Evinin önünde yaralı halde bulunan ve kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren 11 yaşındaki Rabia Naz Vatan'ın ölümününü araştırmak üzere kurulan TBMM Araştırma Komsiyonu, olayın yaşandığı Eynesil ve Giresun'da başta aile olmak üzere olayla ilgili bilgisi olan ya da soruşturma sürecinde görev alan isimlerin bilgisine başvurdu.
Komisyon ziyaretinin ilk önemli sonucu, 26 Nisan 2019'da Rabia Naz dosyasına getirilen "gizlilik kararı"nın kaldırılması oldu.
Rabia Naz'ı ilk bulan ve ambulansa haber veren görgü tanığı Mürsel Küçükal'ın ise ilk ifadelerinin tersine, Rabia Naz'ın ilk bulunduğu yerden değil, apartmanın yan tarafından sürünerek geldiğini gördüğünü anlattı. Edinilen bilgiye göre Küçükal ifade değiştirmesinin nedenini "Korktum, şoka girdim" diye açıkladı.
Rabia Naz Vatan, 12 Nisan 2018'de Giresun'un Eynesil ilçesindeki evlerinin önünde yaralı halde bulundu.
İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekiplerince kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren Rabia Naz'ın ölüm nedeni, Adli Tıp Kurumu raporunda "genel beden travmasına bağlı omur, pelvis ve ekstremite kemik kırıkları ve gelişen komplikasyonlar" olarak yer aldı ve vücudundaki yaralanmaların "çatıdan düşmeyle mümkün olduğu" ifade edildi.
Rabia Naz'ın annesi Atika ve babası Şaban Vatan ise kızlarına siyah bir Doblo marka aracın çarptığını, intihar görüntüsü vermek için de yaralı olarak evlerinin önüne bırakıldığını iddia ediyor. Giresun Cumhuriyet Başsavcılığı ise tüm iddiaların değerlendirildini ve çok sayıda tanık dinlendiğini belirterek, olayın "trafik kazası"ndan kaynaklandığına dair somut delil bulunmadığını açıklamıştı.
Rabia Naz'ın ölümünün üzerinden yaklaşık 1.5 yıl sonra çalışmalarına başlayan TBMM Araştırma Komisyonu, 8 Kasım Cuma günü, olay yerinde incelemelerde bulunmak, tarafların ve görgü tanıklarının iddialarını yerinde dinlemek için Eynesil ve Giresun'daydı.
Komisyonun Eynesil'deki ilk durağı Rabia Naz'ın ailesi oldu. Yaklaşık 3 saat süren ve basına kapalı yapılan görüşmede annesi Atika ve babası Şaban Vatan, olayla ilgili gördükleri ihmalleri ve aydınlatılmasını istedikleri konuları anlattı.
Edinilen bilgiye göre aile komisyona, olayla ilgili şüpheli gördükleri kişilerin olay günü ve bir gün sonrasındaki HTS kayıtlarının ortaya çıkarılması, Rabia Naz'a çarptığı düşünülen siyah Doblo marka aracın olay günü ve sonrasında nerede olduğunun saptanması ve Giresun Emniyet Müdürlüğü'nün olayın olduğu ve sonrasındaki güne ait kamera kayıtlarının incelenmesi taleplerini iletti.
Olay gününden itibaren yaşadıkları süreci sırasıyla anlatan Atika Vatan, bir polisin kendilerine "kızınız düşmüş" dediğini söyledi. Kendilerini kızlarınının intihar ettiğine inandırılmak istendiğini belirten Vatan, "Böbrek hastasıydı kızım. Bunu kafasına takmış olabileceği, bu nedenle intihar etmiş olabileceği söylendi" dedi.
Savcılığın olayla ilgili "Biz intihar demiyoruz, şüpheli ölüm diyoruz, ama nedenini bulamıyoruz" dediğini anlatan Vatan, toplantıdakilerin anlattıklarına göre kuşkulu bulduğu olayları şu şekilde anlattı:
"Bulduğumuzda elinde diken izleri vardı. Hemşireler sanki boğuşmuş gibi izleri olduğunu söyledi. Kolunda el izi vardı. Cebelleştiği belliydi. Bir şey anlatmaya çalışıyordu ama gücü yetmiyordu Rabia Naz'ın. Eşim de tuttuğunu koparan biri değildi, sakin bir adamdı ama başka biri haline geldi bu süreçte. Olayı kapatmak için intihar dendi. Olayı kapatmaya gücü yetecek birileri olduğu için böyle dendi. Bu olayları kapatanlar belli. Evinden hiç çıkmayanlar bile bunu biliyor."
Olaydan sonra Şaban Vatan, kızına çarpan aracı, eski Eynesil belediye başkanı Coşkun Somuncuoğlu'nun yeğeninin kullandığı iddiasını dile getirmişti.
Aile görüşmede komisyon üyelerine de bu kuşkularını tekrarlarken, Rabia Naz'ın ölümü öncesinde yakın oldukları Somuncuoğlu ailesinin taziyeden sonra bir daha kendileri ile görüşmediğini, irtibatı tamamen kestiklerini anlattı.
Bir üyenin "Somuncuoğlu ailesinden size bilgi veren oldu mu?" sorusu üzerine Atika Vatan, "Sadece belediye başkanının oğlu eve gelip, Ören yolu üzerinde (Rabia Naz'ın evine giden yol) gördüğünü, elindeki dondurmadan istediğini, Rabia Naz'ın da omuz silktiğini söyledi. Ama kamera incelemelerinde Rabia Naz'ın hiç orada olmadığı anlaşıldı" dedi.
Bir komisyon üyesinin "Anne olarak sizde nasıl bir his oluştu?" sorusuna da Vatan, "Net bir şekilde düşmediğine eminim. Kızımın üstünde çimen lekesi var ama düştüğü yerde çimen yok, kan zaten hiç yok yok" yanıtını verdi.
Şaban Vatan, kızının ölümüyle ilgili hazırlanan otopsi raporundaki bulguların bile doğru dürüst incelenmediğini belirterek buna örnek olarak Adli Tıp Kurumu'nun 12 Ekim 2018 tarihli raporundaki Rabia Naz'ın tırnaklarında "en az bir erkek DNA'sı bulunduğuna" ilişkin ayrıntının dikkate alınmamasını gösterdi.
Komisyon üyeleri daha sonra Rabia Naz'ın yaralı olarak bulunduğu evinin önünde ve çatısında inceleme yaptı.
Baba Şaban Vatan, Rabia Naz'ın düştüğü nokta ve pozisyonu bizzat canlandırarak komisyon üyelerine anlattı. "Rabia Naz, şurada bu vaziyette yatıyordu" diyerek kızının bulunduğu yere uzanan Vatan, atladığı iddia edilen çatıdan bu noktaya düşmesinin mümkün olmadığını ifade ederken, bazı komisyon üyeleri de bu tespite destek verdi.
Olay yerinde sorularımızı yanıtlayan MHP Ordu Milletvekili ve Komisyon üyesi Cemal Enginyurt, Rabia Naz'ın intihar ya da düşme sonucu değil kaza sonucu yaşamını yitirmiş olabileceğini söyledi:
"Evi görünce tekrar bir canlandırma yapmaya gerek olmadığı ortaya çıkıyor. O verandayı 65 kilo ağırlığında, 11 yaşındaki bir çocuk istese de atlayıp aşamaz. Rabia Naz buradan düşmüş olsa her halükarda o verandaya çarpması gerekiyor. Aile ile görüşme son derece verimli geçti. Birçok konu daha iyi aydınlanacak. Ben olayın daha aydınlık bir hale geleceğine bu görüşme sonunda kanaat getirdim. Zaten Trabzon otopsi raporunda da olayın bir intihar olmadığı apaçık ortaya çıkıyor. Muhtemelen bu olay bir kaza."
Vatan ailesinin ziyaret ve olay yeri incelemelerinin ardından komisyon üyeleri Giresun'a geçerek, bir otelin toplantı salonunda görgü tanıkları ve yetkilileri dinledi. Bu kapsamda bilgisine ilk başvurulan isim olan Giresun Başsavcısı Abdurrahim Alan, 8 Kasım itibarıyla dosya üzerindeki gizlilik kararını kaldırdıkları, aksi takdirde komisyona gelip bilgi vermelerinin mümkün olmayacağını ifade etti.
Olay yerine ait kroki ve şemalarla olayı anlatan Alan, Rabia Naz'ın bulunduğu yere değil, binanın yan tarafındaki bahçeye düşme ihtimali üzerinde durduklarını bildirdi. Alan'ın buna dayanak olarak Rabia Naz'ı bulan ve ambulansı arayan tanık Mürsel Küçükal'ın soruşturma aşamasındaki ifadelerini gösterdiği öğrenildi. Alan, Küçükal'ın Rabia Naz'ın yan taraftan sürünerek geldiğini söylediğini anlattı.
Komisyon, Başsavcı Alan'ın, Rabia Naz'ın bulunduğu yere değil, yan taraftaki bahçeye düştüğüne dayanak gösterdiği Mürsel Küçükal'ı da dinledi.
Edinilen bilgiye göre Küçükal, ilk ifadelerinin tersine, "pat diye bir ses" duyduğunu ifade ederek, "Kafası betonda, ayakları bahçede birinin süründüğünü gördüm" dedi.
Rabia Naz'ın bir süre yaralı bulunduğu yere kadar sürünmesini istediğini ifade eden Küçükal, "Korktum, şoka girdim. O nedenle o halde gördüğümü gizledim" ifadelerini kullandı.