Şeker hastalığının sıklığı her geçen gün artmakta olduğunu ancak bu hastalığın tedavisi düzenlenebilir bir hastalık olduğunu vurgulayan uzmanlar, 1985'te tahmin edilen rakam 30 milyonken, bugün dünyada en az 246 milyon diyabet hastası bulunduğunu kaydetti. Gerekli önlemler alınmaması halinde bu sayının 25 yıl içinde 380 milyona ulaşacağını tahmin edildiği ifade edildi. Diyabetin erkenden tanınması ve tedaviye erkenden başlanmasının, komplikasyon riskini azalttığını, dolayısıyla hastayı etkileyebilecek fiziksel, maddi ve manevi zararların da erkenden önlenmiş olacağı vurgulandı.
Aksaray Devlet Hastanesi doktorlarından Dahiliye Uzmanı Uzman Doktor Dilek Soydan, yaptığı yazılı açıklamasında şu bilgileri verdi: "Diyabet vücutta insülün eksikliği veya mevcut insülüne vücudun cevap verememesi sonucu oluşan özellikle karbonhidrat mekanizmasını etkileyen ve protein ve yağ metabolizmalarını etkileyen kronik bir hastalık. Belirtileri çok su içmek, çok idrar çıkma kilo kaybı vücutta yaygın ağrılar gibi nonspesifik belirtiler olabilir. Daha çok kan şekeri yüksekliği ile tanısını koyuyoruz. Hastaya diyabet diyebilmemiz için hastanın bu dediğimiz klinik belirtileri geçirmesi gerekiyor, ama kan şekeri yüksekliği ile bir takım baktığımız parametreler var onlara bakarak tanısını koyuyoruz. Gizli şeker açısından bir şeker yükleme testi yapılabilir. Açlık kan şekeri tokluk kan şekeri veya son iki aylık kan şekeri seviyesini gösteren hemoglobin A1 C1 dediğimiz parametrelere bakarak biz diyabet tanısını koyuyoruz hastalara. Diyabet kan şekeri yüksekliği tedavi olmazsa, akut dediğimiz kısa dönemde çıkan veya kronik değimiz uzun dönemde çıkan bir takım komplikasyonları var. Uzun dönemde böbrekleri, kalbi, gözü etkileyen ve ciddi sorunlar çıkaran bir takım hastalıklara sebep olabiliyor diyabet. Tedavi edilmesi gerekiyor saptandığı zaman. Diyabet yaşlı hastalığı değildir. İki tip diyabet vardır. Hatta üç dört grupları varda. Yaşlılarda görülen tip 2 diyabet var. Ama tip 1 dediğimiz diyabet çocuk çağından beri saptanan ve tedavisi insülün olan oral anti diyabetik dediğimiz oral ilaçlarla tedavi olmayan bir diyabet tipimiz daha var. Çocukluk yaşlarında da başlayabiliyor diyabet. Çocuklarda çok su içme ve çok idrara çıkma önemli semptomudur. Büyüme ve gelişme geriliği olabilir bu tür şikayetleri olan hastalarda bir kan şekeri bakılabilir. Hastalığı önlemek için en önemlisi diyet, kilo egzersiz ve hayat tarzı değişiklikleri dikkat edilmeli. Kilo çok önemli bir faktör. Diyet ve egzersiz bunlara dikkat edilmesi gerekiyor. Diyabet, yaşam boyu süren bir hastalık olup hayat boyu tedavi gerektirir. Tedavideki amaç kan şekerinin normal sınırlarda tutmak ve bu düzeyi korumaktır. Böylece hastalığa bağlı oluşabilecek bozukluklar önlenebilir veya geciktirilebilir. Diyabet insülin üretiminin azalması veya ensülinin etkisine karşı gelişen dirence bağlı olarak gelişir. Her iki durumda da sonuçta kan şekerinin yükselmesine neden olur.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz