YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Piyasalara "çek" Freni

Bursa Barosu Başkanı Zekeriya Birkan, piyasalardaki karşılıksız çek miktarında patlama yaşandığını belirterek, "Ülkemizde yaşanan durgunluk,...

Piyasalara "çek" Freni

Bursa Barosu Başkanı Zekeriya Birkan, piyasalardaki karşılıksız çek miktarında patlama yaşandığını belirterek, "Ülkemizde yaşanan durgunluk, hükümetin frene basmasından değil, çek ve senetlerin tahsilatındaki sıkıntıdan kaynaklanmaktadır" dedi.

Baro Başkanı Zekeriya Birkan, çek suçlarından hapis cezasının kaldırılması ve haciz alanlarının daraltılmasının piyasaları olumsuz etkilediğini belirterek, "Binlerce kişinin mağduriyetinin giderilmesi maksadıyla iyi niyetle hazırlanan bu kanun, önceden tahmin edilemeyen bir şekilde bugün ne yazık ki başka mağdurlar oluşturmaya başlamıştır. Bankalararası Takas Odaları Merkezi verilerine göre, kanuni düzenleme sonrası karşılıksız, yani ödenmeyen çeklerde azalma değil, patlama yaşandı. Çek Kanunu sonrası karşılıksız çek sayısında geçmiş yıllara göre büyük artış olduğu ortadadır. Görülüyor ki iyi niyetlerle hazırlanan yeni Çek Kanunu'ndan maalesef kötü niyetliler yararlanıyor. Önceden çeklerini ödeyemedikleri için mağdur olanlar vardı ve bir yasayla onların mağduriyeti giderildi. Ancak bu kez de alacaklıları mağdur eden bir süreç yaşanmaya başladı" diye konuştu.

Artık çek ve senedin itibarının kalmadığını kaydeden Birkan, "Çekin piyasadaki itibarı caydırıcılıktır. Bu caydırıcılık ortadan kaldırılırsa ve bunun yerine herhangi bir caydırıcılık unsuru konulmazsa çek itibarını yitirecektir. Esnafın, sanayicilerin ve işadamlarının mağdur edilmemesi için ara formüllerin bulunması gerekiyor. Mesela bu süreçte bankalar da ellerini taşın altına koymalı ve çekin itibarının yitilmemesi için üstlerine düşen görevi yerine getirmelidir. Dünyada global krizin etkilerinin ağır hissedildiği bugünlerde çek, senet ve icra kanunlarıyla ile ilgili düzenleme zaten zar zor ayakta kalmaya çalışan iyiniyetli kesimleri sarsmaya başlamıştır. Ülkemizde yaşanan durgunluk, hükümetin frene basmasından değil, asıl çek ve senetlerin tahsilatındaki sorundan kaynaklanmaktadır. Bu konuda acil düzenleme yapılması ve tedbir alınması lazım. Gerekli düzenlemeler yapılmazsa ekonomik sistem kilitlenebilir ve Türk ekonomisi ciddi boyutlarda zarar görebilir. Eğer sistem böyle devam ederse piyasada bir durgunluk baş gösterebilir. Belki cari açık düşüyor olabilir, ama çek, senet ve icra yolu mevzuatı yeniden düzenlenmezse asıl sıkıntı o zaman yaşanacaktır" şeklinde konuştu.

"ÇEK VE SENETLER ARTIK BİR ANLAM İFADE ETMİYOR"

Asıl sıkıntının piyasanın ana damarını oluşturan orta ve küçük esnafın alışverişinde ortaya çıktığını hatırlatan Birkan sözlerini şöyle sürdürdü:

"Orta ve küçük esnaf mallarını satarken yıllara dayalı bir güven unsuru olan çek ve senet konusunda ciddi bir zafiyet yaşamaktadır. Önceden çek güvenilir bir ödeme aracıydı. Çek ödenmediğinde karşılığında hapis cezası vardı. Senet ödenmezse icra yoluyla evden ya da işyerinden mallar alınabiliyordu. Yeni düzenlemede hapis cezası ve evden gidip borçlunun mallarını kaldırmak kaldırıldı. 'Her çek kesip ödemeyene hapis cezası verilsin ya da senedini ödemeyenin evinden malları kaldırılsın' gibi bir teklfimiz yok. Ama çek, yıllara dayalı bir güven aracıydı. Şu anda bütün müvekkillerimizden ve avukatlarımızdan bize yansıyan sıkıntı, çek ve senetlerin artık bir anlam ifade etmediği, çeklerin ödenmediği, ödenmeyen çeklerin de icra yoluyla tahsil edilemediği yönündedir. Hükümetimizin mutlaka çek ve senedin tahsili noktasında yeni düzenlemeler yapması gerekiyor. Eğer yapılmazsa ciddi sıkıntı çekeceğimiz kanaatindeyim. Şu anda çekini ya da senedini ödemeyen bir kişi için alacaklının ne yazık ki hiçbir yaptırım gücü yok".

"TÜRKİYE'DE BİR GECEDE HOLDİNGLER DEĞİŞİYOR"

Ayrıca Türkiye'de kötü niyetli borçluların mal varlıklarını hileli yöntemlerle yakınlarının üzerine geçirdiğini ifade eden Birkan, "Gelişmiş ülkelerde ise bir kişi en ufak mal varlığını akrabalarının üzerine yapamıyor. Fakat Türkiye'de bir gecede bütün holding başkasının üzerine geçebiliyor. Yani çıkarılan kanunların Türkiye gerçekleriyle bağdaşması gerekiyor. Çek, senet ve bunların tahsiline yönelik ülkemizin gerçekleri göz önüne alınarak uygulamalar yapılsın. Şu anda bankalarda her çek yaprağının sorumluluğu bin lira civarında. Eğer bunu biz bin 500 liraya çıkarırsak, banka 20 yapraklık çek verdiğinde ortalama 30 bin liralık kredi açmış olacak. Hiçbir banka güvenmediği müşterisine 30 bin liralık kredi açmaz. Dolayısıyla piyasadaki çürük elmaları temizlemiş olacağız. İkincisi çek kesmenin bir bedelinin olması lazım, dolandırıcılık ise dolandırıcılık cezası olması gerekiyor. Şunu unutmayalım, Türkiye'de ekonomiyi asıl ayakta tutan orta ve küçük kesimdir. Bu kesim de mal satarken hakikaten korkuyor. Herkeste şu panik var, '2 çekim ödenmezse ben de ödeyemem ve batarım'. Bu konuda hükümetimizin acil düzenleme yapması lazım" dedi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler