü. Komşularımdan Allah razı olsun." diye konuştu.
O KURŞUN İÇİMİ ATEŞ GİBİ YAKTI
Oğlunun vücudunda kurşun olduğunu eşinden duyduğunu anlatan anne Gülhan Ceylan, "Hiç ama hiç aklına gelmemişti. Eşim 'kurşun çıktı' dedi. O kurşun içimi benim ateş gibi yaktı. Bilmiyordum orada öğrendim. Ne bir silah sesi duydum. Ne bir şey duydum. Çok sessizdi, çok. Kurşun yarası olduğunu öğrenince şok oldum." dedi.
OĞLUM OKULA BAŞLAYACAKTI
Gülhan Ceyhan, oğlunun bu yıl ilkokula başlayacağını söyledi. Anne Ceylan, şunları kaydetti: "Babası okul için ayakkabı almıştı, bekleyemedi giymek istedi. 'Senden kıymetli mi giyebilirsin, baban bir daha alır' dedim. Ablasına 'ders çalışalım' derdi. Polis olmayı çok istiyordu. 'Arka Sokaklar' hayranıydı. Benim çocuğumun kendisi bir 'arka sokak' oldu. En son pilot lafını kullandı. Ablası 'kardeşimin gözü yükseklerde, biraz da uçmak istiyor' dedi. Uçtu çocuğum melek oldu uçtu gitti."
MAHALLEDE EĞLENCE VE DÜĞÜN YOKTU
Baba Ufuk Ceylan ise silahın en küçük çocuğa da en yaşlı insana da cesaret veren bir şey olduğunun altını çizdi. Baba Ceylan, "Elinde silah olan kişi, ama keyfi ama hissi bir şey yapmak istiyor. Görevi icabı olmadığı sürece silah çok kötü bir şey çok kötü kötü." diye konuştu. Polislerden kurşunun çok uzaklardan gelen yorgun kurşun olduğunu öğrendiğini söyledi. Hastanede oğlu Umut'u kurtarmak için doktorların 1 saate yakın ilgilendiğini anlatan baba Ufuk Ceylan, "Kalp masajına kadar her şeyi yaptılar. Şüpheli ölüm deyince bizim içimize oturdu." dedi. Olayın olduğu saatlerde mahalleye yakın bir yerde eğlence, düğün gibi elle tutulacak, gözle gürülecek hiçbir şey olmadığını dile getiren baba Ceylan, "Yakın çevrede hiçbir şey yok. Düğün, eğlence yok. Dedikleri gibi serseri kurşun. Eğlence amaçlı alkol alıp atmış olabilirler." ifadelerini kullandı.
TÜM RUHSATLI SİLAHLAR İNCELENİYOR
Polisin elinde delil olarak sadece Umut'un vücudundan çıkan mermi çekirdeği bulunuyor. Polis, İzmir'deki bütün ruhsatlı silahları incelemeye aldı. Olayın meydana geldiği 1 kilometre çapındaki alanda araştırma yapıldı. Dedektörler yardımıyla olay yeri yakınında yapılan aramalarda 4 adet mermi çekirdeği bulundu, bulunanların Umut'un vücudundan çıkan çekirdeğe uymadığı anlaşıldı. Umut'un sırtından girerek kalbine ulaşan mermi çekirdeğinin 500 ile 800 metre uzaktan gelmiş, yorgun bir mermi olduğu kaydedildi. Merminin uzun dokuzlu tabir edilen 9 mm çapındaki silahtan çıktığı belirlendi.
İzmir Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği ve Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü ekipleri, tüm birimleriyle bu olayı aydınlatmak için araştırma başlattı. Bölgedeki tüm düğün ve asker eğlenceleri ile olay mahalline yakın olan Yeşillik Caddesi üzerindeki iş yeri kameraları incelemeye alındı. Yeşillik Caddesi'nde henüz mobese kameralarının faaliyete geçmediği iddia edildi. Polis, silah sesi duyulup duyulmadığını öğrenmek ve merminin nereden geldiğinin belirlemek için bölgedeki binlerce evin kapısını çalarak bire bir görüşme yaptı. Bölgede yeniden mermi kovanı aramasına başlandığı öğrenildi. Olay yerinin çevresinde iki askeri tesis bulunuyor. Polis, mermi çekirdeğinin bu tesislerden gelmiş olma ihtimalini de değerlendiriyor.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz