Kurban etme eylemi neredeyse her inanışta olan bir gelenektir. Bazı toplumlar ve inanışlarda bu gelenek için hayvanlar kullanılırken bazı toplumlarda ise insanlar tercih ediliyordu. Bu toplum genellikle gönüllü bir kişiyi ya da savaş sonrasında esir aldıkları düşmanlarını kurban ediyordu. Ancak Chimu toplumu hepsinden oldukça farklıydı. Çünkü kurbanlık olarak toplumun bireyleri kendi çocuklarını kullanıyordu. Peki bu geleneğin altında yatan neden neydi? İşte detaylar...
Peru’nun kuzey kıyısındaki bir köy olan Huanchaquito’da arkeologlar çevresi çöplerle dolu olan sığ bir mezar keşfetti. Araştırmacılarbu kafatasının omzuna kadar saçları olan ve papağan tüylü bir başlık takan bir çocuğun kafatası olduğunu fark etti. Başlık çocuğun seçkin bir aileden geldiğini gösterirken aynı zamanda Chimu dönemine dair ipuçları da veriyordu.
Trujilo Devlet Üniversitesi’nde bir arkeoloji profesörü olan Gabriel Prieto, mezara dikkatlice bakarak başını salladı ve “Bununla 95 oldu.” dedi. Prieto bulunan kurbanların çetelesini tutuyordu ve bunu E95 olarak etiketledi. Bu ilk kez 2011 yılında araştırmaya başladığı bu toplu mezar alanında ortaya çıkan 95. parçaydı. Bu ve yakındaki ikinci bir toplu mezarda elde edilen veriler 5 ila 14 yaş arasındaki 269 çocuğun kurban edildiğini gösteriyordu. Kurbanların hepsi 500 yıl önce dünya tarihinde eşi benzeri görülmemiş kurban törenleri eylemlerinde can verdi. Prieto büyük bir şaşkınlıkla “Bu tamamıyla beklemediğimiz bir şeydi.” dedi. Arkeologlar, Huanchaquito-Las Llamas adlı yerleşim yerindeki üzücü keşifleri anlamaya çalışıyordu.
Araştırmacılar, Huanchaquito’nun kalıntıları incelendikten sonra çocukların ve hayvanların kasıtlı olarak aynı şekilde öldürüldüğünü doğruladı. Bu öldürme işlemi göğüs kafesinin yatay bir şekilde kesilip kalbin çıkarılması şeklinde ilerliyordu. Kesilen yerlerin tutarlılığı ve kemikler üzerindeki kesim noktalarında herhangi bir tereddüt izinin olmaması oldukça çarpıcıydı. Chimular, belki de çok az kişinin bildiği en büyük imparatorluklardan biriydi. Chimuların yanında yer alan ve onlardan daha çok bilinen iki uygarlık vardı. İlki savaş esirlerinden oluşan kurbanlarının kanlı fedakarlıklarını duvar resimleri ile tasvir eden Moche Uygarlığı, diğeri ise Chimu halkını tarih sahnesinden sildikten 60 yıl sonra İspanyol işgalciler tarafından fethedilen İnka Uygarlığıydı.
Kurbanların gömüldüğü kalın, eski, kuru çamur tabakası Huanchaquito’da olanlara dair önemli bir ipucudur. Araştımalar, derin çamurun şiddetli yağmur anlamına geldiğini ve bu tür yağmurların Kuzey Peru’nun kurak kıyılarını derinden sarstığını gösteriyor. Araştırmacıların teorisine göre şiddetli bir yağmur, Chimu krallığının siyasi ve ekonomik istikrarını sarsmış olabilir. Bu ihtimal göz önüne alındığında Chimu toplumu rahipleri ve liderleri, tanrıları yağmuru ve kaosu durdurmaya ikna etmek için çaresiz bir girişimde bulunarak toplu kurban ritüelleri yapmış olmaları mümkündür.
Diğer bir teori ise toplumun kurban ritüelleri aracılığıyla evren ile etkileşime geçme girişiminde bulunduklarıdır. Araştırmacılar, Chimuların çocuklarını tanrılara sunabilecekleri en değerli hediye olarak görmüş olabileceklerini düşünüyor.