Kişi bazen kendini ayna karşısında ya da bir fotoğraf karesinde; başı önde, omuzları yuvarlak, sırtı kambur, daha kısa, öne bükülmüş ve hantal bir görünümde bulabiliyor. Bu durum; uzun süre aynı pozisyonda çalışmak ve bacakları çaprazlayarak ara vermeden oturmak gibi eylemlerin, omurgayı yaralanmaya yatkın hale getirmesinden kaynaklanıyor. Duruş bozukluğuna; sırt, boyun ve belde başlayan ağrılar da eklenirse doğru postür açısından zaman kaybetmeden çözüm aramak gerekiyor. Memorial Sağlık Grubu Medstar Antalya Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü’nden Uz. Dr. Arzu Sağtaş, postür bozukluğunun nedenleri ve tedavileri hakkında bilgi verdi.
Kas iskelet sisteminin, sabit ve hareket edilen anlarda değişen, dizilim ve düzenine ‘postür’ denilmektedir. Oyuncak lego bloklarının bile üst üste durması zor olabiliyorken, farklı geometrisi, bileşimi ve ağırlığı olan vücut bölümlerinin yerçekimine karşı hizalanmayı sağlayıp dengede kalabilmesi oldukça karmaşık mekanizmalarla mümkündür. Yani postür, vücudun yerçekimi ile dinamik dansıdır. İnsan yerçekimine karşı dik pozisyonda hareket etmek üzere tasarlanmış bir makine gibidir ve düzgün hizalanma sağlanmazsa eklemlerde aşınmalar başlar.
Doğru duruş; ayakta durma, oturma, yatma veya hareket sırasında farklıdır. Örneğin ayakta dururken baş dik, göğüs ileride ve karın içe çekik şekilde olmalıdır. Bu estetik bir görünüşten çok vücut kısımlarının birbirleriyle ilişkilerini ayarlayan, organ, kol ve bacakların en az enerji tüketerek fonksiyonlarını yerine getirmesini sağlayan bir duruştur. Bu sayede daha mutlu, güvenli, kontrollü, genç ve zarif görünmek mümkündür. Yerçekimine karşı daha az enerji sağlanır yani daha az yorularak hareket edilir. Spor yaparken veya müzik aleti çalarken daha iyi performans gösterilebilir. Doğru duruş, duygulanım ve hisleri etkilediği için ve kişilerin daha iyi hissetmesini sağlar ve doğru duruş ile organ sistemleri daha iyi çalışmaktadır.
Fiziksel fonksiyon kaybı oluşturan bu durum; rehabilitasyon programı ile gergin kas gruplarının esnetilmesi, omurganın çekirdek kaslarının güçlendirilmesi ve eklemlerin yeniden doğru hizalanmasının sağlanması ile düzeltilmelidir. Dizilimi düzeltmeden yapılacak basit egzersizler ise problemin çözümü için yeterli olmamaktadır. Güçlü bir omurgaya tekrar sahip olmak için hızlı bir çözüm olmasa da kişiye özel doğru egzersizlerin yapılması 1-2 hafta sonunda etkisini gösterir. Bu süre içinde farkındalık, özveri ve tutarlılık şarttır.
Ayakta, oturma ve yatma pozisyonunda omurgada bulunan fizyolojik eğriliklerin korunması için özen gösterilmelidir.
Uzun süre aynı pozisyonda kalınmamalıdır.
Ayakta kalma pozisyonu uzun sürecekse, tabure ile tek ayağa destek sağlanmalı, oturma pozisyonunda bel desteği konulmalı ve yatakta boyun çukurunu destekleyecek yastıkla yatılmalıdır.