Bu turnuva süresince kabul edilemez birçok olay yaşandı.
Kabul edilemez olaylara şöyle başlayayım...
Spor kafilelerinde olmazsa olmazlardan biri tek tip olabilmektir. Rakiplerle ilk temas kafilenin ortama girişiyle başlar ve ilk gözdağı o anda verilir. Bu, psikolojik manada çok büyük önem arz eder. Ülkemizi uluslararası bir turnuvada temsil eden sporcularımıza sadece ve sadece birer kalitesiz tişört dağıtıldı. Ne eşofman ne ayakkabı ne de başka bir malzeme verilmedi. Anlayacağınız, bir takım görüntüsünde olmak mümkün değildi. Ragbi milli takımımız oraya gittiğinde ilk anda nasıl bir görüntü oluşturmuştur acaba? Bunu düşünmek pek de zor değil.
Akabinde kamp sürecini ele almak isterim...
Edirne Milli Takım Kamp Merkezi'nde konaklandı. 4 günlük bir kamp planıyla gidilen Edirne'de en büyük sorun antrenman sahası oldu. En uygun yer, konaklanan merkezde bulunan çim sahadır muhakkak. Ancak orada antrenman yapılması mümkün olmadı. Çünkü, sporu yönetmek ve olduğundan daha iyi hale getirmekle görevli kişiler burada antrenman yapılmasına ısrarla karşı çıktı. Milli takımın antrenman yapmasına engel olunması kabul edilemez. Kamp süresince basit bir halı sahada antrenman yapmak zorunda kalan milli takım, ilk sakatlık sinyallerini de burada verdi. Çünkü sert zeminde antrenman yapmak adalelere zarar verir. Bazı oyuncular turnuvaya sakat gitmek zorunda kaldı.
Gelelim turnuva yoluna...
Takım, bir tane dahi yönetici olmadan Yunanistan'a yola koyuldu. Ancak burada Yunan polisine teşekkür etmek istiyorum. Milli takım kafilesine sınır kapısından otele kadar eskortluk ettiler. Yardımları yadsınamaz.
Ve ilk maç.
Daha ilk maçta oyuncularımız sakatlanmaya başladı. Zakir Kalabaş'ın ilk dakikada çapraz bağları esnedi ve oyundan çıktı. Peşisıra Erkut Alcıoğlu'nun bacağı üç yerinden kırıldı. Sonraki maçlarda da oyuncularımız sakatlanmaya devam etti. Ve son maçımızı ancak 5 kişiyle tamamlayabildik. Onlar da sakattı aslında ama en azından ayakta durabiliyorlardı.
Turnuvayı tamamladıktan sonra kafile olarak hastaneye geçilecekti ki, yoldayken Muhammet Bozkurt baygınlık geçirdi ve araç durdurularak ambulans beklenmeye başladı. Sonra hastaneye geçildi. Vs vs...
Şu an Erkut Alcıoğlu hala Yunanistan'da hastanede yatıyor ve dün yoğun bakıma alındı. Bugün yoğun bakımdan çıktı ve durumu stabil. Ancak federasyondan bir kişi bile hala Yunanistan' a gitmedi.
Burada anlatmak istediğim şu; Ragbi Milli Takımı kamp ve turnuva süresince yalnız bırakıldı. Yanlarında onlara sahip çıkacak tek bir federasyon yetkilisi dahi yoktu. Berbat sahalarda antrenman yapmak zorunda bırakıldılar ve bu sağlıksız antrenman koşulları yüzünden ilk maçtan itibaren sakatlandılar. Milli duygularla gidilen turnuvadan tüm oyuncular sakat döndü. Ve bu, nasip veya kısmetle açıklanabilecek bir durum değil. Oyuncuların hemen hemen hepsinde adale ve bağ sakatlıkları mevcut. Bu skandalın sorumluluğunu birileri üzerine almak zorunda.
Ayrıca belki de tarihin en kara milli takım organizasyonuyla alakalı bir de soruşturma açılmalı.