Veteriner Prof. Dr. Hasan Bilgili, Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi'nde öğretim üyesi olduğu 2019 yılı Nisan ayında, kendisine ait hayvan hastanesinde çalışan veteriner Ç.B'ye cinsel saldırıda bulunduğu iddiasıyla gözaltına alındıktan sonra tutuklandı; ancak savcılık tarafından re’sen tahliye edildi. Olayla ilgili idari soruşturma kapsamında üniversitedeki görevinden çıkarılan Bilgili hakkında, 'nitelikli cinsel saldırı', 'cebir ve tehdit ile hürriyeti yoksun kılma', 'tehdit' ve 'hakaret' suçlarından 27,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Bilgili ile birlikte delilleri yok etmek amacıyla ona yardım ettiği ileri sürülen veteriner hekim Serkan Durmaz ve Ç.B'nin vücudundaki cinsel saldırı izlerini temizlediği iddia edilen jinekolog Dr. Hüseyin Şenyurt'un, Ankara 31'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde tutuksuz yargılanmalarına devam edildi. Duruşmada sanıklar Hasan Bilgili, Hüseyin Şenyurt ve taraf avukatları katıldı. Sanık Serkan Durmaz, sağlık sorunlarını nedeniyle duruşmaya gelmedi.
Duruşmada tanık olarak dinlenen Ankara Üniversitesi Veteriner Hekimliği Bölümü öğrencisi Hale H., olayla ilgili görgü tanıklığının olmadığını; ancak okulda yaşananları duyduklarını söyledi. Hale H., "Ben Hasan Bilgili’den ders almadım; ancak başka öğrencileri taciz ettiğini duyuyordum. Derslerde özellikle cinsel içerikli şakalar yaptığını söylüyorlardı. Ben ders almadığım için bana yönelik bir tacizi olmadı. Yabancı uyruklu öğrenciye odasında cinsel tacizde bulunduğunu herkes biliyor. Biz veteriner hekimliği öğrencileri olarak yaşananlarla ilgili mahkemeye dilekçe sunduk" dedi. Hale H., "Neden tacize uğrayanlar şikayetçi olmuyor?" yönündeki soruya, "Şikayetçi olmak kolay değil. Okulda belli bir hiyerarşik yapı var. 'Şikayetçi olursam dersten kalır mıyım?', 'ismim duyulursa diğer hocalar tepki gösterir mi?’ diye korkuyor insanlar" diye konuştu.
Tanık Veteriner Hekim Mustafa Göçtü de mağdur Ç.B.’nin yanında staj yaptığını, sanık avukatlarının söylediği gibi alkol kullandığını görmediğini, çalışkan ve dürüst bir insan olarak tanıdığını söyledi.
Ç.B.'nin avukatı, Adli Tıp Kurumu'nda delillerin organize bir şekilde yok edildiğini ileri sürerek, "Hasan Bilgili, Adli Tıp Kurumu’nun verdiği ‘sperm yok’ yönündeki tespiti sonrası soruşturma aşamasına serbest bırakıldı. Delillerin yok edildiği, delil bütünlüğünün bozulduğu ortadayken, mağdurun 20 ay boyunca verdiği adalet mücadelesi de göz önünde bulundurularak sanık Bilgili’nin tutuklanması talebimizin yerine getirilmesini istiyoruz" dedi. Sanık avukatları da eksikliklerin giderilmesi için dosyanın Adli Tıp Kurumu’na gönderilerek rapor alınmasını talep etti.
Ç.B. ise sanık vekillerinin savunmaları sırasında kendisine, alkol kullandığı, bekaretinin olmadığı yönünde ifadelerle saldırdıklarını belirterek, "Ben tecavüze uğradım, ölümün kıyısından döndüm. Hakkımı aramaya çalışıyorum" diye konuştu.
Ara kararını açıklayan mahkeme, daha önce alınan adli tıp raporları arasındaki çelişkilerin giderilmesi için dosyanın bütün olarak İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderilerek ayrıntılı rapor istenilmesine karar verdi. Sanık Hasan Bilgili'nin tutuklanması talebinin reddine karar veren mahkeme, duruşmayı erteledi.
(DHA)