Terör örgütü PKK'nın Suriye'deki kolu PYD'nin eski eş başkanı Salih Müslüm, PKK/KCK üst yönetiminden aldığı talimatlar doğrultusunda PYD/PKK'nın uluslararası alanda meşruiyet kazanması için "diplomatik maske" altında faaliyetler yürüttü. Müslüm, hem aranan teröristler listesinde yer alması nedeniyle hem de Zeytin Dalı Harekatına yönelik karşıt propaganda amacıyla Avrupa'da sık sık yer değiştirdi.
Alınan bilgiye göre, Salih Müslüm, 1951 yılında Halep'in Ayn el-Arap kasabasında doğdu. 1970'li yıllarda İstanbul'da yaşadı ve üniversiteden 1977'de mezun oldu.
Suriye'de 2003'te rejim tarafından tutuklanan Müslüm, 2010'da Irak'a kaçırıldı. Aynı yıl PYD/YPG'nin başına getirilen ve PKK/KCK elebaşı Öcalan'la da geçmişe dayalı ilişkisi bulunan Müslüm, terör örgütü PKK/KCK'nın Suriye uzantısı olan PYD/YPG'nin ilk lideri "Fuat Ömer" kod adlı Barazani Muhammed'den sonra örgütün başına geçti. "Ebu Velat" kod adını kullanan Müslüm, terör örgütü elebaşı Öcalan'ın Suriye'de bulunduğu dönemde, terör örgütü faaliyetlerini koordine etti ve Suriye'nin istihbarat birimi "Muhaberat" ile terör örgütü arasındaki teması sağladı.
Müslüm, PYD/YPG'nin "sözde" lideri olarak görev yaptığı dönemde bütün talimatlarını PKK/KCK üst yönetiminden aldı. Kandil'deki üst yönetimi sık sık ziyaret eden Müslüm, PYD/YPG'nin uluslararası arenada meşruiyet kazanması için "diplomatik maske" altında faaliyetlerini yürüttü.
Müslüm, PYD/YPG'nin 28 Eylül 2017'deki "sözde" kongresinde eş başkanlık değişikliğinin ardından PKK tarafından terör örgütünün Suriye'deki sözde cephe yapılanması Demokratik Toplum Hareketi'nin (TEV-DEM) sözde dış ilişkiler sorumlusu olarak "görevlendirildi."
Ankara Güvenpark'ta 13 Mart 2016'da yaşanan terör saldırısı nedeniyle Ankara 4.Ağır Ceza Mahkemesi tarafından farklı suçlardan kamu davası açılan Müslüm hakkında yakalama kararı da çıkartıldı. Türk makamlarca İnterpol'e, Müslüm'ün yakalanması için kırmızı bülten çıkarılması talebi de iletildi.
Salih Müslüm İçişleri Bakanlığınca bu ay içinde güncellenen aranan teröristler listesinde kırmızı kategoriye alındı. Müslüm'ün hem bu listede yer alması nedeniyle hem de Türkiye'nin yürüttüğü Zeytin Dalı Harekatına yönelik karşıt propaganda amacıyla Avrupa'da sürekli yer değiştirdiği öğrenildi.
Müslüm'ün daha önce Belçika'da görüntülendiği, Avrupa Basın Konseyi'nin konuğu olduğu ve sonrasında da İngiltere ve İsviçre parlamentolarında bulunduğu belirlendi. Müslüm'ün, Brüksel'de düzenlediği basın toplantısında Esad Rejiminin Doğu Guta'da katlettiği sivillerin fotoğraflarını "Türkiye'nin Afrin'de sivilleri öldürdüğü" yalanına dayanak göstermesi, bu ülkelerde yürüttüğü kara propaganda faaliyetlerinin parçası olarak görülüyor.
- PYD, PKK'nın Suriye kolu
PYD/YPG, terör örgütü PKK elebaşı Öcalan'ın İmralı'dan verdiği talimatlar ve PKK'nın sözde 8. Kongresi'nde alınan kararlar doğrultusunda 17 Ekim 2003'te kuruldu.
Suriye'deki çatışmalar 2011 yılında başladığında, PKK'nın üst düzey kadrolarında yer alan birçok isim Kandil'den ayrılarak PYD’yi yönetmek amacıyla Suriye'ye döndü.
PYD/YPG, PKK/KCK'nın Suriye'deki kolu olarak, örgüt ile aynı teşkilat yapısı, yönetici kademesi, taktik, askeri yapılanma, propaganda araçları, finans kaynakları ve eğitim kamplarını paylaşıyor.
Bölücü terör örgütü PKK'nın Suriye uzantısı PYD'nin "eş başkanlığı"nı 2010-2017 yılları arasında yapan Müslüm, verdiği mülakatlarda sık sık Suriye'deki Kürtlerin sorunlarına en iyi çözümü sunduğu için Öcalan'ın felsefesini ve ideolojisini uyguladıklarını anlattı. Müslüm, PYD'li teröristlerin PKK'ya ait Gare kampında eğitildiklerini ve kendisinin de bir dönem bu kampta bulunduğunu dile getirdi.
Bu organik ve yönetimsel ilişkiyi belirten birçok kanıt da bulunuyor. Terör örgütleri PKK ve PYD'nin tüzüklerindeki benzerlikler, sözde üst düzey örgüt üyelerinin açıklamalarında PKK/PYD birlikteliğine vurgu yapması, yakalanan örgüt mensuplarının ifadelerinde iki terör örgütünün bağlantısını dile getirmesi bu bağı gözler önüne seriyor.
- Aynı isimler her iki terör örgütü içinde de yer alıyor
PYD'nin silahlı kanadı olarak 2012'den itibaren terörist faaliyetlerde bulunan YPG, PKK'nın silahlı kanadı olan Halk Savunma Güçleri'ne (HPG) benzer bir şekilde yapılandı.
Her iki yapı içinde de görev alan aynı isimlerin varlığı, PKK ile PYD'nin ayrı bir örgüt olmadığını, PYD'nin PKK tarafından yönetildiğini doğruluyor.
PKK'ya 1990'da katılmış ve bu örgütün silahlı kanadı olan HPG'ye 2009'dan beri komutanlık yapan Sofi Nurettin kod adlı Nureddin el Muhammed'in Kandil'den YPG'yi yönettiği, 2013'te KCK Yürütme Konseyi üyesi seçilen Halide kod adlı Hanife Hüseyin'in Suriye'de hem TEV-DEM'de görev aldığı, 1990'lı yılların başında PKK'ya katılan Dilan Rihan kod adlı Asya Abdullah ile gençliğinden beri PKK üyesi olan Salih Müslüm'ün bir dönem PYD Eş Başkanlığı yaptıkları biliniyor.
PKK yanlısı medya kuruluşlarının yayınları ile PYD'nin etkinliklerinde kullanılan PKK'nın sözde bayrakları, terör örgütü PKK elebaşı Öcalan'ın afişleri de iki örgüt arasındaki ilişkiyi açığa çıkarıyor.
- Organik ilişkiyi ABD de kabul ediyor
Salih Müslüm'ün bir dönem "sözde" yöneticiliğini yaptığı PYD'nin, terör örgütü PKK/KCK'nın Suriye kolu olduğuna dair tespitler birçok ülkenin istihbarat ve güvenlik teşkilatlarınca da kabul gördü. Uluslararası birçok kuruluş tarafından yayınlanan rapor, makale ve araştırmalarda söz konusu organik ilişki ortaya kondu.
ABD'nin merkezi haber alma örgütü CIA'in resmi internet sitesinde PYD/YPG, PKK/KCK'nın "Suriye uzantısı" olarak yer alıyor. Söz konusu istihbarat servisinin ülke incelemelerinde PYD/YPG, Suriye'de faaliyet gösteren "yabancı kaynaklı terör örgütü" olarak belirtiliyor. Söz konusu sitede, PYD'nin eski lideri Salih Müslüm hakkında, "PKK/KCK'nın Suriye'deki temsilcisi" olarak bahsediliyor.
- PKK-PYD/YPG Suriye'de insan haklarını ihlal ediyor
Terör örgütü PYD/YPG, Suriye'nin kuzeyinde işgal ettiği bölgelerde baskı yaptığı halkı göçe zorluyor. Baskı ve işkence yaptığı yüzlerce sivili yerinden eden terör örgütünün bu hak ihlalleri uluslararası insan hakları kurumları tarafından gözlendi ve bu eylemler raporlara yansıdı.
Örneğin Suriye İnsan Hakları Örgütü (SNHR) tarafından Ocak 2016'da yayınlanan raporda, PYD/YPG'nin, kontrolündeki bölgelerde etnik temizlikten keyfi tutuklamaya, zorla askere almaktan göç ettirmeye kadar pek çok insan hakları ihlali gerçekleştirdiği tespit edildi.
Öte yandan, terör örgütünün polis teşkilatı olarak adlandırdığı "Asayiş" tarafından yapılan ihlaller de insan hakları izleme örgütlerinin raporlarında kendine yer buldu. Bu kapsamda alıkonulan şahısların tutuldukları sırada işkence ve kötü muameleye maruz kaldığı, birçoğunun bu sırada hayatını kaybettiği tespit edildi.
Bunlara ilaveten, terör örgütü PYD/YPG, Suriye'de ele geçirdiği bölgelerdeki hakimiyetini korumak, kendisine karşı çıkan halkı sindirmek ve eleman kazanmak maksadıyla kadınlara ve çocuklara karşı şiddete sıkça başvuruyor.
- PKK-PYD/YPG'nin diğer terör örgütleri ile iş birliği
PKK ile organik bağı ve bölgedeki insan hakları ihlallerinin yanı sıra terör örgütü PYD/YPG, diğer örgütler ile iş birliği yapmaktan da geri durmuyor. Terör örgütü PYD/YPG'nin Rakka şehrini ele geçirmesi sırasında DEAŞ terör örgütü ile yaptığı anlaşma gereği DEAŞ mensuplarının kentten otobüslerle çıkarılmasına ait görüntüler PYD/YPG ile DEAŞ terör örgütleri arasındaki ilişkiye dair en somut örnek oldu.
Türkiye'ye 15 Kasım 2017'de teslim olan ve akabinde İngiliz Times gazetesine röportaj veren SDG sözcüsü Talal Silo, SDG'nin, Rakka'dan önce aynı anlaşmayı Menbiç'te de yaptığını ifade etti. Silo, PYD/YPG'lilerin Menbiç'i terk eden DEAŞ'lılara kendi kontrolündeki topraklardan serbestçe geçebilmeleri için 200 dolardan başlayan seyahat belgesi sattığını dile getirdi.