Prof. Dr. Açıkel: Kalp yetmezliğinin tedavisinde beslenme önemli

Ramazan ÇETİN/DENİZLİ, (DHA)- DENİZLİ'deki bir özel hastanede görevli Kalp, Damar ve Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ünal Açıkel, kalp yetmezliği hastalığının ilerleyen yıllarda artacağını belirterek uyarılarda bulundu. Prof. Dr. Açıkel, kalp yetmezliği rahatsızlığının tedavisinde beslenmenin önemli bir yeri olduğunu söyledi.
Denizli Özel Sağlık Hastanesi hekimlerinden Kalp, Damar ve Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ünal Açıkel, kalp yetmezliğinin özellikle nüfus yaşlandıkça artan bir sorun olduğunu, ilerleyen yıllarda artış beklediklerini söyledi. 70- 75 yaş üstünde bu konuda artış olacağını ifade eden Prof. Dr. Ünal Açıkel, "Kalp yetmezliğinin artışını önlemede kardiyologlara da büyük görevler düşüyor. Zamanında ilaç verilmesi ve güncel tedavi uygulanması kalp yetmezliğinin önlenmesinde büyük rol oynayacak. Kalp yetmezliği özellikle koroner arter hastalığından ve damar sertliğinden kaynaklanıyor. Yani, kalp kasının kendiliğinden bozulması durumudur. Çabuk yorulma, nefes darlığı, bacakta şişlik, kalpte fazla çarpıntısı olanlarda kalp yetmezliği başlangıcı olabilir. Bu durumda olanlar mutlaka uzman doktorlara başvurmalı" dedi.
'KALP YETMEZLİĞİNİN GÖRÜLME SIKLIĞI YAŞLA BİRLİKTE ARTAR'
Kalp yetmezliğinin en basit olarak, kalbin vücudun metabolik ihtiyacını karşılayabilecek yeterli miktarda kanı pompalayamaması olarak tanımlanabildiğini ifade eden Prof. Dr. Açıkel, görülme sıklığının da gün geçtikçe arttığını vurguladı. Verilerin gelecek 20 yılda kalp yetmezliğinin önemli bir sorun halini alacağını gösterdiğini dile getiren Prof. Dr. Açıkel, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye'de kalp yetmezliği olan hasta sayısının bir milyona yaklaştığı tahmin edilmektedir. En sık görülen belirtiler, çabuk yorulma ve nefes darlığı, böbreklerin vücutta su ve tuz tutmasına bağlı ödem ve kilo alma, kalp atımlarının hızlı ve düzensiz olmasıdır. Ancak bazı hastalar da çok ileri evrelere kadar belirtilerin görülmeyebileceği unutulmamalı. Kalp yetmezliği, kalp kasında harabiyete ya da kalp kasının aşırı çalışması ve yüklenmesine yol açabilen çeşitli hastalıklara bağlı olarak ortaya çıkabilir. En sık görülen nedenler, koroner arter hastalıkları, yüksek tansiyon, kardiyomiyopati denilen kalp kası hastalıkları, kalp kapak hastalıkları, doğumsal kalp bozuklukları ve kronik böbrek hastalıklarıdır. Kalp yetmezliğinin görülme sıklığı yaşla birlikte artar."
'BESLENME ALIŞKANLIKLARI TEDAVİDE ÖNEM ARZ EDİYOR'
Kalp yetmezliği tedavisinin, öncelikle tanının konulması ve problemin analizi ile başladığını, ilk evrelerde risk faktörlerinin ortadan kaldırılması, ilaç tedavisi, beslenmenin düzenlenmesi, yaşam biçimi değişikliklerinin önerildiğini anlatan Prof. Dr. Açıkel şunları söyledi:
"Beslenmenin tedavide önemli bir yeri vardır ve tuz alımının kısıtlanması, lifli ve potasyumdan zengin besinlerin tüketilmesi, rafine şeker, doymuş yağlar ve kolesterolün kısıtlanması, alkol tüketiminin kontrol altına alınması, sigaranın bırakılması gereklidir. Daha ileri evrelerde altta yatan nedene yönelik cerrahi girişimler olarak koroner by-pass, kapak ameliyatları gibi önerilebilir. Son aşamada kalp nakline kadar giden farklı tedavi alternatifleri vardır."

FOTOĞRAFLI