"Diyarbakır'da yüzü gülen kimse kalmadı, BDP Meclis'e gidip olayı bitirmeli"

Diyarbakır Ticaret Borsası (DTB) Başkanı Fahrettin Akyıl, terör sorununun bir an önce çözülmesi gerektiğine vurgu yaparak, Diyarbakır'da yüzü gülen kimse kalmadığını söyledi. Akyıl, terörün bitmesi için BDP’nin Meclis'teki yerini alması gerektiğini söyledi.
TÜYAP Diyarbakır fuarına katılan Akyıl, gündemle ilgili soruları cevapladı. Akyıl, son günlerde yaşanan terör olaylarına dikkat çekerek, “Batman ve Siirt’te yaşanan olaylar çok kötü olaylardır. Sorunların Meclis'te tartışılıp bir an önce çözülmesi gerekiyor. Silahla kimse bir yere varamadı ki biz varalım.” dedi. Asker, sivil ve dağdakilerin anne ve babaları olduğunu hatırlatan Akyıl, asker ve polisin de sivil olduğunu ifade etti. Herkesin anne babasının bulunduğunu hatırlatan Akyıl, “Herkesin anne babası var. Asker de sivildir polis de sivildir. Dünkü olaylar çok kötü olaylardır. Batman’da ve Siirt’teki olaylar çok üzücü olaylardır. Onlar da bizim çocuğumuz. Gökten yağmadılar ki. Onlar da ölmesin. Bu işin bir an önce bitmesi gerekiyor.” diye konuştu.
Sorunların sonucu ne olursa olsun bitirilmesi gerektiğini ifade eden Akyıl, şunları söyledi: “STK’larla mı BDP’le mi veya hükümetle kimle bitiriliyorsa bu sorunların bir an önce bitirilmesi gerekiyor. BDP’nin meclise gidip bu olayı bitirmesi lazım. Yaşanan olayların devam etmesi halinde halk artık dayanamayacak. Bir süre sonra halk sokaklara çıkacak ve yeter artık diyecekler.”

"DİYARBAKIR’DA YÜZÜ GÜLEN KİMSE KALMADI"
Diyarbakır’ın içinde yüzü gülen kimsenin bulunmadığını kaydeden Akyıl, BDP’nin Meclis'e gidip sorunların çözümü için yerini alması gerektiğini vurguladı.
Hükümetin de adım atması gerektiğini söyleyen Akyıl, bu olaylarla Türkiye’nin bitirilmeye çalışıldığını ileri sürdü. Dünyada ölümle, silahla ve çatışmayla kimsenin bir yere varamadığını hatırlatan Akyıl, “Kimse bir yere varamadı ki biz varalım. Kimse başarılı olmadı ki biz başarılı olalım. Meselenin masada tartışılıp sonlandırılması gerekiyor. Bu yüzden BDP’nin de çözüm yeri olan Meclis'teki yerini alması gerekli. Polis devlet memuru olarak görev yapıyor, ancak o da sivil bir vatandaştır. Polisin eşi de sivil çocuğu da sivil. Asker kim, polis kim, dağdaki insan kim… İki kişi düşünün biri asker biri dağda olsun. İkisi de birbirine kurşun sıkıyor, iki kardeş bunlar. Bunu düşünmek lazım.” ifadelerine yer verdi.