PRP tedavisi dediğimizde, ilk akla gelen popüler kullanımından dolayı kırışıklık ve saç dökülmesi tedavileri olmaktadır, ya da insanlar bu yönteme oldukça yabancılardır.
Platelet Rich Plasma’nın kısaltması olan PRP, trombositten zengin plazma demektir. Trombositlerin görevi, bir dokunun yaralanma durumunda, o bölgeyi tamir etmektir.
Hastanın kendi kanı, hastanın ilacı oluyor.
Bu tedavi yönteminde, hastanın kanı, hastalığının ilacı olmaktadır. Hastadan 10-20 ml arasında kan alınır ve alınan kan ile, özel teknolojik cihazlarla kan pulcuklarından zengin bir serum elde edilir. Elde edilen serum, bir enjektör yardımıyla yara olan bölgeye enjekte edilir.
Kanın pıhtılaşmasını sağlayan bu kan pulcukları yoğun olarak büyüme faktörü (GF-Growth Factor) içerir. Büyüme faktörü adı verilen bu madde, hücre yenilenmesini hızlandırır ve yara iyileşme hızı 5 kata kadar artar. Çevresel damarlardaki kan akımını arttırır, ve böylece kapanan yaranın yerinde sağlıklı bir cilt ortaya çıkar.
Hastaların yara olan bölgelerinde hücre yenilenmesi hızlandırılarak, yaranın iyileşmesi sağlanıyor.
Hastanın kendi kanından elde edildiği için de herhangi bir yan etkisi yoktur ve de alerjik reaksiyonlarla da karşılaşılmaz.
Varis ülseri (bacak yaralarının) tedavisi artık mümkün!
Varis ülseri ya da bacak yaraları şeklinde de tanımlanan hastalığın tedavisini yapan doktor ve kurum bulmak oldukça zordur. Oysa ki çok ciddi bir hastalıktır ve insanın hayatını yaşanılmaz katlanılmaz hale getirir. Çoğu hastaya maalesef genelde ilaç, antibiyotik verilmekte, aylarca oksijen tedavileri uygulanmakta ya da sadece pansumanları yapılıp, günü kurtarmaya çalışılmaktadır.
PRP yöntemi, umutsuzca sağlığına kavuşmak için uğraşan, tedavi arayan hastalara umut olmuştur.
Tedavinizi ertelemeyin, hastalığınızı ihmal etmeyin!
Varis ülseri, varis tedavilerini sürekli erteleyen hastaların karşılaşacağı çok ciddi bir hastalıktır.
Varis ülseri, bacaklardaki ileri derecedeki varisli hastalardaki dolaşım bozukluğuna bağlı olarak, genellikle bacakların iç yüzeyinde ayak bileklerine yakın bölgelerde oluşur. Öncelikle o bölgedeki derinin rengi değişir, koyulaşır ve siyaha yakın bir renk alır. Sonrasında, o bölgede herhangi bir travma ya da küçücük bir kaşıntı sonucu bile bir yara oluşur. O yara zamanla genişler ve kemiğe kadar derinleşebilir, ve hatta kanamaya da sebep olur. Hasta artık yürürken bile zorlanır.
Varislerini ihmal edip, tedaviyi sürekli erteleyen hastanın, o yaralar oluştuktan sonra tedavisini hiç ama hiç bekletmemesi gerekir.
Hastalar bugüne kadar tatmin edici bir tedavi yöntemi kendisine sunulmadığından da şikayet etmekteydiler.
Artık, ameliyatsız ve hastanesiz, çok daha etkili ve başarılı bir tedavi olan PRP yöntemini hastalar mutlaka araştırmalıdır. Bu seçeneği sunan ve doğru şekilde uygulayan merkezlerde tedavilerini yaptırmalıdırlar.
Bu tedavi de, az da olsa istirahat gerektirebilir. Hasta sabırlı olmalıdır ve uzman doktorunun kendisi için belirlediği tedavi seanslarını ihmal etmemelidir.
Hastalığınızı ertelemeyin, tedavi ettirin.
Op. Dr. Mustafa Bolat
Kalp ve Damar Cerrahi Uzmanı
www.medicalart.gen.tr