Petrol Ve Diğer Zararlı Maddelerden Kaynaklanan Kirliğin Önlemesi Tatbikatı

Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Deniz ve İçsular Düzenleme Genel Müdürlüğünün koordinesinde Antalya Limanı'nda faaliyet gösteren kuruluşların katıldığı tatbikatta, senaryo gereği liman dışındaki akaryakıt şamandırasına yanaşmış bir gemiden denize yakıtın dökülmesi ve bu yakıtın yayılmasının önlenmesi sırasında yapılması gerekenler uygulamalı olarak ele alındı. Deniz ve İçsular Düzenleme Genel Müdürü Cemalettin Şevli, gazetecilere yaptığı açıklamada, kirlilik sırasında yayılan akaryakıtın kontrol altına alınması için bariyerin açılması, kullanılan malzemelerin kullanılabirliği ve diğer önlemleri yerinde görme imkanı bulduklarını kaydetti. Tatbikatların düzenli olarak yapıldığını ifade eden Şevli, liman tesis kuruluşları, gemiler ve buralarda çalışanların çevre bilincinin arttığını ve bu konuya daha duyarlı hale geldiklerini belirtti. Tatbikatın 5 Haziran Çevre Günü'ne denk gelmesinin anlamlı olduğunu vurgulayan Şevli, son zamanlarda Türkiye kıyılarında ciddi bir deniz kirliliği kazası yaşanmadığını ifade etti. Kıyılarda çevre kirliliği olaylarına bakıldığı zaman, Türkiye'nin oldukça iyi durumda olduğunu hatırlatan Şevli, İzmit Körfezi'nde 2 yıl önce yakıt transferi sırasında yaşanan olumsuzluk dışında ciddi bir olayın gerçekleşmediğini dile getirdi. Risklere karşı her zaman hazırlıklı olduklarını vurgulayan Şevli, İzmit Körfezi'nde uzun süredir bekleyen ve büyük tehlike arz eden LPG yüklü Panama bandıralı "Chernomores" adlı gemiyle ilgili yargı kararının geldiğini ve geminin yükünün boşaltılmasından sonra buradan gönderileceğini açıkladı. Dava nedeniyle geminin üzerindeki yükle limanda bekletildiğini ve bu nedenle çevre kirliliği yaşanabileceği endişesinin ortaya çıktığını kaydeden Şevli, yargı kararıyla bu endişenin de ortadan kalktığını söyledi. - İstanbul Boğazı'ndaki durum İstanbul Boğazı'nın Türkiye'deki gemi hareketliliğinin yaşandığı en yoğun bölge olduğunu anlatan Şevli, 17 kilometre uzunluğundaki Boğaz'dan yılda 50 bin geminin geçiş yaptığını ifade etti. Boğaz'da yaşanabilecek olumsuzluklara karşı her türlü önlemin alındığını vurgulayan Şevli, şöyle konuştu: ''Boğaz'a fiziki olarak birşey yapamıyorsunuz ama kent nufüsu çok arttı. İnsan sayısıyla tekne sayısı ve taşımacılık da arttı. 2003'e kadar İstanbul Boğazı'ndaki gemi geçişlerini klasik yöntemle yani geminin verdiği bilgiler doğrultusunda yapıyorduk. Şimdi ise otomatik tanımlama sistemleriyle ve radarlarla yapıyoruz. Günün şartlarına göre sistemi yeniliyoruz.'' İstanbul Boğazı'nda yaşanabilecek bir olumsuzluğa karşı çok ciddi önlemler aldıklarını ifade eden Şevli, Boğaz'da çok iyi bir trafik planlaması ve ciddi bir seyir emniyeti geçişi olması sayesinde son zamanlarda bir kaza olmadığına dikkati çekti. - "Müdahale süreleri dünya standartlarında" Port Akdeniz Antalya Limanı Genel Müdür Vekili Özgür Sert de tatbikat senaryosuyla ilgili bilgiler verdi. Sert, limanda çevresine yakıt sızdıran bir gemiye yaklaşık 40 dakikada müdahale edildiğini ve yakıtın çevreye yayılmasının önlendiğini belirterek, liman dışındaki gemiye de 1-1,5 saatte müdahalenin gerçekleştirildiğini söyledi. Sert, bu sürelerin dünya standartlarında olduğunu vurguladı. İki aşamada yapılan tatbikatta ilk olarak, liman başkanlığına gelen, liman çevresinde bir geminin yakıt sızdırdığı ihbarı üzerine olay yerine giden acil yardım gemisi, yakıtın boşaldığı alanda çevre koruma önlemi alarak yakıtın yayılmasını önledi. Tatbikatın ikinci aşamasında da limanda demirli bir gemiden denize boşalan gemi için gerekli önlemler alındı.