Adı İstanbul'da önemli bir tepeye verilen ve kendisini Türk dostu olarak tanımlayan Fransız subay Pierre Loti kimdir diye merak edenlere harika bir yazı derledik. Pierre Loti nerede diye düşünenler; yazımız tam size göre…
1850 yılında Fransa'nın Rochefort kentinde Protestan bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelir. Batının Türk toplumu üzerinde kurduğu politikaları eleştiren Pierre Loti'nin asıl adı ise Louis Marie Julien Viaud'dır. Pierre Loti isminin yazara, kimi kaynaklara göre öğrencilik yıllarında; kimi kaynaklara göreyse, 1867 yılında yaptığı Okyanusya seferi sırasında Tahitili yerliler tarafından verildiği söylenir. Loti, egzotik iklimlerde yetişen egzotik bir çiçeğin ismidir. 17 yaşında Fransız Deniz Kuvvetleri'ne girer. Denizcilik eğitimini tamamladıktan sonra 1881'de yüzbaşı olur ve ilerleyen yıllarda terfi ederek albaylığa kadar yükselir. Fransız ordusu bünyesinde, Orta Doğu ve Uzak Doğu'ya gerçekleştirilen seferlerde yer alır. Buradan edindiği izlenimlerle hikayeler yazmaya başlar. 1876 yılında bir Fransız deniz subayı olarak ilk kez İstanbul'a gelen Loti, Osmanlı yaşam tarzından etkilenir ve bunu kitaplarına yansıtır. Kendini her zaman Türk dostu olarak niteleyen Loti, Balkan Savaşları ve 1. Dünya Savaşı'nda Avrupalılara karşı Türkleri savunur. İstanbul'da bulunduğu süre boyunca Eyüp Sultan'da yaşar. 1913
yılında yazdığı La Turquie Agonisante (Can Çekişen Türkiye) kitabıyla Batı politikalarını
eleştiren Loti aynı yıl devlet konuğu olarak Türkiye'ye geldiği zaman, Tophane Rıhtımı'nda büyük bir törenle karşılanarak Sultan Reşat tarafından sarayda ağırlanır. Loti’ye 1920 tarihinde “İstanbul Şehri Fahri Hemşerisi” unvanı verilir. Bir deniz subayı olarak yolu İstanbul’a düşen genç askerin İstanbul sevdasıyla gelen ilk romanı “Aziyade” edebiyat serüveninin de başlangıcı olur. O dönemin Osmanlı Devleti'nden kesitler sunduğu kitabı otobiyografik bir eserdir. İzlanda Balıkçısı, Madam Krizantem, Doğu Hayaleti ve Zavallı Bir Genç Subay belli başlı eserlerindendir. İsmi İstanbul’da bir tepeye, kahvehaneye ve bir caddeye verilerek ülkemizde ismi yaşatılmaktadır.
İstanbul’da eşsiz manzaranın tadına varmak isteyenlerin gitmeyi en çok tercih ettiği yerlerden bir tanesi de Pierre Loti tepesidir. Bu tepeye gitmek isteyen kişiler, arama motorundan Pierre Loti nerede ve nasıl gidilir sorularının yanıtını arar. Pierre Loti Tepesi, İstanbul'un Eyüpsultan ilçesinde Haliç'e nazır bir tepedir. Burada eşsiz Haliç manzarası, tavşan adası ve turistik yerler gibi birçok şey bulabilirsiniz. Aracınızla gidecekseniz; Pierre Loti'ye giden arka bir yol bulunmaktadır. Bu şekilde tepeye gidebilir ve aracınızı otoparka bırakarak gezebilirsiniz. Anadolu Yakası'ndan araçsız gelenler ise; Üsküdar – Eyüp vapurlarına binerek rahatlıkla gidebilir. Vapur iskelesinden teleferiğe binerek tepeye çıkabilirsiniz. Otobüsle gelecekler ise; Pierre Loti'ye gitmek için Eyüp Sultan durağında inmeli ve oradan da teleferiğe binerek ulaşım sağlayabilir.
Peki Pierre Loti adı bu tepeye nasıl verildi? Pierre Loti Tepesi hikayesi nedir? İşte merak edilen Pierre Loti Tepesi’nin hikayesi;
İlk kez 1877 yılında İstanbul’a gelen genç subay öncelikle İstanbul’un doğal otantik dokusundan etkilenir. Öyle ki Rochefort’daki evine döndüğünde bir odasını Türk odası haline getirir. Aziyade adlı ilk kitabında geçen aşk hikayesini de yazar bu ilk gelişinde yaşamıştır. O dönemde Rabia Hatun Kahvehanesi olarak bilinen Eyüp’ün muazzam manzarasıyla bütünleşen kahvehanede, Aziyade olarak romanında yansıttığı Osmanlı hanımıyla buluştuğu söylenir. Yaşadığı gizli aşk öyküsünün yanı sıra o dönemin İstanbul’u hakkında verdiği detayların kitabın başarısında katkısı vardır. İstanbul’da bulunduğu dönemde Eyüp’te yaşayan Loti yaklaşık 7 ay burada kalmış, dönemin gelenek ve kültürünü yakından tanımıştır. Farklı farklı ülkeler gezen Loti, Selanik’te bulunduğu zamanda Aziyade adını verdiği bir Çerkez’e tutulur. Sevdiğinin İstanbul’a geleceğini öğrenen Pierre, hiç beklemeden İstanbul’a gelir ve Aziyade’sine kavuşur. İstanbul’a ayrı sevdiğine ayrı aşık olmuştur. Aşklarını gizli yaşamaya başlarlar ve Pierre Loti denen tepeyi keşfederler. Rabia Hatun Kahvesinde gizli buluşmaya devam ederler. Ne yazık ki Pierre acil olarak ülkesine çağırılır ancak Pierre aşkından ve İstanbul’dan uzak kalamaz ve geri dönmenin yollarını aramaya başlar. Ne yazık ki sevdiği, Loti’yi göremeden genç yaşında hayatını kaybeder. Pierre Loti sevdiği için en güzel şeyi yapar ve Aziyade’sinin kitabını yazmaya başlar, sevdiği için bir mezar taşı yaptırır. İşte aşıkların bulunduğu Rabia Hatun kahvehanesinin olduğu bu tepe ve çevresi Pierre Loti tepesi olarak bilinmektedir. Pierre Loti sadece kavuşamadığı hazin bir aşk hikayesiyle değil aynı zamanda Osmanlı kültürüne duyduğu hayranlıkla da öne çıkmış hatta bu konuda Avrupa’ya karşı Türkleri savunan yazılar yazmış bu sebeple Türk dostu olarak nitelenmiştir. Milli mücadele döneminde verdiği destekle de bilinen Fransız yazarın, bu sebeple İstanbul’da en sevdiği tepeye ve çay bahçesine adı verilir. Bugünkü Pierre Loti tepesi ve aynı isimli kahvehanenin adı buradan gelir. Divanyolu’nda bulunan bir caddenin ismi de bir Türk dostu olması sebebiyle “Pierre Loti Caddesi” olarak değiştirilir. Yerli ve yabancı turistlerin uğrak yeri olan tepe, ziyaretçilere harika manzara ve fotoğraf çekme imkanı sunmaktadır. Bu güzel tepede kahvenizi yudumlarken Pierre Loti’nin hikayesini anabilirsiniz.