YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

"Oryantalist Kafa, 'Müslümanlar Ve Ortadoğululara Yarı Demokrasi Yeter' Diyor"

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Mısır’da demokrasiye gölge düşürmek isteyenlere karşı tutumlarının açık olduğunu belirterek, "Halkın...

"Oryantalist Kafa, 'Müslümanlar Ve Ortadoğululara Yarı Demokrasi Yeter' Diyor"

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Mısır’da demokrasiye gölge düşürmek isteyenlere karşı tutumlarının açık olduğunu belirterek, "Halkın iradesiyle iktidara gelenler, ancak halk iradesi ile götürülebilirler." dedi. Mısır’da demokrasinin yeniden ihdas edilmesi için her türlü çabayı göstereceklerinin altını çizen Davutoğlu, “Kimse bu çabadan bizi alıkoyamaz.” ifadelerini kullandı. Oryantalist bir kafanın bulunduğuna da dikkat çeken Davutoğlu, "Bu Müslümanlar ve ya bu Ortadoğulular, kendi başlarına demokrasiyi yaşayamazlar. Onlara yarı demokrasi de yeter’ diyen bir zihniyet var. Biz buna isyan ediyoruz." diye konuştu.

Ahmet Davutoğlu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin'le Gaziantep’te eğitim gören Suriyeli çocukları ziyaret etti. Sınıflarında ziyaret ettikleri çocuklara hediyeler veren bakanlara, öğrenciler de Türkiye’ye teşekkür eden şarkılarıyla sürpriz yaptı. Bakanlar, ardından da Şehitkamil Kültür ve Kongre Merkezi’nde sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle buluştu.

Burada konuşan Bakan Davutoğlu, Suriyelilerin Türkiye’ye alınmasıyla ilgili yöneltilen eleştirileri hatırlatıp, "İçinize siner miydi bugün Nizip’te bizlere dua eden o kamplarda, İslâhiye'de Karkamış’ta dua edenler, sınırın öbür tarafında olmuş olsalardı. Asırların getirdiği o kardeşliğe rağmen aç ve susuz bizim kapımızda bekliyor olsalardı, bu bize yakışır mıydı? Bu Gaziantep’e, Hatay’a, Urfa’ya Kilis’e, Türkiye’ye yakışır mıydı? Biz bu topraklarda varsak, biz bu topraklarda bu milleten güç alarak herhangi bir şekilde sorumluluk üstlenmişsek, işte Allah ve tarih önünde söylüyoruz ki, hiçbir zaman zalimin yanında yer almayacağız. Bundan sonra da ebediyete kadar bu milletin başını hiçbir zaman eğdirmeyeceğiz. Hepimizin temel sorumluluğu bu.” şeklinde konuştu.

Son bir ay içerisinde yaşananların, en ufak bir zaafta bütün bu başarıları sıfırla çarpmak isteyen çevrelerin olacağını gösterdiğini aktaran Davutoğlu, "En ufak bir sarsıntıda büyük depremler çıkarmak isteyenler çıkacak Mısır’da olan gibi. Bu milletin yükselişinin önüne set vurmak isteyenler her zaman çıkacak. Bir manevi şahsiyetin dediği şöyle bir şey var. Dışarıdan bakıldığında diyor, Türkiye bir ağaç gibidir. Kurumaya yüz tuttuğunda dibine su verirler, eskiden yapılan dış yardımlar gibi. Gümrahlaştığında kollarını kesmeye çalışırlar. Biz gümrahlaşıyoruz artık. Çünkü biliyorlar ki, eğer Türkiye gümrahlaşırsa, bu ağaç bir çınar ağacı, o Devlet-i Aliyye Osmanlı’nın sembolü olan çınar ağacı gibi gümrahlaşırsa, daha bir çok halk, bir çok millet, bir çok ülke o gümrah ağacın gölgesinde barış, huzur ve sükûnet bulacak.” değerlendirmesini yaptı.

"BİR TAKIM HATALAR OLMUŞSA, BUNUN HESABINI SORACAK MISIR HALKIDIR"

Bölgesel bir politika geliştirecekse, her şeyden önce belli değerlere dayanılması gerektiğini anlatan Davutoğlu, şöyle konuştu: "Belli değerleri kararlı şekilde savunacaksınız. Çifte standart uygulamayacaksınız. Kendiniz için istediğiniz bir şeyi, başka halklar için lüks görmeyeceksiniz. Onun için Ortadoğu’daki Arap devrimleriyle, Ortadoğu’daki kardeş halk ayağa kalktığında, Tunus’ta Ebu Azizi kendini yakıp büyük bir devrimi ateşlediğinde, biz hiç tereddüt göstermedik. İlk andan itibaren hep şunu söyledik. Kimseye hiçbir şey empoze etmeyiz. Kimseye diktede bulunmayız. Kimsenin iç işlerine karışmayız. Ancak Ortadoğu'daki kardeş halklar ne isterse, onların iradesi neyse, onun yanında yer alırız. Onların iradesini engelleyen otokratik rejimler, baskıcı rejimler, zulümler karşısında bu halkların yanında yer aldık, almaya da devam edeceğiz. Tunus’ta, Libya’da, Mısır’da…Daha Tahrir Devrimi, 25 Ocak 2011’de yaşanırken, Başbakanımızın Meclis’te yaptığı konuşma aşikardır. Biz, sadece bugünkü konjonktürel olarak ortaya çıkan siyasal yapılara değil, güçlü Mısır halkına güveniyoruz. Şimdi de, Mısır’da demokrasiye gölge düşürmek isteyenlere karşı tutumumuz çok açık. Halkın iradesiyle iktidara gelenler, ancak halk iradesi ile götürülebilirler. Burada tereddüt ederseniz, şunu derseniz, 'Türkiye’de gizli, açık 3-4 askeri darbeden geçmiş bir ülkeyi tam demokratik bir ülke haline getirmek için 10 yıl verdiğimiz mücadeleyi göz ardı edip, Mısırlılar da benzer darbe ya da yarı darbe altında yaşasınlar, buna razı olsunlar' deyip sessiz kalmak bize yakışır mı? Onun için en başından itibaren bu olaylar ışığında şunu söyledik. Bizim savunduğumuz bir kişi değildir. Bir grup ya da parti de değildir."

"TÜRKİYE İLE MISIR ORTADOĞU BÖLGESİNDE YENİ BİR DÜZENİN EKSENİNİ OLUŞTURUR, NİYETİMİZ, ARZUMUZ BUDUR"

Savundukları şeyin seçilmiş bir cumhurbaşkanının iradesi olduğuna değinen Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti: "Çünkü o seçilmiş cumhurbaşkanı, Mısır halkının iradesini yansıttığı için seçilmiştir. Yanlış yapmış yapılmışsa, birtakım hatalar olmuşsa onun hesabını soracak olan Mısır halkıdır. Hiçbir başka otorite bunu soramaz. 1957’de seçimden çıkmış olan Adnan Menderes, 1961’e kadar beklense halk nezdinde o hesabı halka verir. Kimse, hiçbir güç, milletin gönlünde yer etmiş rahmetli Menderes’i, 1961’de şehadete götürme hakkına sahip değil, olamaz. Nasıl ona rıza göstermemişsek, nasıl rahmetli Menderes’in emanetine sahip çıkmayı siyasi borç addetmişsek, Mısır’da da aynısını savunuruz, Tunus’ta da, Suriye’de de, dünyanın her yerinde aynısını savunuruz. Ama bir oryantalist kafa var. Batı’da, Doğu’da ama zihnen bir kafa. 'Bu Müslümanlar ve ya bu Ortadoğulular, kendi başlarına demokrasiyi yaşayamazlar. Onlara yarı demokrasi de yeter' diyen bir zihniyet var. Biz buna isyan ediyoruz. Biz buna isyan ediyor ve diyoruz ki, tarihte en kadim devletleri kurmuş olan bu Ortadoğu hakları, bugün de en sistemli siyasi yapıları kurarlar ve bu konuda hiçbir başka milletten, başka bölgeden ve kıtadan geri değildirler. Ortadoğu’da büyük devletler, şehirler varken, Şehr-i Ayıntab-ı Cihan varken, Avrupa’da daha büyük devletler doğmamışlardı. Köklü şehirler doğmamışlardı. Ortadoğu halkları da bütün diğer halklar gibi kendi iradelerini tayin etme gücüne, kudretine, erdemine, ahlakına sahiptirler. Yeter ki, o iradeye saygı gösterilsin. Bugün de Mısır’da her kesim bizim dostumuzdur. Mısır’da hiçbir kesimi kendimizin karşısında olduğunu düşünemeyiz. Tahrir’de 25 Ocak’ta sokağa çıkanlara sormadık hangi grubu temsil ediyorsun, kimi destekliyorsun diye. Onlar 30 yılı aşkın süren bir otokrasiye karşı harekete geçtiğinde, onların yanında yer aldık. Şimdi de Mısır’da demokrasinin yeniden ihdas edilmesi için her türlü çabayı göstereceğiz. Kimse bu çabadan bizi alıkoyamaz. Çünkü biliyoruz ki, Mısır, tarihteki en büyük medeniyetleri kurmuş Mısır halkı, kendisine kendi kaderini tayin etme hakkı verildiğinde, çok daha büyük başarılara imza atar ve Türkiye ile Mısır Ortadoğu bölgesinde yeni bir düzenin eksenini oluşturur. Bizim niyetimiz, arzumuz budur."

Konuşmasında Gezi Parkı olaylarına değinen ve küçük bir çevre sorunundan büyük bir isyan çıkarma çabasına girildiğini kaydeden Davutoğlu, "Bütün iyi niyetli değerlendirmelerin ötesinde söylüyorum. Bir anda Türkiye’yi bir türbülansa sokmak istediler. Başaramayacaklar inşallah. Çünkü artık bu millet özgüvenini yakaladı. Bütün bu yaşanan olaylarda, uluslar arası basının, böylesine Suriye’ye sessiz kalan, dünyada bir çok zulme sessiz kalan ve vermeyen bir basının saatlerce Taksim Meydanı'ndan, ortada daha olay yokken bile savaş muhabirleri yayın yapıyor diye yayın yapmasının sebebi ve sarsmaya çalıştıkları tek bir şey özgüvenimiz. Öyle bir psikolojik türbülansa bizi sokmak istediler ki, paniğe kapılalım, ayaklarımız titresin, ne yapacağımızı bilemesinler. Bu toprağa basan ayaklar, eğer o topraktan eminse o ayak, o diz titremez." açıklamasını yaptı.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler