YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

"İbrahim Hakkı, dini ve fenni ilimlerini birleştiren bir bilgeydi"

'Bütün Yönleriyle Erzurumlu İbrahim Hakkı Sempozyumu’nda İbrahim Hakkı Hazretleri’nin dini ve fenni ilimleri bir arada...

"İbrahim Hakkı, dini ve fenni ilimlerini birleştiren bir bilgeydi"

'Bütün Yönleriyle Erzurumlu İbrahim Hakkı Sempozyumu’nda İbrahim Hakkı Hazretleri’nin dini ve fenni ilimleri bir arada tedris ederek verdiği eserler ele alındı.
Atatürk Üniversitesi (AÜ) tarafından organize edilen ve 18 Kasım’a kadar devam edecek 'Bütün Yönleriyle Erzurumlu İbrahim Hakkı Sempozyumu' başladı. AÜ Kültür ve Gösteri Merkezi’nde Erzurum’dan Tillo’ya temalı fotoğraf sergisinin açılışıyla başlayan programda İbrahim Hakkı Hazretleri’nin içinde bulunduğu zor şartlara rağmen dini ve fenni ilimlere katkısı değerlendirildi. Programa katılan Sağlık Bakanı Yardımcısı Prof. Dr. Agâh Kafkas, bu sempozyumu, Türkiye’nin kendi değerleriyle barışması olarak gördüğünü belirtti. Türkiye’de uzun yıllar bilimin ideolojinin esiri haline getirildiğini ifade eden Kafkas, “Bu sempozyum ile artık bu ortadan kalkmıştır. İbrahim Hakkı Hazretleri, hem pozitif ilimleri hem de dini ilimleri bir arada yapma başarısını göstermiştir. Atatürk Üniversitesi’nin O’nun adına gözlemevi kuracak olması çok önemli. Türkiye’nin uzaya bakan gözü İbrahim Hakkı Hazretleri oluyor.” dedi.
Vali Sebahattin Öztürk ise İbrahim Hakkı Hazretleri’nin Osmanlı medeniyetinin çöküşü esnasında çıkmış bir güneş olduğunu belirtti. O’nun medrese ve tekke çatışmasını şahsında birleştirdiğini, pozitif ilimleri kişiliğinde birleştirmiş bir şahıs olduğunun altını çizen Öztürk, “Bizim İbrahim Hakkı üzerinden dünyaya söyleyecek çok süzümüz var.” diye konuştu.

PALANDÖKEN’DE 53 MİLYON LİRALIK GÖZLEMEVİ YAPILACAK
Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hikmet Koçak ise gözlemevi müjdesini yineledi. Bu tür sempozyumların devamının geleceğinin altını çizen Rektör Koçak, “Araştırma merkezimiz var. Konuşmalarda buraların daha fazla hizmet verebilmesi için enstitü olması gerektiğinin üzerinde duruldu. Üniversite olarak Palandöken’de İbrahim Hakkı Gözlemevi’ni kuracağız. Bu yıl 10 milyon, toplamda 53 milyon liralık gözlemevi yapacağız. Bu Avrupa’nın birinci, dünyanın ise dördüncü büyük gözlemevi olacak. Astroloji müzesi de oluşturacağız. İnşallah ilerde bunlar enstitü olarak hizmet verecek. Burada sadece İbrahim Hakkı Hazretleri’ni değil, Erzurum’un yetiştirdiği diğer değerlere de yer vereceğiz. Onların eserlerini de çıkaracağız.” diye konuştu.
Eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz ise bu sempozyumun geç kalınmış bir çalışma olduğunu ifade ederek takdire şayan olduğunun altını çizdi. Ortaçağ'da dünya üzerinde etkili iki dil olduğunun altını çizen Yılmaz şunları söyledi: “Bunlar Farsça ile Latinceydi. Firdevsi, Farsça olarak ele aldığı Şehname ile Acem’i ayağa kaldırdı. Türkçemiz o dönem bu mühim inkılaptan nasibini alamamıştır. İşte bu dönemde İbrahim Hakkı Hazretleri eserlerini Türkçe olarak yazmıştır. Bu, o gün için önemli bir hadisedir. İbrahim Hakkı, marifetin en yüksek derecesinin Hakkı bilmek olduğunu söylemiştir. Bunun için de insanın nefsini bilmesi gerekir. Nefsi bilmek ile Hakkı bilmek arasında irtibat vardır.”
Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Kamil Yılmaz ise İbrahim Hakkı Hazretleri’nin zor bir dönemde yaşadığına vurgu yaptı. O’nun çok yüksek seviyelerde eserler ortaya koyduğunun altını çizen Yılmaz, “Bana göre O, zülecnihadır. Kanatlar sahibidir. O sadece Ulumu İslamiyede değil, bütün tabii ilimlerde, fizikte, astronomide, hendese ve benzerİ müspet ilimlerde zirve olmuş bir şahsiyettir. Hem kainat kitabını, hem kendini, hem de Kur’an’ı okuyarak ilim yapmıştır. O’nun açtığı ışığın günümüz insanlığına da yol göstereceğine inanıyorum.” dedi.
İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) Parlamentolar Birliği Genel Sekreteri Prof. Dr. Mahmut Erol Kılıç da İbrahim Hakkı Hazretleri’nin fenni ve dini ilimleri birlikte tedris ettiği üzerinde durdu. Hakkı tanımak için insanın kendini tanıması gerektiğinin altını çizen Kılıç, “Kimki kendini tanıdı, Rabbini de tanıdı. Rabbi tanımanın bir yolu vardır. O da insanı tanımada yatar. İbrahim Hakkı Hazretleri, bir elinde tespihi, bir elinde hokkası, bir elinde de usturlabıyla gök cisimlerini incelemiştir. Din bilim çatışmasını yaşamamış biridir. Atatürk Üniversitesi bünyesinde İbrahim Hakkı Araştırma Merkezi var. Konya’da da Mevlana Araştırma Merkezi vardı. Ama şimdi yapılan çalışmalar sonrası enstitü oldu. Malatya’da Niyazi Mısri Araştırma Enstitüsü var. İbrahim Hakkı Araştırma Merkezi’nin de içi doldurularak enstitü haline getirilmesi gerekir.” diye konuştu.
Programda katılımcılara üniversite tarafından hazırlanan İbrahim Hakkı Hazretleri'nin tefviznamesi, Marifetname'den Türkçe Beyitler ve Öğütler ile Erzurumlu İbrahim Hakkı Eserlerinden Seçmeler adlı kitaplar hediye edildi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler