Birçok farklı faktör sebebiyle oluşan parsiyel epilepsi, nöbetleri ve tedavi yöntemleri konusunda sıklıkla araştırılan bir hastalıktır. Bununla birlikte farklı belirtiler ile kendini gösteren bu kronik hastalık, aynı zamanda farklı tedavi yöntemlerine de sahiptir. Tedavi yöntemleri hastaların ihtiyaçlarına ve epilepsi türlerine göre değişkenlik gösterir.
Epilepsi halk arasında sara hastalığı olarak da bilinen bir kronik hastalıktır. Farklı nedenlerden dolayı beyin hücrelerinin anormal bir şekilde elektriksel bir boşalım gerçekleştirmesiyle meydana gelir. Beynin farklı bölgelerinde gerçekleşebilen bu olay, vücutta ani kasılma ve bilinç kapanması gibi sonuçlar doğurur.
Epilepsiden farklı olarak parsiyel epilepsi ne demek sorusu da son zamanlarda sıklıkla sorulur. Fokal epilepsi olarak da bilinen parsiyel epilepsi nöbetleri, anormal elektriksel boşalımın beynin belirli bir bölgesinde başlayıp farklı bölgelere sıçramasıyla meydana gelir. Bu nöbetler, elektriksel akımın hızı ve gücüne bağlı olarak belirli bir bölgeden başlayarak beynin tamamına sıçrayabileceği gibi belirli bir alanda da kalabilir.
Her hastada değişik şekillerde ve farklı nedenlerle oluşabilen bu hastalık birçok faktöre bağlı olarak meydana gelir.
Parsiyel epilepsi tanısı için hastanın birden fazla nöbet geçirmiş olması göz önünde bulundurulur. Bunun yanı sıra nöbet türüne göre de farklılık gösteren belirtiler vardır. Nöbetler sırasında sıklıkla görülen belirtiler şöyle sıralanabilir:
Epilepsi parsiyel nöbetler, belirli sıklıklar ve aralıkla gerçekleşmek ile birlikte her hastada farklılık gösterir. Bu nöbetlerde ateşli hastalıklar ve birçok ilaç kullanımı da tetikleyici olur. Diğer yandan ansızın hiçbir sebep yokken de gerçekleşebilen bu nöbetler, uyku sırasında da kendini gösterir. Uyku hali veya uykusuzluk durumunda beynin etkileşimi ile birlikte atak geçirilmesi mümkündür. Ayrıca açlık veya vücudu yoran durumlarda da nöbet gerçekleşebilir.
Parsiyel epilepsi nöbetleri farklı türlerde farklı durumlarla ortaya çıkar. Basit ve kompleks olarak ikiye ayrılan bu nöbetler arasındaki en büyük fark ise basit parsiyel nöbetlerde bilinç kaybının olmamasıdır.
Basit parsiyel nöbetler beynin küçük bir kısmının etkilenmesi ile oluşur. Beynin etkilendiği bölüm ise nöbet sırasında yaşananları etkiler.
Temporal lobda gerçekleşen basit parsiyel nöbetler birçok farklı belirti ile kendini gösterir. Halüsinasyon görme, korku hissine kapılma, kişileri tanımakta zorluk çekme, kötü koku ve tatlar alma, mide bulantısı gibi aura diye adlandırılan nöbet öncesi belirtiler görmek mümkündür.
Beynin görme ile ilgili bölümü olan oksipital lobda gerçekleşen nöbetlerde renk karışıklıkları olması mümkündür.
Beynin vücut duyuları ile ilgili olan bu bölümünde nöbet gerçekleşir ise, kişinin duyularında bazı farklılık ve tuhaflıklar da görülebilir. Bu gibi parietal lobu etkileyen nöbetlerde çoğunlukla uyuşma hissi oluşur.
Motor nöbetler olarak da adlandırılan bu nöbetler vücudun motor hareketlerini etkiler. Vücutta kasılmalar, kol ve bacaklarda hareketleri kontrol edememe gibi etkiler en sık görülenlerden bazılarıdır. Diğer yandan kafa sallama hareketleri de istem dışı olarak görülür. Aynı zamanda konuşmayı da etkileyen bu lobda gerçekleşen nöbet sonrasında geçici süreli halsizlik ve uyuşma olması mümkündür.
Basit parsiyel nöbetlerin aksine bilinç kaybı bu tür nöbetlerde sıklıkla görülür. Her kompleks nöbet sonrasında hastanın düşmesi veya bayılması görülmese de kısa süreli veya olaya dair hafıza kaybı söz konusu olur. Şaşkın ve arayan bakışlar ile birlikte yutkunma ve yalanma gibi etkiler de görülebilir. Diğer yandan hasta nöbet sırasında hareket halinde gezebilir fakat genellikle olaydan sonra hiçbir şey hatırlamaz. Kompleks parsiyel nöbette elektriksel boşalımlar beynin farklı bölgelerine dağılırsa jeneralize nöbete dönüşmesi de mümkündür.
Parsiyel nöbet tedavisi, günümüzde farklı yöntemlerle yapılır. İlaç tedavisi uygulanan hastalarda ilaçların doğru zamanlarda ve aksatılmadan kullanılması tedavi açısından son derece önemlidir. Diğer yandan ilaç tedavisine yanıt vermeyen hastalarda cerrahi yöntemler de kullanılır. Cerrahi yöntemler epileptik odağın yok edilmesi ve nöbet sırasında elektriksel boşalımın yayılmasının engellenmesi şeklinde iki farklı türde uygulanır. Bunun yanı sıra göğüs bölgesine takılan piller ile nöbetleri azaltan uyarılar iletilir. Bir diğer yöntem olarak da uzman kontrolünde ketojenik diyet uygulanır. Bu tedavi yöntemleri hastaların durumuna ve hastalığın şiddetine bağlı olarak değişkenlik gösterir.