"Afrika pazarındaki fırsatlar değerlendirilmeli"

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu(DEİK) Türk- Afrika İş Konseyleri ve Adana Sanayi Odası (ADASO) işbirliğiyle düzenlenen 'Afrika Pazarı’ndaki Fırsatlar ve Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar' konulu toplantıda, Afrika pazarının son yıllarda büyük yatırım ve ticaret olanakları ile gündeme geldiği, bu potansiyelin ve fırsatların değerlendirilmesi gerektiği vurgulandı.

'Afrika Pazarı’ndaki Fırsatlar ve Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar' konulu toplantının açılışında konuşan Adana Sanayi Odası Başkanı Sadi Sürenkök, son yıllarda Afrika’nın potansiyeli nedeniyle bir çok ülkenin ilgi odağı haline geldiğini söyledi. Bölgede yatırım ortamının hızla geliştiğini, ülkelerin yüzde 78’inde yatırım yapma kolaylığı sağlandığını vurgulayan Sürenkök, "Son yıllarda üst üste birçok Afrika kongreleri ve toplantıları gerçekleştiren Çin, AB, ABD kıtaya tamamen çıkarma yapmadan Afrika’yı keşfetmenin zamanıdır." dedi.

Afrika ile ticarete çok önem verilmesi ve 2023 yılında 500 milyar dolarlık ihracat hedefinin gerçekleşmesi için gidilmedik ülke bırakılmaması gerektiğini belirten Sürenkök, Afrika’da Türk kelimesinin büyük kredibilitesi ve saygınlığı, Türk mallarına yönelik büyük bir kalite güvenilirliliği bulunduğunu kaydetti. Sürenkök, "Bizler sadece o ülkelere mal ihraç etmek üzere değil, o ülkelerin belli zenginliklerini işleyen, katma değer üreten fabrikalarımızı oralara taşıyarak da bu ülkelerin nimetlerinden faydalanabiliriz." diye konuştu.

"TÜRK YATIRIMCI İÇİN BÜYÜK POTANSİYEL VAR"

DEİK Türk-Afrika İş Konseyleri Koordinatörü Başkanı ve Güney Afrika Fahri Konsolosu Tamer Taşkın, Afrika ülkelerinin ekonomik yapısı, ihracat ve yatırım olanakları ile ilgili bilgi verdi. Nüfusu 943 milyon, ticaret hacmi 783 milyar dolara ulaşan Afrika ülkelerinde yatırım ve çalışma ortamının belirgin şekilde hızla geliştiğini vurgulayan Taşkın, Türk yatırımcı ve ihracatçılar için büyük potansiyel bulunduğunu, bunun değerlendirilmesi gerektiğini bildirdi.

Son yıllarda ağırlaşan küresel rekabet koşulları ve ülkeler tarafından yeni piyasa arayışlarının etkisiyle Uzakdoğu, Hindistan ve Afrika’nın yatırımların yöneldiği hedef bölgeler olarak ön plana çıktığını vurgulayan Taşkın, "Ancak bu bölgeler içinde hala en bakir olanı Afrika’dır. Ayrıca sanayi ve dış ticaret yapısı Afrika ekonomilerini tamamlayıcı özellikler taşımakta olan Türkiye’nin özellikle KOBİ’leri için bu bölge hedef pazar konumunda yer alıyor." dedi.

Kuzey Afrika ülkelerinin, inşaat başta olmak üzere pek çok ürün çeşidinde Türk firmaları için Sahraaltı Afrika’ya açılan kapı olma özelliği taşıdığına dikkat çeken Taşkın, Afrika pazarı ile ilgili şu bilgileri verdi: "Özellikle gıda sorunuyla mücadele çerçevesinde tarımsal üretim alanında bir devrim gerçekleştirmesi gereken Afrika’nın tarımsal üretim ve ekipman alanlarında ihtiyaç duyduğu teknoloji transferini Türkiye’den sağlaması mümkündür. Altyapı ve üstyapı inşaatı başta olmak üzere enerji, telekomünikasyon ve liman işletmeciliği gibi alanlarda Türk firmalarına yönelik yatırım olanakları bulunuyor. Ayrıca, Afrika’da imalat sanayinin çok bakir olması ve üretim kapasitesinin artırılması en önemli ihtiyaç olarak ortaya çıktığından bölgenin her türlü imalat yatırımına da açık olduğu da ortadadır.