Posbıyık ekmeğimle oynadı

Yıllardır yürüttüğü Anadolu Ajansı muhabirliği görevinden Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık'ın şikayeti üzerine atılan gazeteci Fikri Kapan; Bozhane Cafe'de düzenlediği basın toplantısında, Başkan Posbıyık'ı eleştirdi. Kapan:"Posbıyık, benim ekmeğimle oynadı",dedi

BASIN AÇIKLAMASI

Çok değerli meslektaşlarım, saygıdeğer kamuoyu…

Bildiğiniz üzere; Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık’ın şikayeti sonrası 10 yılı aşkın süreyle yürüttüğüm Anadolu Ajansı Yurt Muhabirliği görevimden, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde alındım.

Bir gazeteci için böyle bir durumun yaşanmasının ne kadar zor olduğunu her meslektaşımın bildiğini ya da tahmin ettiğini zannediyorum.

Konu, birçok yayın kuruluşumuzda yer almasına rağmen olayın üzerine gitmedim. Ancak, Sayın Posbıyık, çeşitli vesilelerle düzenlediği basın toplantılarında, katıldığı etkinliklerde (durum karşısında oldukça zor durumda kaldığından olsa gerek) konuyla ilgili alakası olmayan demeçler verdi, şahsımın kendisine yakıştırmadığı birçok ifadeleri kullandığımı ileri sürdü.

İşte bu ve benzer konuları da paylaşmak amacıyla böyle bir toplantı yapmayı uygun gördüm.

Meslek yaşamımda birçok haber ve eleştirilerimi kamuoyu ile paylaştım. Yaptığım eleştiriler arasında elbette Ereğli Belediyesi ve başkanı da vardı ki; yerel medyada böyle olması da son derece doğaldır. Aynı sürede şükür ki, toplumun büyük kesimince takdir ve beğeni aldığım çok kez söylendi.

Son günlere damgasını vuran ve ekmeğimle oynanmasına neden olan Posbıyık’ın şikayetinde konu ettiği birkaç ifade, sanıyorum hepinizin dikkatini çekmiştir.

Posbıyık, benim yazdığımı ileri sürdüğü “Şehrin Kabadayısı, efsunlu, kavgacı” gibi yakıştırmalarının aslında kendi ağzından çıkan sözler olduğunu biliyorsunuz.

Yine Posbıyık’ın eşi ile ilgili durumun konu edilmesinde de;

Sayın Neriman Posbıyık’ın CHP’den milletvekili adayı olması sonrası düzenlediği ilk basın toplantısına yüzünde koruyucu maske ile geldiğini ve “kanserim ama halkım için milletvekili adayıyım” şeklinde ifadelerde bulunduğunu anımsamışsınızdır.

Hatta bu söylemi gerek şahsı, gerekse Belediye Başkanı Posbıyık, birçok miting ve programlarda dile getirmiştir.

Ne yazık ki, işi ekmekle oynamaya kadar götüren Posbıyık, kendisinin -istediği zaman, istediği şekilde- kullandığı sözleri bir başkaları yazdığında “hakaret içerdiği” gerekçesiyle tepki gösterebiliyor.

Kaldı ki, Posbıyık’ın hemen hemen her konuşmasında birilerine daha ağır ifadelerde bulunduğu da bilinen bir gerçektir. Öyle ki; “ben efsunlu başkanım… Dua ederim yağmur yağmaz… Dua ederim rüzgar eser… Ama beni eleştirenlerin başına da çeşitli işler gelir; hastalanırlar yine ben kendilerini ziyarete giderim…” gibi sözleri çekinmeden kullanan Posbıyık, bunları söylemesinin doğru olmadığını “örnekle” kendisine yönelttiğimizde ise olmayacak tepki gösterir!

Çünkü artık eleştiriyi kaldıramaz hale gelmiştir.

Zonguldak Gazeteciler Cemiyetini de eleştirdi

Son olarak Halk Postası Gazetesi’nin kuruluş kokteyli sonrası Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti’nin basına geçtiği (sözde) haberde de yer aldığı gibi Posbıyık, şahsıma ve şahsımı savunan Karaelmas Gazeteciler Derneği’ne ağır ithamlarda bulunmuştur. Cemiyetin başkanı sıfatındaki şahıs ise kendisinin Zonguldak’ta yazdıklarını adeta unuturcasına, her zaman seviyeyi korumuş olan şahsıma ve dolayısıyla Ereğli basınına atıfta bulunmaktan kaçınmamıştır.

Hakimiyet Gazetesinde de atılmalıymışım

Aynı yazıda Posbıyık’ın Hakimiyet Gazetesi’ni kastederek “Onun gazetesini de elinden almalı” sözü, ekmekle ne kadar oynamayı istediğinin net göstergesi olmuştur.;

Tarafımı da savunan bazı yorumlarda küfür ve hakaret ettiğime ilişkin ifadelere yer verilmiştir. Küfür etmem, yazmam. Hakaret etmem, edenleri de mutlaka uyarırım.

Şunu net bir şekilde ifade ediyorum ki; ekmeğimle oynanmasına kadar giden bu olayda yaptıklarım ve yazdıklarımın her zaman arkasında duruyorum. Onurlu mesleğimizi bunca yıldır en iyi şekilde yürüttüğümün takdirini ise kamuoyuna bırakıyorum.

Ancak, yapılanları ve yazılanları hazmedemeyerek işi insan ekmeği ile oynamaya kadar götüren Ereğli Belediye Başkanı Posbıyık’ı da kınamadan geçmek istemiyorum.

Bu gelişmeleri çok iyi bildiklerini ve rahatsızlık duyduklarına inandığım meslektaşlarımın da bundan sonra daha dik duruş sergileyeceğinden hiç kuşkum yok. Zira (sözde sosyal demokrat) Posbıyık tarafından her ne kadar kurban edildiysem de, bundan sonra aynı girişimde bulunmayacağına da eminim!

Ne acıdır ki, bir belediye başkanı basın mensupları (yada kuruluşlarla ilgili) “namuslu-namussuz” ayırımı yapabilecek, belediyenin, dolayısıyla devletin imkanlarını “sanki cebinden veriyormuş gibi” yayın kuruluşlarına paylaştırırken (!) “cezalı-cezasız” değerlendirmesi yapabilen, yasada olmamasına rağmen, “sırf egosunu tatmin için” Belediye Meclis toplantılarında “basın mensupları dahil) herkesi ayağa kaldıracak cüreti kendinde bulabilen bir belediye başkanının ne durumlara düştüğünü aslında hepiniz biliyorsunuz.

Kavgaya, kavga ile karşılık vermeden, her ne pahasına olursa olsun bütünleştirici tavırla oluşturulacak birlikteliğin faydasını yine Ereğli görecektir. Kamuoyunun medyadan beklentisi de bu doğrultudadır.

Yaşanan acı olay sonrası şahsımı ziyaret eden, telefonla arayan, elektronik posta göndererek geçmiş olsun dileklerini ileten; yapılan olayın yanlışlığını görerek Posbıyık’a kınama yapan, başta Karaelmas Gazeteciler Derneği’ne, medya kuruluşlarına, meslektaşlarıma, siyasi parti başkanlarına, sivil toplum kuruluş temsilcilerini, daire müdürlerine hatta ismini vermek istemeyen belediye personeline sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum.

Saygılarımla…