Bayram coşkusuyla seçim heyecanının birbirine karıştığı güzel anlar yaşıyoruz. Bir Kurban Bayramı daha yoksul masaları et ile tanıştırdı. Kurban bayramı olmasa fakir fukara et yüzü göremeyecek.
Sefaletin mesken tuttuğu kenar mahalleler ne zaman adam gibi yaşamayı ve geleceğe umutla bakmayı bekleyecek.
Asırlardır, fakirin çilesi açlıkla, yokluluklarla boğuşmak oldu. Bin yıllık bu topraklardaki tarihimize baksanız, aynı çile, aynı zavallılık...
Aslında, sorunun kaynağı her zaman gemisini yürüten kaptandır anlayışı değil mi? Ya, gemisini götüremeyenler, coluğuna çocuğuna bir bayramlık alamayanlar, çaresizliğini içine gömenler, kavurmanın dayanılmaz kokusu karşısında gurur mücadelesi verenler ve tabi ki çocuklar, çelimsiz, geleceğe karanlık gözlerle bakan çocuklar...
Sözüm kurban kesme imkanları olanlara: Kurbandan bu sessiz çoğunluğun da hakkı var. Et alabilenden çok, ihtiyaç sahiplerine kurbanlıklar ulaştırılmalıdır. Özellikle kenar mahalelerde bizim yoksullarımıza ulaştırılacak her kurban parçası kentimizin iç barışına ve huzuruna katkı verecektir.
Yemeğinde et yüzü görmeyen bu kentimiz insanları, bir gün aç kurtlar gibi insan yemeye sahile düşerse, yine bu, bugünün insanının yarınlara bırakacağı büyük bela olacaktır.
Yoksulla, zengin arasındaki makas açıldıkça sosyal sınıflardaki ayrışma kaçınılmaz olarak derinleşecektir.
İşte İslamın güzelliği aslında burada yatıyor. Böylesi büyük tehlikeye kurban bayramında verdiği mesajla aslında herşeyi anlatıyor.
Tabii, bu paylaşma, yardımlaşma anlayışını bayramlarla da sınırlamak çok yanlış olacaktır. Hergün, yer yüzünde bir tek fakir, bir tek aç insan kalmayıncaya kadar...
Kurban Bayramınız kutlu olsun
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz