Ariel, Elsa, Pamuk Prenses, Sindirella, Rapunzel ve diğerleri, hepsi birbirinden güzel, hepsi birbirinden bakımlı ve çekici. Bu prensesler özellikle kız çocukları için birer rol model oluşturuyor. Çizgi filmleri, oyuncakları, kitapları sayesinde hepimizin evine giriyor. Peki gerçekten çocuklarımıza Disney prenseslerini örnek göstermek istiyor muyuz? Gerçekten Disney prensesleri göründükleri kadar masum mu? Okuyup göreceğiz.
- Disney prensesleri karşımıza ulaşılması çok güç güzellik standartlarıyla çıkıyor.
- Kadın & erkek ayrımını vurguluyorlar ve kadına gündelik yaşamda erkek tarafından biçilmiş rolü oynuyorlar.
- Ne zaman bir prenses bağımsız, kendi kararıyla cesur bir adım atsa sonunda mutlaka başı belaya giriyor, bir sorun çıkıyor!
- Ve haliyle onu kurtarması için mutlak suretle bir erkeğin ortaya çıkması gerekiyor! Erkek = Kurtarıcı
- 15 yaşından 60 yaşına kadar tüm prenseslerin vücutları kadınlara dayatılan standart güzellik algısı ölçülere sahip.
- Aşkın nasıl olması gerektiğine dair hiç de gerçekçi olmayan bir beklenti oluşturuyorlar… Ve ömürlerinin sonuna kadar mutlu yaşıyorlar.
- Kadınlara “bir erkek size ne kadar kötü davranırsa davransın, ne kadar kötülük yaparsa yapsın ‘gerçek aşk’ uğruna bunlar görmezden gelinebilir” mesajı veriyorlar.
- Aynı zamanda hepsi ilk görüşte aşka inanıyor, yani bir erkeğe aşık olmak için yakışıklı olması gerektiğine dair bir algı oluşturuyorlar.
- Siz hiç rahat, spor, gündelik giyinen bir prenses gördünüz mü? Dağa bile abiye kıyafetle tırmanıyorlar.
- Çizgi filmlerde bir kadın prenses değilse, yaşlıysa ve çok güzel değilse mutlaka kötü karakter oluyor.
- Ailesiyle sevdiği erkek arasında kalan prensesler daima sevdikleri adamı seçiyor, ailenin hiçbir zaman sözü geçmiyor.
- Prenseslerin %99’u beyaz kadın.
- Mutlu olmanın tek şartının evlenmek olduğu aşılanıyor, hayatında erkek olmayan bir prensesin mutlu olması olası değilmiş gibi.
Sonuç: Masallardaki prensesler hiç de rol model alınacak karakterler değil.