"Çocuk suçları rehberlik edebilecek adalet çalışanlarıyla önlenir"

Adli psikolog Keziban Karıncalı, ergenlik döneminin özelliklerinin bilinmesinin çocuk suçluluğunun önlenmesi bakımından büyük bir öneme sahip olduğunu söyledi.
Adana Kent Konseyi Çocuk Platformu koordinasyonunda tarihi kız lisesinde “Çocuk Hakları” paneli düzenlendi.
Yöneticiliğini Adana Cumhuriyet Savcısı Cumali Tülü’nün yaptığı panelde konuşan Karıncalı, ergenlik döneminin özelliklerinin bilinmesi çocuk suçluluğunun önlenmesi bakımından büyük bir öneme sahip olduğunu kaydetti. Karıncalı, bu nedenle çocuğu adalet sistemi içerisine sokmadan koruyucu önleyici geliştirici değiştirici ve tedavi edeci yöntemlerin uygulanması ve bunun çocuk adalet sisteminin temel prensibi haline getirilmesi gerektiğini vurguladı.
Bu sonucu elde etmenin ancak ergenlik döneminin özelliklerini bilen ve bazı davranışların ergenlik döneminin doğal soncu olduğunu gören ve bu durumdaki ergene rehberlik edebilecek beceriye sahip çocuk adalet sistemi çalışanlarının çabalarını ile mümkün olacağına işaret eden Karıncalı, “Suça sürüklenen çocuklar bakımından kamu davasının açılmasının, hükmün açıklanmasının ertelenmesi uzlaşma gibi usuller bu amaçla kullanmaya elverişli araçlardır. Bu süreçte bir denetim görevlisinin ona eşlik etmesi ve yönlendirmesi teşvik etmesi ve takdir etmesi bütün hayat kurgusunu değiştirebilir, mağdur, tanık veya suça sürüklenmiş ergenin kendisi hakkında verilecek kararlarla ilgili görüşünün alınması da sorumluluk üstlenmesini sağlayacak bir araçtır. “ dedi.

GÖZALTI VEYA TUTUKLULUK SIRASINDA KIZ ÇOCUKLARIN ÖZEL İHTİYAÇLARI KARŞILANMALI
Adalet sistemi içerisinde çalışırken suça sürüklenen çocuklar söz konusu olduğunda daha çok erkek çocuklarla karşılaştığını aktaran Karıncalı, “Çoğunluğu erkek çocukların oluşturması bu sistem içerisinde kız çocukların özel ihtiyaçlarının görmezden gelinmesi riskini taşıyor. Kız çocuklarına özgü gözaltı tutuk evi, adliye nezarethanesi gibi mekanların olmaması gözaltında iken hijyenik ihtiyaçlarını karşılayacak malzemelere ulaşamamaları gibi örnekler verilebilir. “ diye konuştu.
Cinsel suçlarda mağdur kız çocuğuna karşı toplumdaki olumsuz tutumlar ve değer yargılarının onların adalet sistemi içerisinde yardım almalarını zorlaştırdıklarına işaret eden Karıncalı şunları söyledi: “Bu tür olayların toplumsal dışlanmaya, küçültücü söz ve muameleye neden olacak olması mağdurun yaşadığı olayları bütün açıklığı ile paylaşma ve hatta çoğu zaman şikayetçi olma konusunda isteksizliğe itiyor. Çocuk adalet sisteminde çalışan herkesin toplumdaki olumsuz değer yargıları ve tutumların farkında olması lazım. Bunlara karşı hassas olması hem bu değer yargılarının uzantısı söz ve davranışlardan kaçınması hem de bu değer yargılarının baskısı altıdaki mağdurun ifade etme güçlüğü çekmesini anlayarak yaklaşması ve mağdurun korunma ve güvenlik ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlaması bekleniyor.