Petrol ve Saddam'ı devirme planları
TRABZON (İHA) - Irak'a operasyon için Ortadoğu'ya askeri yığınak yapan Amerika Birleşik Devletleri (ABD), aylık maliyeti 6 ile 9 milyar dolar arasında değişecek olan bu operasyonun masraflarını bölgeden elde edeceği petrol gelirlerinden karşılamayı planlıyor.
Dünyada 40 yıllık petrol rezervi bulunduğunu belirleyen ABD, dünya petrol rezervlerinin önemli bir kısımın elinde bulunduran Irak'a Saddam'ı devirme kisvesi altında müdahele ederek Ortadoğu petrollerini kontrolü altında tutmak istiyor.
BP tarafından hazırlanan 2002 dünya enerji raporu verilerine göre, 2001 sonu itibariyle ABD, Kanada ve Meksika'nın yani Kuzey Amerika'nın petrol rezervi 63 milyar 900 milyon varil olarak tespit edildi. Ortadoğu'nun petrol rezervi ise, 685 milyar 600 milyon varil olarak belirlendi. Kuzey Amerika petrollerinin neredeyse 10 katından fazla rezerve sahip Ortadoğu'da en büyük petrol rezervine ise 261 milyar varille Suudi Arabistan sahip. Bu ülkeyi 112.5 milyar varille Irak izliyor. Yüzeye çok yakın olan ve çıkarması daha ucuz olan Irak petrol rezervlerinin yapılacak yatırımlarla 300 milyar varile çıkarılabileceği belirtiliyor. Ortadoğu'da Irak'tan sonra petrol zengini ülkeler sıralamasında 97.8 milyar varille Birleşik Arap Emirlikleri, 96.5 milyar varil ile Kuveyt ve 89.7 milyar varil ile İran geliyor.
Petrol üretiminde ilk sıları alan bu ülkeler tüketiminde sonlarda yer alırken, petrol tüketiminde ilk sırayı ABD alıyor. ABD, tek başına Ortadoğu ülkelerinin 10 katından fazlasını tüketiyor. Bölgesel günlük petrol tüketimi sıralamasında ABD'yi, Avrupa Birliği ülkeleri, Japonya ve Çin izliyor.
IRAK'A OPERASYONUN AYLIK MALİYETİ 6-9 MİLYAR DOLAR Siyasi gözlemciler, ABD'nin Irak'a olası operasyonunun aylık maliyetinin 6 ile 9 milyar arasında bir tutarı bulacağını düşünüyor. Bunun dışında Basra Körfezi'ne yapılacak asker ve donanım aktarımının, 9 ila 13 milyar dolara, savaş sonrası asker ve donanımın geri çekilmesininin de 5 ila 7 milyar dolara mal olacağını belirten siyasi gözlemciler, ABD'nin tüm bu operasyon masraflarını petrolden elde edeceği gelirle karşılamayı planladığını ifade ediyor. Siyasi gözlemciler, olası bir savaşın ABD'nin zaferiyle sonuçlanması durumunda, savaş sonrasında Irak halkına yapılacak insani yardım ve kitle imha silahlarını ortadan kaldırmak için yapılacak gerekli masrafların da ayda 1 ile 4 milyar dolar arasında olacağını hesaplıyor. ABD'nin bölgede kısa savaş dönemi sonrasında yaklaşık 5 yıl kalmayı planladığını ifade eden siyasi gözlemciler, 3 aylık savaş ve ardından da 5 yıllık bir işgalin ABD'ye toplam maliyetinin, 275 milyar doları bulabileceğini vurguluyor.
Irak'ta 1961'den bu yana sadece 1973-1980'de petrol araması yapıldığını ve bakir petrol sahalarının üzerine Saddam Hüseyin tarafından askeri üs yapıldığını belirleyen ABD, Irak'ın İran sınırında bakir 11 milyar varil petrolü bulunduğunu tespit etti. ABD, bu tespit sonrasında öncelikli olarak bu petrol sahalarını ele geçirmeyi ve kontrolü altına almayı hedefliyor. Saddam'ın elinde yaklaşık 15 adet Scud-B lançeri olduğunu tespit eden Pentagon, menzili 425 mil (685 kilometre) olan bu füzeleri öncelikli tehlike olarak görüyor. Lançerlerin Irak'ın en batısında bir yere konuşlandırılması durumunda kolay imha edeceğini düşünen Savunma Bakanlığı yetkilileri, ancak, füzelerin 'Scud Kutusu' olarak nitelendirilen ve batı Irak'ta, Bağdat-Amman karayolunun bulunduğu hizadaki dikdörtgen alana yerleştirilmesi durumunda işlerin kötüye gidebileceğini düşünüyor. ABD, bu nedenle Scud kutusunu engelleyecek formül arıyor. Bu nedenle Orgeneral Tommy Franks tarafından ortaya atılan 'Çöl Fırtınası'nın Oğlu' planı, yani 200 bin kişilik bir ABD kara kuvvetinin Irak'a sokularak harekatın başlatılması eskisi kadar rağbet görmüyor. Pentagon'daki yeni eğilim, saldırının ilk birkaç saatlik bölümünde, şaşırtma, sürat ve şiddet uygulaması yani çok sert bir şok darbe, devamında kesintisiz kara ve hava harekatı düşünülüyor.
"ALO COMMANDO SOLO"
Bu çerçevede ABD, Ürdün'de Irak sınırına yakın bir çölde bulunan ABD-İngiliz üssünün kullanmayı planlıyor. Özel kuvvetlerden oluşan birlikleri buradan Irak'a sokmaya planlayan ABD, saldırının ilk dakikalarında, özel kuvvetler ile F-117 ve B-2 bombardıman uçaklarıyla Scud kutusunu ortadan kaldırmayı hedefliyor. Yine aynı dakikalarda, "Commando Solo" adlı elektronik savaş uçağı ile her Iraklı generali cep telefonundan aramayı hesaplayan ABD, şu mesajı vermeyi düşünüyor: "Ölmek ya da taraf değiştirmekten birini seçin"
Bu arada hava kuvvetlerinin Irak'ta 6 ila 12 saat arasında tüm hava hakimiyetini ele geçirmeyi hedefleyen ABD, Scud kutusu kapandıktan sonra 1991'de İran'a kaçan yaklaşık 30 bin Iraklı'nın vatanlarına dönmelerini sağlamayı planlıyor. İyi
silahlandırılmış bu birlikleri süratle Irak'a girişini sağlamayı düşünen ABD, bu birliklerin Saddam'ın askerleriyle çatışmasını ve sonrasında Irak petrol sahalarını zarara uğramamış olarak ele geçirmeyi düşünüyor.
Siyasi gözlemciler, saldırıyı takip eden günlerde ve haftalarda sürdürülecek yoğun hava saldırıları sonucunda, vatanlarına dönen Iraklıların önde gelen Irak kentlerini ele geçireceklerini ve Bağdat ya da Basra'yı almalarıyla birlikte yeni ve özgür Irak'ı ilan edeceklerini düşünüyor. Ve siyasi gözlemciler, ABD'nin kontrolünde kurulacak olan yeni Irak Hükümeti'nin her yönüyle ABD'ye bağlı bir yönetim göstereceğini ve Irak petrollerinin tamamen ABD'nin kontrolüne gireceğini ifade ediyor.
