"Asılsız haberler, Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin hızını kesemeyecek"

Samsun Mehmet Aydın Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Sırrı Kılıç, son günlerde hastanesi hakkında yerel basında çıkan bazı haberlerin gerçeği yansıtmadığını söyledi. Haberlerin, doğruluğu ispatlanmadan kulaktan dolma bilgilerle yapıldığını dile getiren Başhekim Prof. Kılıç, “Biz can kurtarmakla, başkaları ise şemsiye ve sözde arabayla uğraşıyor. Bunlar bizim hızımızı kesmez.” dedi.
Toplu Konut İdaresi Başkanlığı tarafından 2 yılda bitirilen hastanenin fiziki şartları ile alt yapısına ilişkin bilgi veren Mehmet Aydın Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Sırrı Kılıç, eksik ve yanlış projelendirmeden kaynaklanan bir süre sıkıntı yaşadıklarını kaydetti.
Hastanenin nizamiye girişi, ameliyathaneler, hasta odalarının küçüklüğü, koridorların aşırı genişliği, acil serviste kafeterya, ziyaretçilerin rahatça oturabilecekleri alanların bulunmamasından kaynaklanan sorunlar yaşadıklarını ifade eden Başhekim Prof. Dr. Sırrı Kılıç, “Ramazan ayı ve havaların sıcak seyretmesi sebebiyle insanların hastane bahçesinde rahatça oturabilmeleri ve başlarına güneş geçmemesi için bir mekan hazırlayıp çadırlar kurup şemsiyeler diktik. Yerel basın bunu farklı mecraya taşıdı. Daha sonra kaldırdık ama olan vatandaşa oldu. Araç mevzusu da böyleydi. İşlerimde kendi özel aracımı kullanmama rağmen bu da farklı lanse ettirildi. Bunlar bizim için ufak tefek şeyler. Biz bilimsellikle, hastaların ve ziyaretçilerin rahatıyla, acil servislerde can kurtarmakla uğraşırken, bazıları da çadırla, araçla, çöple uğraşıyor. Bu gibi şeyler bizim hızımızı kesemez.” diye konuştu.

‘VATANDAŞLARDAN DA ANLAYIŞ BEKLİYORUZ’
Hasta yakınlarından, ziyarete geldiklerinde kurallara uymaları ve personeli zor durumda bırakmamaları konusunda yardım beklediklerine de değinen Başhekim Prof. Dr. Sırrı Kılıç, her gün personelden birkaç kişinin taciz, hakaret ve dayakla karşı karşıya kaldığını vurguladı.
Personel rahat iş yapsın diye servislere kapılar koyduklarını hatırlatan Prof. Kılıç, “Hasta yakını geliyor zile basıyor. Kolunu dayayıp sürekli zile basıyor. Hemşire hanım tek başına başında veya müdahale ediyor ama onun umurunda değil. Kapıyı açmak için geldiğinde ya azar işitiyor ya da dayak yiyor. Biz hizmet etmek için varız. Azar ve hakaret işiteceksek, dayak yiyeceksek birbirimize nasıl yardımcı olacağız. Vatandaş, hastası yoğun bakıma bile yatsa onun yanında olmak istiyor. İnsanlarımız daha kültürlü ve anlayışlı olmalı. Hastane malına sahip çıkmalı, korumalı, ziyaret saatlerine uymalı ve personelimizi zor durumda bırakacak davranışlardan sakınmalıdır.“ ifadelerini kullandı.