Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Günay Ertuğrul, Türkiye'de tarım arazilerinin toprak bozulması tehdidiyle karşı karşıya kaldığını söyledi. Ertuğrul, toprağın bozulması sonucunda üzerinde herhangi bir faaliyet yapılamayacağını bildirdi. Antalya'da düzenlenen Birleşmiş Milletler Biyolojik Çeşitlilik ve Ekosistem Hizmetleri Konulu Hükümetlerarası Platformu (IPBES), İkinci Genel Kurulu'nda Cihan Haber Ajansı'na açıklama yapan Prof. Dr. Günay Ertuğrul, toprağın ekosistemin en önemli parçalarından biri olduğuna dikkat çekti. Topraksızlaşmanın toprağın oluşum evrelerinde taşıdığı özeliklerini yavaş yavaş kaybetmesi anlamına geldiğini dile getiren Ertuğrul, "Toprak milyonlarca mikro organizmaya ev sahipliği yapıyor. Üzerinde çeşitli bitki örtüsünü besliyor. Tarımsal üretimin temel kaynağı. Toprak kaybolduğu zaman üzerinde faaliyet yapılamaz hale gelir." dedi."İNSAN TOPRAKSIZLAŞMAYI HIZLANDIRIYOR" Topraksızlaşmanın doğal süreç içerisinde meydana geldiğini dile getiren Prof. Dr. Ertuğrul, insan faaliyetleri sonucunda da topraksızlaşmanın hızlandığını vurguladı. Arazi yapısındaki bozulmanın topraksızlaşmayı etkileyen en önemli faktör olduğunu vurgulayan Ertuğrul, topraksızlaşmanın biosistemi olumsuz etkilediğini belirtti. "SONUÇLAR AĞIR OLACAK"Türkiye'nin arazi varlığının çok büyükmüş gibi düşünüldüğünü ancak bu durumun düşünülenin aksine olduğunu savunan Ertuğrul, "Türkiye'de jeomorfoloji çok inişli çıkışlı olduğundan dolayı bu durum erozyonu ve toprak bozulması hızlandırıyor. Türkiye'nin potansiyeli toprak bozulmasına açık. Gerekli önlemleri almadığımız takdirde sonuçları daha da ağır olacak. Geleneksel tarımın uygulandığı arazilerde toprak bozulması daha fazla oluyor. Toprak ve su korumalı tarım sistemlerine geçilmediği müddetçe toprak bozulmasının önüne geçemeyiz. Arazi bozulması Türkiye'de geleneksel tarımla risk altındadır. Harran Ovası'ndaki tuzlulaşma ciddi bir arazi bozulmasıdır." dedi."DEVLET DESTEĞİ GEREKİYOR"Türkiye topraklarının üçte ikisinde geleneksel tarım uygulandığını belirten Ertuğrul, toprak ve su korumalı tarım sisteminin havzalara getirilmesi için devlet desteğine ihtiyaç olduğunu kaydetti. Geleneksel tarım uygulamalarında ürün kalitesini arttırmak için kimyasal gübrelerle takviye yapıldığına değinen Ertuğrul, kullanılan kimyasalların yeraltı suyu kaynaklarının kirlenmesine neden olduğunu ve kimyasalların yüzey suyuyla taşınması sonucunda da havzalarda problem yarattığını söyledi. "TARIM ÜRÜNLERİ PAHALIYA ÜRETİLECEK"Sürdürülebilir kaynak kullanımını en üst seviyede uygulanmadığı takdirde tarım ürünlerinin daha pahalıya üretileceğini iddia eden Ertuğrul, devletin üreticiye daha fazla teşvik vermek zorunda kalacağını savundu. Günümüzde uygulanan organik ve ekolojik tarım gibi yeni üretim şekillerinin ekosisteme ve sürdürülebilir kaynak kullanımına hizmet eden üretim modelleri olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Günay Ertuğrul, ekosistemi bozduktan sonra onu eski haline getirmenin çok maliyetli olduğuna dikkat çekti.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz